Düne kadar 2021 yılına ait bir planım yoktu. Artık var.
1. Kelime Oyunu gibi yazma kabiliyetimizi geliştiren etkinliklere katılmayacağım. Bu tür etkinliklerde yapılacak yorumlar meydana getirilen eserin eleştirilmesine olanak verir. Yayınlanan öyküler, şiirler, denemeler, makaleler, velhasıl bütün yazılar edebi açıdan okurun beğenisine sunulur. Beğenirsiniz ya da beğenmediğiniz yönleri eleştirebilirsiniz. Yapılan eleştirinin haklı olup olmayacağı önemli değildir. Haklı bulduklarınızı düzeltir, eleştiren kişiye teşekkür edersiniz, haklı bulmadıklarınızı gerekçelerini izah ederek savunursunuz. Ne yazık ki bazı arkadaşlarımızın negatif eleştirilere tahammül gösteremediklerini gördüm. Yapılan eleştirilerin ders vermek, had bildirmek şeklinde algılanması, beni derinden üzdüğü gibi farkında olmadan bir insanın incinmesine sebep olduğu için böyle bir karar aldım.
2. Sadece yazılarıma yorum yapan ve eleştiriye tahammül eden blog arkadaşlarımın yazılarına yorum yapacağım. Yazılarıma ve yorumlarıma saygı çerçevesinde sınırsız olumlu ya da olumsuz eleştiri yapabilirsiniz. Bu benim kendimi geliştirmem, yeni şeyler öğrenmem için hayati öneme sahip, ayrıca blog dünyasında varlık nedenlerimden biri. İyi bir blog yazısı okuduğumda beğenimi ifade ederim. Eğer dikkatlice okuduğum bir yazıda fikren yada yazım dili bakımından katılmadığım ya da eleştireceğim hususlar varsa eleştiririm. Bunun bana faydası olmasa da, iki yüzlü davranmamış hissettirir kendimi. Özgür düşüncelerimizi ifade edebilmek, başkalarının yazdığı yazılar hakkında samimi yorumlar yapabilme imkanı yine burada bulunmamın bir başka nedeni.
3. Okumakta olduğunuz bu kişisel blogun sahibi, görüntüleme ve yorum sayısıyla ilgilenmediği gibi kendisinin blog üzerinde herhangi bir ticari kaygısı da yoktur. Her ne kadar yapılan yorumlar beni mutlu etse de yorum almak için bir gayret içinde olmayacağım. Yukarıdaki 2. maddenin bazı istisnai durumları olacaktır. Başta Evde Yazar, Manxcat / Kuyruksuz Kedi, DeepTone, Sadece C. olmak üzere birbirimizi tanıdığımıza inandığım bazı blog sahiplerinin yazılarına (bana yorum yapmasalar bile) yorum yapmaya devam edeceğim. Söz konusu kişiler farklı fikirlere ve eleştiriye tahammül eden, kendilerinden çok şey öğrendiğim gerçek dostlarımdır.
Bu vesileyle, bilmeden incittiğim bütün arkadaşlardan özür diler, 2021 yılının herkese sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini temenni ederim.
new year resolutions :) illa ki yazdın yani böyle bir yazıyı, rahatlımacaktın yoksa :) bonne annee :)
YanıtlaSilSi:) Dün gece hazırladığımı yayınlamadım, o felaket bir şeydi. Rahatlamak için yazmadım, gerekiyormuş. Feliz año nuevo:))
SilGörünce bir gülümsedim.:):)çok tatlısınız..rahat olun lütfen..biz sizi sevdik..sevgi ve selamlar..hadi biraz relax girin yeni yıla:):)
YanıtlaSilSizler gülümseyince mutlu oluyorum bende:) Ben de sizi seviyorum. İyiyim, iyiyim, güzellikler dolu bir yılımız olsun. Şartları kabul edenler düşmeye başladı:))) Pek sevindim, aman ne güzel:)
SilBence kendinizi üzmeyin. Kırılmışsınız belli ancak pek dert etmemek lazım. Keyfinize göre takılın. Mutlu seneler.
