Sabah yukarı çıkarken bize mutfak işlerinde yardımcı olacak bir elemanı alacaktık yanımıza. Onu bize öneren esnaf vatandaş "Valla geleceğim dedi ama gelmedi." deyip devam ediyor, "Boş ver onu, daha iyisini buluruz." Oysa daha dün sabah işte nasıl tecrübeli olduğunu, çalışmaya ihtiyacı olduğunu ballandıra ballandıra anlatmıştı. Şaşırmıyorum artık bu durumlara. Sözün peynir ekmek gibi yendiği başka bir yer görmedim. Bu marazi olayın sosyolojik bakımdan incelenmesi gerektiğine inanıyorum. Küçük yerleşim yerlerinin özelliği midir bu? Eşim otuz yıl önce her şeyin farklı olduğunu söylerken zamanla halkın bir bölümünün yozlaştığını düşünüyor.
Bir taraftan temizlik işleri devam ediyor, Aşkın Şef ise mutfakta meşhur şiş köftelerini hazırlıyor. Şömine sobamız aç kurtlar gibi kocaman kütükleri yutarken odun stokumuz hızla azalıyor. Bugün de yakacak odun için hazırlık yapmam lazım.
Şefe personel için çoktandır yapmadığı kremalı mantarlı spagetti hazırlamasını söylüyorum. Kısa süre içinde hazırladığı, üzerinde dumanları tüten koca bir tepsi makarnanın yaydığı koku iştahımızı kabartıyor. Oturup afiyetle yiyoruz.
Yaşam biçimine dönüşmüş yaygın bir inanç var halkımız arasında. Perşembe akşamlarına cuma akşamı deyip alkol almıyorlar. Haftanın altı günü su gibi içki içen insanımız bir günü yaratıcıya tahsis ediyor. İnancı gereği günaha girmemek için alkolden uzak durmayı anlayabilirim. Ne var ki bu yasağı haftanın belli bir gününe indirmek hangi kitapta yazılı bilmiyorum. Artık o hale gelmiş ki, insanlar birbirinden çekinir hale gelmiş. Adamın o akşam içki içmek istiyor canı, fakat toplum baskısını, "Cuma akşamı içki içerken görmesinler." korkusunu yenemiyor. Bu nedenle dünkü yoğunluk yok bu gece. Dün kapanış saatimiz bir sonraki güne taşarken bugün saatinde kapatıyoruz mekanı.
Geceyi golden ile birlikte geçirmiş kızım. Ona güzel bir ad bulmak lazım. Bebek mamaları ile besleniyor şimdilik. Yarın sabah oğlumun yanından dönen eşim benden önce görecek bu şirinlik muskasını.
Ne yazık ki yozlaşma her alanda var. Saygı adabı muaşeretle başlıyor. Oysa ne edep var ne de adap. Onun için sözünde durmakta yok. Suçunu yüzüne vurduğunuzda sırıtarak bakıyor. olur böyle şeyler demeye getiriyor.
YanıtlaSil.....
Alkolle ilgili paylaşımınıza katılıyorum. Ben kullanmıyorum. Fakat başka günahlarım yok mu ooooo onlar gizli. Allah affetsin ama kendimle de mücadele ediyorum. fakat alkol alanı küçümsemiyorum. Sadece alkolün yol açtığı tahibatı hatırlatmakla yetiniyorum. Boşuna denmiyor; alkol şişedeki gibi durmaz diye. Bizim toplumumuzda başkası ne der diye de yapılıyor. Hani adam camiye giderken bile bir menfaati düşünebiliyor. Oysa sevgilisiyle buluşmaya gidiyor gibi yürekten gitmiyor belki de. Camiye gitmenin temelinde orda kimin derdi varsa işini göreyim de derdine ortak olayım anlamına gelir. Zaten böyle değilse de o ibadetin de bir hayrı yoktur. Tirede hatırlıyorum da mezarlıklar arasınadn geçerken şöförün radyonun sesini kısması gibi alışkanlıklar var; gülüyorum sadece.
.....
Yaşlandıkça insan sarrafı da oluyoruz. Bir kişinin konuşması, yaklaşması, genel anlamda insanlığa katkısı daha çok davranışlarıyal ölçülmeli. Bazen mahiyetini bilemediğimiz bir hisle içimizde bir sevinç, bir sürur oluşuveriz. Hayırlııs deriz. Açıkçası bu sayfada büyüklerimizin anlattığı gibi memleket havası ve ruhu var. Terbiye ve seviye açısından. Bir terapi yeri gibi. Bu kurumsal sayfa içinde sanırım bize de bir masa ayrılmıştır diye düşünüyorum. Burada kardeşlik ve dostluk iklimi olduğuna inanıyorum. Yanılmıyorum.
Bu yorumunuza aynen katılıyorum. Zıt görüşlerin bizi geliştireceğine inanıyorum. Alkolle benim de fazla aram yoktur. Aylarca içmesem eksiklik hissetmem. Arkadaşlar, dostlarla toplanınca iyi oluyor bazen. Balığın yanında da keyifli bir sofrayı tamamlıyor. Akşamcıları anlamıyorum. Hem ceplerine hem sağlıklarına zarar. Biraz fazla kaçırınca yapılan taşkınlıklar cabası. Diğer taraftan içki yasağına da karşıyım.
SilSizin gibi bilge insanlara her zaman yer var bu sayfada.
Öyle bir saçmalık var evet :D Ahhh şu dinler diyorum konuyu kapatıyorum yoksa klavye manyağı yapacam burayı gece gece :D
YanıtlaSilNeyse...
