3 Aralık 2020 Perşembe

SİLMEDEN MİMİ

Attenzione! (Attensiyoone okunur. Türkçe meali: Dikkat!)

SU INVITO DEL CARO Kahve Zamanı (Suu invido del karo kav zamani okunur. Türkçe meali: Sevgili Kahve Zamanı'nın daveti üzerine.)

Canım bazen böyle yabancı dilleri kullanmak istiyor. Deli saçması gelebilir size ama böyle işte! Silmeden şu an aklımızdan geçenleri bir nefeste yazıyoruz. Hadi bakalım, birlikte görelim neler saçmalayacağım. Geçen hafta kitapçıdan iki kitap aldım, ne adını ne yazarını hatırlıyorum. Bir türlü elim varmıyor alıp okumaya. Sürekli olarak yarın, yarın başlayacağım diye oyalıyorum kendimi. Hayır hangi kitaplar olduğunu hatırlasam da burada şimdiden açıklayacak değildim zaten. Okuduktan sonra bende bıraktığı izleri burada yine paylaşırım.

Bu hafta hızlı geçti, neden böyle oldu bilmiyorum. Geceleri saat on ikiden sonra kumanda bende. Haber programlarını izliyorum televizyondan. Gündemi takip etmek zorunda hissediyorum kendimi. Gündem de ne gündem ya. Habertürk diğer yandaş kanalların yanında bir tık daha iyi. Sonunda ona da bir ayar çekti iktidarın Rtük'ü. Neymiş bir muhalefet milletvekili TSK'yı haber programında aşağılamış. Beş program kapatma (belgesel yayını) ve en üst sınırdan idari para cezası. Maşallah. Bu ülkede TSK'yı Amerika'nın taşeronu fetö'cülere satanlar suçsuz, bunu dile getirenler vatan haini. Adaletinizi yiyim sizin. Ara sıra siyasi yazılar yazmak istiyorum. Sonra bir işe yaramayacağını bildiğim için vazgeçiyorum.

Geçenlerde bir video paylaşmışlar eşime WhatsApp'tan. İtalyan bir doktor heyecanla pandemiden bahsediyor. Sakın ola Covid-19 testi yaptırmayın, asla aşı olmayın diye yırtınıyor. Bu dünya nüfusunu azaltma projesi diyor, hepimizi öldürecekler. Hiç kimseye güvenim yok, sanırım zorla yatırıp yapmazlarsa aşı olmayacağım. Kızım sürekli arıyor, burnunuzu dahi çıkarmayın dışarı diye. 

The Queen's Gambit dizisini iki gecede bitirdim. Pek dizi izleyen biri değilim ama bu dizi de daha önce izlediğim Masum ve Bir Başkadır dizileri kadar hoşuma gitti. Başrol oyuncusu Anya Taylor-Joy'un oyunculuğu çok etkileyiciydi. Aşırı hırs insanı genelde mahveder. Filmde beklentimin aksine gelişti olaylar. Fakat son karşılaşmasında Rus oyuncuya yenilseydi sanırım yaşamına son verirdi. Genç oyuncu bana biraz Amelie'yi hatırlattı.

Havalar serinledi biraz. Oğlumun yanındayız bu aralar. Merkezi sistem kaloriferi bir yakıyorlar ki kapı pencereyi açmak zorunda kalıyoruz. Yarın Cuma, hafta sonu sokağa çıkma yasağı başlamadan önce eksik erzakları tamamlamak üzere dışarı çıkacağım. Aklımız büyüklerde. Annemin gözünde sarı nokta. İğne zamanı geçti, kızım kör olmak ölmekten iyidir diye çıkmasını istemiyor dışarı. 

Yeni bir kitap çevirisine başlamak istiyorum. Fakat henüz seçtiğim bir kitap yok. Ağaç Ev Sohbetlerine bir güzel etkinlik daha eklendi. Kelime Oyunu adı altında içinde verilen beş kelimenin geçtiği öykü ya da benzeri yazılar yazacağız her hafta. Yazacaksan otur öykü yaz diyordu eşim. Kolay iş değil tabii. Kolay olmayan tarafı başı ve sonu. Öyle öykü yazacaksın ki son cümleyi okuyanın ağzı açık kalacak. Bir şeyle öğretecek okura. Kendimi bu konuda yeni işe koyulmuş bir çırak olarak görüyorum.

Sürç-i lisan eylediysem af ola... 

Not: Arzu eden bütün blog arkadaşları, bu mime davetlidir.

39 yorum:

  1. Selamlar:):)keyifle okudum..:):) aklına gelenleri yazmışsın doğal ve samimi..sevdim ben:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aleyküm selam:)) Teşekkürler. Sevdiğine sevindim:)

      Sil
  2. Yüzyıl çalışıp ara verdiğim bir dönem.olmuştu 2 yıl..Italyanca..Fransızca ve japoncaya sarmıştım..Genel Müdürlükte çalıştığım dönemde hersabah farklı bir dilde günaydın diyerek ofise giriyordum..:):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşınız epey varmış, oysa hiç göstermiyorsunuz:))) İnsanın dile sarması çok güzel:)

      Sil
  3. Bir nefeste yazdığınız yazıyı ben de bir nefeste okudum😊 ne güzel anlatmışsınız her şeyi samimi bir şekilde

    YanıtlaSil
  4. Bişey diyimmi evet yaşım epeyce var ve evet gerçekten hiç göstermiyorum ahahvvjn:):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yüz yıl çalışıp ara verdiğinize göre başka bir şey düşünemedim. Ama takmayın insan hissettiği yaştadır. Ben de kendimiz bazen on on iki yaşlarında hissediyorum:)) Yani hissettiğim yaş gerçek yaşımdan sekiz on yaş daha fazla:)))))