YanıtlaSilYılın son sürprizi oldu bana:) Size de mutlu yıllar, teşekkür ederim:)
SilÖncelikle yazdıklarınızı paylaşmayacak olmanıza üzüldüm. Gerçekten keyifli bir diliniz var çünkü. Sanırım ben yaşanan sıkıntıya Fransız kaldım. Eleştiri pozitif olmak zorunda değildir bildiğim kadarıyla. Sadece yapıcı olması, hakaret-aşağılama içermemesi önemlidir.
YanıtlaSilBloglarda yazdığınız yorumlara denk geliyorum doğal olarak ve ciddi ciddi yazıyı okuduğunuz anlaşılıyor. Yani okuduğunuz bloğa ve ona yazana saygı göstermek bu. Alakasız yorum yapanları düşününce...neyse keyifli bir yıl dilerim size ve ailenize.
Sanırım yanlış anlaşıldım. Sadece Kelime Oyunu etkinliğine katılmayacağımı belirtmek istemiştim. Yoksa yazılarımı paylaşacak ve yorum alıp vermeye devam edeceğim. Yorumlarımda hiç kimseye hakaret etmedim. Ancak, beğendiğim fikir ve yazılara takdirimi, katılmadığım fikirlere kendi görüşümü belirttim, edebi yazılarda kullanılan kurallara aykırı dili eleştirdim. Eleştirilerimde amacım ders vermek değil, faydalı bir şeyler yapmaktı. Fakat ne yazık ki istemeden de olsa bazı arkadaşları bu yüzden kırmış bulundum. Genellikle insanlar tepki almamak için okudukları yazılarda gördükleri hataları görmezden gelip, düşündüklerinin tersi yönünde tepki veriyorlar. Sanırım cesaretimin ve iyi niyetimin bedelini ödedim. Teşekkür ederim, ben de size ve ailenize sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yıl dilerim:)
SilMr. Kaplan olaya tam hakim değilim, hangi blogta ne oldu bilmiyorum ama benim de daha önce başıma geldi. Gayet iyi niyetle bilgi paylaşmaya çalıştım ve bariz hataları görüp düzeltmek, yardım etmek istemiştim ama ders verdiğim, laf soktuğum sanıldı. Öyle olmadığını anlattım ama epey de canım sıkıldı. Artık anlatmıyorum pek :D öyle bloglardan hızla uzaklaşıyorum. Bir de sadece kendi takipçileri artsın diye beni takip edenleri asla takip etmiyorum. Buna ek olarak ilgimi çekmeyen blogları da sırf beni takip ediyor diye nezaketen takip edemiyorum :) Yazınızda vurguladığınız gibi ben de ticari bir amaç gütmediğim için takipçi sayım artsın kaygım da yok.
SilBen sadece içimden geçeni yazmaya ve kendimi yakın hissettiğim Bloggerları takip etmeye çalışıyorum hep. Bunu anlamayan, yardım amaçlı yorumlardan egosu zedelenenlerden mümkün oldukça uzak duruyorum.
Üzmeyin kendinizi, sizi bilen biliyor zaten :)
1000 yorumunuzu okudum, 1'inde hakareti bırak böyle bir büyüklenme bir şeyi sen bilmiyorsun gel öğreteyim tarzı görmedim hissetmedim. Aksine, düzeltmeleriniz hep tam yerinde, öğretme kaygısı olmaksızın düşündürme etkisi veriyor. Yanlış anlaşılma sizden kaynaklanmamıştır, o kişinin içinde bir noktaya denk gelmiştir. Kendinizi üzmeyin..
SilBuna büyük önem veriyorum. Yargılamaktan uzak, -meli, -malı ile biten cümlelerde özellikle bence ya da bana göre'yi eklemeye çalışıyorum. Teşekkür ederim. Sanırım yanlış anlaşılma mevzubahis değil. Sadece yanlış anlamadan ibaret olsa özür dileriz, olur biter. Ama bakış açılarımız farklı sanırım. Bu yüzden çözümsüz görünüyor. Yok üzülmüyorum, teşekkürler:)
SilBen konuyu kaçırmışım sanırım:)) Yorum konusu blog dünyasında çok fazla soruna sebep oluyor gibi veya bu konuya çok zaman/düşünce harcanıyor. Bence yayımlanan yazıya söyleyecek bir şeyiniz varsa yorum yapılmalı. Yorum gönderene nezaketen gidilip yorum bırakılabilir ama bunu kural olarak koymak gereksiz bir kısıtlama bana göre:) Bol yazılı, bol yorumlu, sağlık dolu bir yıl diliyorum.