Saygılar...
Burası düzeyli er meydanı. Her görüşe, düşünceye yer var. İster dindar ol ister ateist, ister puta tap. Yeter ki birbirimize hakaret saygısızlık etmeyelim. Zaman her şeyin ilacı. Umutlar tükense de...
SilHakaret hiç bir zaman etmedim! Benim en sevdiğim insanlarda dindar ve insanlığa aykırı... Yıl olmuş 2017 put mu kaldı :D Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olduktan sonra sıkınyı yok diye düşünüyorum.
SilBu arada zaman hiçbir şeyin ilacı değil! İcraat olarak bir şey yapmadığımız sürece- yapılmadığı sürece o söz sadece teselli mahiyetindedir malesef! Umarım umutlu bir adım atılır.
İlaveten şöyle bir dünya da yok: onlar sana saygı duymak zorunda değil. Eeee? ama sen onlara saygı duymak zorundasın ?! Komik ve adaletli değil.
SilSAYGI GÖSTERİLDİĞİ KADAR SAYGI DUYARSIN.
Hakaret etmediniz doğru. Etmemek de lazım. İnsanlığı ülke sınırlarına hapsetmeyelim. Yıl 2017 olsa da dünyada puta tapan da var ineğe de:) TC vatandaşı olmanın sıkıntılara çözüm olacağını sanmıyorum. Hangi ülke vatanadaşı olursak olalım önce insan olalım. Geçen yüz yıllara bakınca nelerin olduğunu ne kudretli kişilerin dünya sahnesinden geçtiğini görürsünüz. Bu dünya Sultan Süleyman'a kalmamış. Bakarsın hak tecelli eder hesaplar tersine döner.
SilO umutlu adımları çok bekledik ama artık umut bırakmadılar.
Onların yaptığını yaparsak kan gövdeyi götürür Allah muhafaza. Halkı dinle kandırıyorlar. Toplum nazarında dinin karşısına koyacak ne var ki. Yapılacak tek şey halkın gözünü açmak. Gözleri kör edilmiş bir topluma doğru yolu nasıl gösterirsin ki...
Şimdi bu sözünde durmayan insanlara sorsan hayat sillesini vurmuş, kader önlerine çıkmış falan herşey başkalarının suçudur...
YanıtlaSilÇok şeker bu bıdık ama :)
İnsanları anlamak mümkün değil zaten. Dini açıdan bakarsak olaya ya da bize okulda öğretilenlere göre insan, en gelişmiş canlı türü. İnsan en egoist en vahşi bir canlı türüdür bana göre.
SilBıdık tam yemelik:)
Köpeklerden tırrrsan biri (evet maalesef ) olarak ben de çok şirin buldum bu şirin yavruyu. Kuşa bile dokunayaman ben, acaba dokunabilir miydim merak ettim şimdi :) Bakalım adını ne koyacaksınız :)
YanıtlaSilDaha bir lokmacık o. Ağzında henüz diş bile yok. Ben kedilerden tırsarım. Tırnakları ürkütür beni. Bu sahiplendiğimiz ikinci köpek olacak Zeytin'in üzerine. Zeytin bilinmez bir nedenle bizi terk etti ya da kaçırıldı. Kaçırıldığını da sanmıyorum, çünkü cins bir köpek değildi.
SilBıdığın adına karar vermedik henüz, tekliflere açığız:)
Oyyyy çoooook güzelmiş çok da küçücük.Kıyamam,annesinden nasıl ayırdılar? Anaç ben ;)
YanıtlaSilDoğru düşünüyorsunuz. Gecikirsek başka alıcı bulabilirlermiş. Sekiz yavrudan sadece son ikisi kalmış. Kızım geri götürmek istedi ama oradaki ortamı daha sağlıksız buldu. Şimdi evde bebek mamalarıyla bebek gibi büyütülüyor:)
Silİnsanlar çok değişti ne yazık ki. Her işimiz çıkar oldu. Söz vermek eskiden geçerliymiş..
YanıtlaSilSözün namus olduğu devirler geride kaldı belirttiğiniz üzere. İnsan olduğunu iddia eden için hala geçerli bir söz bana göre. Söz namustur. Namus kavramının sadece cinsellik boyutuna indirgendiği bir toplumdan ne beklenir ki artık...
SilMerhabalar malesef insanlar her devirde her dönemde aynılar. Cuma geceleri dışarda utanırlar evde içerler 😄 o tatlışııı çok sevdim....
YanıtlaSilMerhaba:) Gerçekten ilginç bir durum. Tamamen insanların kendi uydurdukları bir şey bu. Bir de ramazan ayında içki içmezler:) Sanki "Diğer aylarda serbest ama Ramazan ayında size içki haram." diyor kutsal kitap. Ya da normal ayda içerseniz bir günah Ramazanda içerseniz üç günah yazılıyor hesaba:)) Yok böyle bir şey.
SilTatlış sevilmeyecek gibi değil ki:)
Kültür, artık yükselen değer değil. Sanat, edebiyat toplumca benimsenmemiş. Yani insanları güzelliğe iten etmenler, sporundan edebiyatına, mimari inceliklerden sanatına hiç önemsenmiyor. Sonuç ortada.
YanıtlaSilGolden yavru daha; ama buraa onun her yaşının fotoğraflarını göreceğiz biliyorum :)
Kötü bir dönemden geçiyoruz. Umarım altından kalkarız...
SilGolden çok şeker bir şey:)