12 Haziran 2017 Pazartesi

KAHVALTI

10/06/2017 Cumartesi, Tire

Ramazan süresince kahvaltı servislerine ara vermiştik. Arayanlar, rezervasyon yaptırmak isteyenler oluyor ama özür dileyerek geri çeviriyoruz. Bu sayede hafta sonları biraz daha rahatladık. Öğlen vakti eşimle yaylaya giderken telefonum çalıyor. Arayan misafirden ziyade artık bir dost kabul ettiğimiz Burcu Hanım. "Üç kişi kahvaltıya geliyoruz." diyor. Kıramıyoruz. Eşim hemen işe koyuluyor. 

Masalar yukarıda dağınık vaziyette. Koşup salonu düzene sokmaya koyuluyorum. Az sonra konuklarımız geliyor. Onları verandada ağırlayabileceğimizi söylüyorum ancak hafiften esen rüzgar küçük çocuklarını rahatsız ediyor. Eşim "Burcu Hanımlar yabancı değil, yukarıda bir masa hazırlayıver." diyor. 

Öğleden sonra gelen misafirlerimiz kiraz ağacının altındaki masada oturmayı tercih ediyorlar. Beyefendi hava kuvvetlerinden emekli bir asker. Eşi İstanbullu bir hanımefendi. İstanbul'a yerleşmişler ama senenin üç dört ayını memleketi olan Tire'deki evlerinde geçiriyorlarmış. Taş Ev'i gezdiriyorum. Çok beğeniyorlar. Eşimle tanışıyorlar, ortak pek çok tanıdıkları çıkıyor. Beyefendi Girit, hanımefendi ise Selanik kökenli olunca daha bir kaynaşıyoruz. 

Dünkü yoğunluğun ardından sakin sayılabilecek bir hafta sonunu Allah'ın bir lütfu olarak değerlendiriyorum. Geceleri öksürük nöbetlerimin ardı arkası kesilmiyor. Ertuğrul Şef bana özel bir karışım hazırlıyor. Pekmezi ısıtıp içine karabiber basıyor. Normal olarak sıcak içilmesi gereken bu nesne misafirlerle ilgilendiğim için soğuyor. Buna rağmen boğazımda bir rahatlama hissediyorum. Akşamın iftar misafirlerini ağırladıktan sonra vakitlice evlerimizin yolunu tutuyoruz. 

2 yorum:

  1. Öksürük kesilmiyorsa çok dikkat etmek lazım. ben terleyip soğumaktan ve cereyana kapılmaktan astıma yakalanmıştım. Üzerimden bu rahatsızlığı atmak kolay olmadı. Büyük astım krizleri yaşadım. Ne olur olmaz bir doktora görünün yine de siz. Nefes almakta güçlük çekebilirsiniz. Terledikçe terinizi hem kurutmak hem de ceryanda kalmamaya çalışmak lazım.
    .....
    Kendinizi tanıdıkça oaha da dikkatli oluyorsunuz. Bünyeyi tanıdıkça da iş düzeni ve diğer aktiviteler de o disipline göre şekil alıyor.

    YanıtlaSil
  2. İki buçuk sene önce Tire'ye ilk geldiğimiz zaman benzer bir öksürük krizine yakalanmıştım. Tam tamıma üç ay sürdü. Doktora gittim. Her şey temiz. Bu ara tahlil neticelerinden şekerim olduğu çıktı. Selma Hanımın karabiberli pekmezi işe yaratacak gibi görünüyor.

    Kendime çok dikkat ettiğim söylenemez. Biraz da felsefe olarak bünyemi fazla nane molla yapmak istemediğimden olsa gerek. İnsan vücudu neye ihtiyacı varsa onu ister gibi saçma sapan bir kabulüm var:)

    YanıtlaSil