YanıtlaSilİnanın ben ilk kez yaşadım böyle bir olayı. Benim başıma böyle bir şey gelmez diyordum. Çünkü kimsenin hakkında kötü niyet beslediğimi beklemeyeceğini düşünüyordum. Haklısınız. Blog platformunda yorum, yazılan yazılar hakkında olumlu ya da olumsuz düşüncelerin paylaşıldığı önemli bir öğedir. Şimdiye kadar bana gelen yorumların ticari ve reklam amacına yönelik olanlar hariç hiçbirini silmedim. Eleştiriye tahammülünüz yoksa yazınızı yoruma kapatabilirsiniz. Ben yoruma kapalı blogları pek takip etmiyorum. Böyle bir kısıtlama koymaya mecbur hissettim kendimi. Çünkü yazdığım yorumlar bazı arkadaşları rahatsız etti, onlara ders veriyormuşum hissine kapılmışlar. Hayır, yorumunuzda belirttiğiniz görüşlere katılmıyorum dense problem yok. Ama kimseye ders verme niyetimin olmadığını anlamaları lazım. İyi niyetimin suçlamaya dönüşmesi beni üzdü. Belki konuyu bilmediğiniz için koyduğum kuralı gereksiz buldunuz, belki de haklısınız, bilmiyorum:)
SilSiz ve sizin gibi değerli dostlar bu yazımı üzerlerine almasınlar. Ben de size sağlıklı, mutlu, neşeli ve bol yorumlu bir yıl diliyorum, teşekkürler:)
Yanlış anlaşılmış olmanız üzücü olmuş, bu durumda nasıl rahat ediyorsanız o şekilde devam etmeniz mantıklı tabii.
SilÇok teşekkürler, çok iyisiniz:)
SilNasıl rahat ve mutlu hissedecekseniz öyle yapın bay Kaplan, sonra canınız isterse gene katılırsınız kelime etkinliğine. Ben kendi adıma zevkle takip ediyorum yazılarınızı. Ancak kelime etkinliğindeki hiçbir öyküyü okumuyorum çünkü ısmarlama hikaye gibi geliyor bana, yani benim açımdan sizin blogla ilgili bir kayıp yaşanmamış olacak 🤗. Alles in Ordnung 😀
YanıtlaSilYazıyı yazdıktan sonra farkına vardım. İstisna listemde elbette sizin de adınız olacaktı, kusura bakmayın. Yazdıklarımın sizinle hiç ilgisi yok, biliyorsunuz.
SilBiliyorum, ben de sizin yazılarınızı büyük bir zevkle takip ediyorum. Kelime Oyunu, Ağaç Ev Sohbetleri gibi çok sevdiğim bir etkinlikti, böyle olmasını istemezdim. Madem bu etkinlik birini kırmama sebep oldu, kendime bir ceza vereyim dedim:)
Doğrusu, çok kaliteli öykü ve şiirlerin yanı sıra çok kötü yazılar da okudum Kelime Oyunu'nda. Eğer hepsine beğendim diye yorum yapsaydım, hem iki yüzlülük olacaktı, hem de kaliteli yazılara haksızlık edecektim. Benim istediğim kötü yazı yazanları ucundan kenarında ikaz ederek onların hayrına bir faydam olması yönündeydi. Bir sonraki yazılarında yaptıkları hataları düzeltebilirlerdi. Biz burada bir aileyiz. Hatalarımızı birbirimize söyleyeceğiz ki başkaları önünde mahcup duruma düşmeyelim.
Sevgili Sevda Hanım, diyelim yazma sevdalısı bu insanlar bir dilekçe yazacaklar, -de eki ayrım mı bitişik mi birbirine karıştırıyorlar, kullandıkları sözcüğün manasını bilmiyor, kesme işaretini yanlış yerde kullanıyorlar. Ben kişinin giyimine kuşamına bakmam ama böyle bir yazı sahibine notumu veririm hemen. Sevdiğim arkadaşlarımı bu durumda görmek istemem. Bu tavrım onların gururlarını kırmamalı. Belki daha genç olsaydım, bu tavır içinde olmazdım zaten ama bu yaşımda gösterdiğim iyi niyet bu kadar yanlış anlaşılmamalı. Burası benim kendimi tatmin yerim değil.
Yeni yılda bana söylenen ilk güzel sözler size ait:) Vielen Dank! Don't worry, Alles in Ordnung:))
Listeye her beğendiğiniz ya da okuduğunuz ismi tek tek yazacak değilsiniz bay Kaplan. Diğer arkadaşlarımla uzun süreden beri kurulmuş bir iletişiminiz var, hatta dostluk derecesine gelmişsiniz neredeyse. Biz de uzun zamandır tanışıyoruz ama benim blogdan kopuşlarım sebebiyle daha önceden bu kadar iletişim halinde değildik.
SilAsıl konuya gelince, öyküleri okumadığım için, size kırılanlar kimler pek bilemedim ama darılıp, alınmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Türkçe’yi doğru ve güzel kullanma konusunda, dil bilgisi ve imla konusunda hassas olunması gerektiğini düşünüyorum ben de. Hatta takıntılıyım biraz bu konuya sizin gibi. İmla yanlışlarıyla dolu bir yazıyı ben de okumam, bırakırım. Yine dediğiniz gibi, imla ve dil bilgisi yanlışı yapan kişileri uyarmak isterim, içim gider. Ben yanlış yapsam ve biri bunu söylese memnun olurum çünkü yazı insanı yansıtır. Kültürünü gösterir. Problem yaşadığınız arkadaşların da, bir anlık yanlış anlamanın etkisiyle size gönül koyduklarını düşünüyorum. Yazışarak bir konuyu tartışmak çok zor. Eminim o arkadaşlarla yüz yüze görüş alış verişinde bulunabilseniz, birbirinizi anlar ve ortak noktalarda buluşabilirdiniz. Yazışırken, karşılıklı olarak, beden dilimizi izleyemediğimizden ötürü zaman zaman yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Öte yandan, sizin tavrınıza ve tarzınıza alışık olmayan arkadaşlarımız, iyi niyetle yaptığınız eleştirileri ‘ bilmişlik, ukalalık ‘ olarak algılamış olabilirler. Siz durumu açıklamışsınız yeterince, eminim size gönül koyan arkadaşlar da biraz düşününce, aslında pek de kızılacak bir şey olmadığını anlayacaklardır. Başta da dediğim gibi, kimlerle böylesi bir sorun yaşandığını bilmiyorum ama bu meselenin çözülüp, ileride üstünde gülünüp, şakalaşılacak bir konuya dönüşeceğine eminim. O yüzden konuya dahil olmuş herkese; lütfen birbirinize gönül koymayın, darılmayın, birbirinizin ne söylediğini anlamaya çalışın demek istiyorum. Blog dünyasında pek öyle çiğ insan bulunmuyor, ben meseleye çözülmüş gözüyle bakıyorum. Nazar değdi ama geçti gitti 😀. Yeni yıla güzel bir sabah olsun, selamlar.
Bazıları bu platformu "kindergarten", beni de "Vorschullehrer" zannetmiş olmalı:)))
SilElbette geçti, gitti. Teşekkürler, kendinize iyi bakın:)
🙈😄😄
YanıtlaSilYeni yılın ilk şakası sizden geldi:) O zaman ben de size bir şaka yapayım; Biliyor musunuz bazen insan yüz kere okusa yazdığı yazıda hatasını göremez. Ben bunu çok yapıyorum mesela.
Sil"Afirkalı Kız Biblosu" da algımızın bize yaptığı bir oyun sanırım:))) 🙈😄😄
mutluluk bir an dır.mutluluklarınızn çok olduğu bir yıl diliyorum.ayrıca eleştiriyi yapıcı olarak algılamayanlara ne desek faydasız sevgiler
YanıtlaSilMutlu anlarınızın çok olduğu bir yılınız olsun o zaman, teşekkürler:)
SilYeni yılda daha fazla yorumlarda ve yazılarınızda görüşmek dileğiyle, iyi yıllar.
YanıtlaSilSağ olun, size de iyi yıllar:) Görüşmek üzere:)
SilBen de konuyu kaçırmışım :) Bugünlerde koşturmaktan bloglara pek bakamadım.
YanıtlaSilneler oldu bilmiyorum ama katılmayacağınız için üzüldüm. öykülerinizi severek okuyordum. kelime oyununun bir tür edebiyat kulubü olduğunu düşünerek sevinmiştim. yazık olmuş. ama lütfen öykü yazmaya devam edin :)
YanıtlaSilMr. Kaplan son günlerde en çok kurduğum cümle: "Söylediğiniz her kelimeye katılıyorum" :D Gerçekten hislerime, fikirlerime tercüman oluyorsunuz. Bir şey yazıp yayınlayınca beğenmeyen birilerinin çıkacağını, ya da olumlu/olumsuz eleştiri yapılacağını bilmek gerekli. Eleştirilere açık olmak ve o eleştiriyi gelişim kaynağı olarak görmek gerekli. Fikir beyan edilen yazılar da ise kimse kimseyi ikna etmek zorunda değil. Herkes kendi fikrini açıkça belirtmekte özgür. Tek kural var herkes birbirine saygı göstermeli. Kimse kimseyi sevmek, hayran olmak, sürekli takdir etmek, alkışlamak zorunda değil. Aynı fikri paylaşmak zorunda hiç değil. Saygı çerçevesinde birbirimizin fikrine karşı çıkabilir, kendi fikrimizi belirtebiliriz. Buna hazır olmayan yazısını yorumlara kapatsın ya da hiç yayınlamasın.
YanıtlaSilBen bir yazı yazınca merakla yorumları bekliyorum. Bakalım kim ne düşünüyor, eksik var mı, yanlış var mı? Fikrime karşı çıkana kendimi daha iyi ifade etmeye çalışıyorum. Amaç ikna değil, anlamak anlaşılmak.
Lütfen yazmaya, paylaşmaya, yorum yapmaya ve etkinliklere katılmaya devam edin.
İyi yıllar diliyorum tekrar size ve ailenize :)
Oooo sizi kim kızdırdı böyle, kim kızdırdıysa çok hata çok ayıp etmiş. Burada hiç birimiz yazar değiliz, olsak bile değişmez, eleştiri yazın sanatını geliştirir. Hele sizin yaptığınız gibi insana "katan" eleştiri, geliştirmez sadece, sorgulatır ve yeni bir dal yaratır ana gövdeden. Dediklerinizde haklısınız, eleştiriye açık olmamak aslında kişinin kendi içindeki bir yaranın farkında olmaması, bunu görmezden gelmesi ve bu nedenle o yarayı asla iyileştirememesi demek bence... O nedenle sizle değil, yarası olan kişiyle ilişkilidir..
YanıtlaSilSon paragrafta çok duygulandım, iyi ki varsınız....
Mutlu, sağlıklı, huzurlu ve üretken bir 2021 diliyorum, size ve ailenize!
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
SilSadece C.
SilBen de sizin için aynı hisler içindeyim. İyi ki varsınız:) Her zaman sağlık, mutluluk ve huzur, sevdiklerinizle birlikte yanınızda olsun:) Teşekkürler.
Yani güzel bir etkinliğin, bu şekilde tatsızlıklara dönüşmesini anlayamadım.Çok sinirlenmişsiniz gibi hissettiriyor yazdıklarınız. Üzüldüm.
YanıtlaSilUmarım bu konudaki moraliniz en kısa zamanda düzelir. Ailenizle birlikte yeni yılın mutluluk, sağlık, neşe getirmesini dilerim.
Ben de üzüldüm, 2020 yılının son uğursuzluğu da bu oldu, ne yapalım. Teşekkür ederim, ben de size ve ailenize sağlık, mutluluk ve huzur dolu günler diliyorum:)
SilGüzel bir etkinlikten keyifsiz bir sonuç çıkmış gibi görünüyor.Üzüldüm açıkçası.Yeni yıl yeni güzellikler yaşatsın sizlere...
YanıtlaSilNeye nasip, neye kısmet. Ben de üzüldüm ama yapacak bir şey yok. Gerekli dersleri aldık sanırım:) Size de sağlık ve huzur getirsin yeni yıl. Teşekkürler:)
SilBence akışına bırakmak en iyisi olabilir. Yazmayı ve okumayı seviyorsak sonuna kadar yapalım. Benim takip ettiğim ve sreverek okuduğum bloglar var. Hiç bakmam bana da yorum yazmış mı diye. Çünkü ben onu beğeniyorum ama o benim tarzımı beğenmeyebilir.Sevdiklerimi okurum yorum yapıp duygumu paylaşırım. Ki bence blogda olmak en çok da bunun için güzel. Ama beğenmediği tarzları sayfama eklemem bile. Nasıl seviyor ve mutlu oluyorsanız öyle yapın bence. Önce kendimiz için açıyoruz bence zaten blogları. İçimizi dökmek, paylaşmak için. Zamanla çevreyle güzrl yerlere evriliyor.
YanıtlaSilUmarım kırgınlıklarınız kısa zamanda geçer. Yazmak, paylaşmak çok güzel. Ama hissetiklerinizide böyle kusursuzca yazdığınız için teşekkür ederim.
Sevgiyle ve umutla kalın.. :)
Bu güzel yorumunuz için teşekkür ederim. Evet, haklısınız, blog yazmayı tercih bizim tercihimiz, istediğimiz konuda yazabiliriz ve konuya ve konunun içeriğine ilgi gösteren kişiler de gelip istedikleri zaman okuyabilirler. Ne var ki, yazıyı paylaştıktan sonra anonim bir hüviyet kazanır. Bazıları yoruma kapatır yazıları, kardeşim ben yazarım, isteyen okur ama kimsenin yazıma ilişkin fikrine ihtiyacım yok der. Bazıları, onayladıkları yorumları yayınlar sadece. Bunun bir nedeni olmadık kişilerden gelebilecek, saygısız, küfür içeren ya da reklam amaçlı yorumlar sanırım. Benim gibi yoruma tamamen açık bloglarda saygı çerçevesinde her türlü yorum yapılabilir. Reklam amaçlı ya da saygı sınırlarını aşan yorumları daha sonra silme imkanımız var elbette. Ben yazdıklarım hakkında olumlu ya da olumsuz eleştiri almaktan hoşlanıyorum. Ayrıca, yayınladığım yoruma açık yazılarımda okura karşı da bir sorumluluğum olduğunu düşünenlerdenim. Bu yüzden yanlış anlaşılmamı önlemek için yazım kurallarına, yazdıklarımı bir temele dayandırmaya (bu nedenle tereddüt ettiğim kelimelerin anlamına, yazılışına, ileri sürdüğüm konuların doğruluğunu araştırıyorum ve bu benim bilgimi arttırıyor) özen göstermeye çalışıyorum.
SilEvet, takipçi sayısını arttırmak için her bloga ya da her yazıya yorum bırakmıyorum. Ancak, öyle blog yazarları var ki peşlerini bırakmıyorum. Bazen de tesadüfen yeni güzel bloglar keşfediyorum.
Teşekkür ederim, sizin de sağlık ve mutlu günleriniz bol olsun:)
Ne olduğunu bilmiyorum ama kırılmışsınız belli. Eğer bu sizi daha mutlu edecekse yapın tabii. İnsan negatiflikten uzak kalmalı. Ama bana yaptığınız yorumlarda da üslubunuzda hiç yanlış anlaşılacak bir yan yoktu. Hatta bu etkinlikle hatalarımı görebildiğim için mutlu oluyordum. Eğer siz de isterseniz her zaman fikirlerinizi duymak isterim. Blog güzel yer. Umarım herkes için de güzellikler getiren bir yer olur. :)
YanıtlaSilSanırım ufak bir yanlış anlaşılma oldu. Tamamen iyi niyetle yaptığım bir yorumun farklı bir gözle değerlendirilmesi beni ziyadesiyle kırdı elbette. Ama beni daha fazla üzen gereksiz yere karşı tarafın incinmesi oldu. Böyle bir şeyin başıma gelmesini istemezdim. Blog yazı ve yorumlarında gerçek fikirlerin yazılması taraftarıyım. Pek çok blogta okurların yorum yapması için teşvik cümleleri görüyorum. Yorum, her zaman, her yazıyı pohpohlamak, beğendiğine beğenmediğine iki yüzlü davranıp hoş şeyler yazmak değildir bana göre. Saygıyı kaybetmeden yazı hakkında gerçek fikirlerin beyan edilmesi gerekir. Bu sayede yazar yazdığının ne kadar doğru olduğunu, hatalarını görme fırsatını yakalar, kendini geliştirir. Ben blog dünyasında yer alan yediden yetmişe herkese hiçbir fark gözetmeksizin aynı şekilde yaklaşırım. Önemli olan yazının kendisidir. Kişiliklerini, ruhsal durumlarını bilemem. Bugüne kadar 1178 adet yayınımda hiç görmediğim bir durumla karşılaştım. Yaşadığım bu olaydan sonra daha tedbirli olmak gerektiğini anladım. Demek ki blog platformu bazıları için sadece takipçi çoğaltmak "like" almak yeriymiş. Bu yüzden benzer bir durumla bir kez daha karşılaşmamak için daha dikkatli davranacağım. Umarım blog, kendimizi geliştiren, bilgi dağarcığımızı arttıran, duygu ve düşüncelerimizi özgürce paylaşacağımız saygın bir platform olarak kalır. Bu biraz da bizlerin elinde. Teşekkür ederim:)
SilHepimiz için mutlu bir yıl olsun. Elestiri tabii ki yapılmalı ben bu yazıdaki fikre katılmıyorum da denilebilir herkes aynı fikirde olmak zorunda değil. Ancak saldırgan ve kırıcı bir tarzda olunca ben o yorumları sevmiyorum ve yayınlamıyorum da. Belirli bir saygı çerçevesinde yapılirsa ben de hem yayınlar hem yanıt veririm. Bu evimize gelen bir konuğun bize saygısızlık etmesi gibi bir şey. Bloglarımız bizim için konuk ağırladığımız misafir odamız gibi 😊
YanıtlaSilSözlerinize aynen katılıyorum. Saygılı bir eleştiriye açık olmamız gerektiğine inanıyorum. Eleştiri olumlu ya da olumsuz olabilir. Katılıp katılmayabilirsiniz. Gerektiğinde doğruyu bulmak için (uygun bir üslup dahilinde) tartışılabilir de. Misafir benzetmeniz çok yerinde, teşekkür ederim:)
SilÖncelikle teşekkür ederim, sizin de yeriniz bende ayrıdır her zaman. Sonralıklaya gelirsek :)
YanıtlaSilBen yorumları okumadan yayınlamıyorum. Çünkü birkaç yıl önce bu konuda kötü bir tecrübe yaşadım. Saldırgan ve yukarıdan bakan tarzda, nasıl diyeyim "Öğreten Adam" gibi bir yaklaşımla eleştiride bulunulmuştu, konuyu kibarca kapatma çabalarım da boşa çıkınca gerçekten günlerce gerilmiştim. O yüzden sizin ne kadar üzüldüğünüzü anlayabiliyorum.
Dediğiniz gibi insanlar saygılı olmalı, tabii ki eleştiri yapıcıysa ve üslubu doğruysa seve seve yayınlarım. Aksi taktirde yayınlamama özgürlüğümü kullanırım. Sonuçta blog benim kişisel alanım.
Mesela şöyle yorumları da sevmiyorum "Geldim, blogunuzu çok beğendim, bana da beklerim.."
Bu ne şimdi :) Madem geldin, bari yazıyı okuyup ilgili bir yorum yazsaydın, ben zaten nezaket icabı senin bloguna gelir bakardım :)
Bir de yorum yapan kişinin adına "tıklayıp" bakıyorum mutlaka yayınlamadan önce. Öyleleri var ki, yorum yapma bahanesiyle isimlerinin arkasına link saklıyor. Yani yorum bahanesiyle bedava SEO çalışması yapmış oluyorlar. Kimse kusura bakmasın ama bu da bir çeşit emek hırsızlığı oluyor, yemiyorum yani bunu:) Blogumu böyle ucuz reklamlara alet etmiyorum :)
Diğer konu da "Sen bana yorum yaz, ben sana yazayım" anlayışı. Bana yorum yazan kişilerin blogunu mutlaka ziyaret ediyorum, eğer sevmediysem yorum falan yazmıyorum :) Sevdiysem hemen izleme butonuna tıklıyorum, bir çeşit jest gibi.
Sevgiler.
Bir sene oldu, artık sayfa başlığından kaldırayım diyordum bu yazıyı. Sizin yorumunuzu gördüm ve fark etmemişim, cevap yazmadığıma çok üzüldüm. Aradan on bir ay geçmiş. Size yılın son gününde güzel bir 2022 diliyorum. Sağlıklı, mutlu, başarılı ve huzurlu bir yıl sizin olsun:)
Sil