      Sil
  5. Hiç de deli saçması değil aksine yazdığınız için sevindim ne güzel öğrenmiş oldum. Pek meraklıyımdır yabancı dil geliştirmeye,öğrenmeye bu yüzden hiç de deli saçması gelmedi teşekkür ederim. Harika olmuş umarım bende becerebilirim keyifle okudum. Adalet... haklısınız.Bir önceki yazınıza bakacak olursam çırak değil usta olarak başlamışsınız:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Delilik sanıldığının aksine kaçınılması gereken bir durum değil:) Ara sıra saçmalamak ruhu besler. Genel olarak ben bu deli sözünü kendime hakaret değil övgü olarak alırım:) Ama ustalığı asla kabul edemeyeceğim, kusura bakmayın. Çünkü okudukça, öğrendikçe ne kadar az bildiğimi, ne kadar çok eksik olduğumun farkına varıyorum. Siz yine bana usta demeyin, saçmaladığımı kabul edin:)) Ustalık beni kibirlendirir sonra çok açık veririm:))

      Sil
    2. Kusur mu? Estağfurullah. Yazınızda biraz haksızlık etmişsiniz kendinize gibime geldi güzel yazdığınızı,beğendiğimi bu şekilde dile getirmek istedim. Peki madem :) Musmutlu günler.

      Sil
    3. Öyle görüyorsanız bu tamamen sizin inceliğiniz. Beğenmenize sevindim ayrıca. Çok teşekkür ederim, size de güzel günler:)

      Sil
  6. haber programlarını boşveer dizilere sar sen, gambitteki kızın diğer dizisi the miniaturist var veya sen tür söyle dizi bol, politik de olabilir yani, borgen var meselası çok iyi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, benimki salakça bir bağımlılık, üstelik bunun böyle olduğunu biliyorum:) Gambitteki kızı sevdim, salak bir ifadesi var beni çeken:) Dur bakayım miniaturist ten başlayım bakalım:) Thank uuu:))

      Sil
  7. Bu aralar yazma konusunda çok üretkensiniz. Ne güzel, yazmak beyin jimnastiği gibi gelir bana.
    Birkaç yıl önce yazdığınız, sonra kapattığınız işletmeniz ile ilgili yazılarınızı da keyifle okurdum. Her türde başarılısınız.
    Esenlikler diliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok naziksiniz:) Evet onların çok takipçisi vardı, çünkü reklam olsun diye sosyal medyada da paylaşırdım:) Özellikle müşteriler çok ilgiliydiler. Hatta eşimi bir tanıdık aradığında söyleyecek bir şey bulamazdı, tabii ben onları her şeyden haberdar ediyordum:) Ben de sizin yazılarınızı, şiirlerinizi de beğenerek izliyorum.

      Sil
  8. Ben de davet edildim bu mime, kopya çekmicem :) ne kadar çok şey gelmiş aklınıza yahu.. valla süper. Dışarı çıksak da çıkmasak da çember daralıyor Kaystros.. olalım bitsin gitsin diyorum bazen. Neyse ben de biraz çiziktireyim bir şeyler bari.
    Kalın sağlıcakla,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Epey eğlenceliymiş:)) Arada kaptırıp yazmak lazım anlık akıldan geçenleri. Ben o kadar dert etmiyorum, eşim dışarı çıkmamı pek istemiyor, daha çok yaşlı büyükler tedirgin ediyor. Hadi sen de çizittir bir şeyler, bakalım neler var aklında, görelim:) Bol şans:)

      Sil
  9. O dizi fena sarmıştı beni de ;))
    Mutlu hafta sonları diliyorum 🌸😇

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel diziler var evet:) Blog arkadaşlarının tavsiyelerine göre henüz yeni dizi izlemeye başladım sayılır. TV dizileri genelde boş geliyor, aşırı ve gereksiz zaman tüketiyorlar. Fakat kaliteli dizileri bir oturuşta bitirmeden içim rahat etmiyor. Size de güzel hafta sonları olsun:)

      Sil
  10. uzay yolu yorumlarını okuyorsun de miii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şimdi baktım, Borgen'i seyrediyordum:) Yakında seni film danışmanım seçeceğim böyle giderse:)

      Sil
    2. yorumlarda minyatürcü yü de yazmıştım sana :) minyatürcü iyiydi ama biraz eksikti. borgen çok iyi yaaa. kuzey dizileri çok iyidir :)

      Sil
    3. Okudum deep:) Bana minyatürcünün sonu da normal geldi, bir eksiklik hissetmedim yani. Ama kız Gambit'te çok daha başarılıydı. Dur bakalım hiç dizi yorumu yapmadım ama orada olayları bizim ülkede olanlarla kıyaslıyorum, belki bu konuda bir şeyler yazarım diziyi bitirdiğimde:)

      Sil
  11. Evet, ben de sevdim:) Seriye bağlayıp arada tekrarlamak iyi olabilir:)

    YanıtlaSil
  12. italyan doktorun söyledikleri beni de düşündürttü:)
    yabancı dillerle ifade etme, kelime oyunları keyifli, eline sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte geliyoruz aynı noktaya, hiç kimseye güvenimiz kalmadı. Yaşam bizi güvensizliğe itiyor, her taşın altında bir şey arıyoruz. Teşekkürler, sağ olun:)

      Sil
  13. İnsan sevdiklerinden kaçar oldu bu dönemde. Anne kardeş hepsi bir yerlerde. Hastalansalar hastaneye kaldırılsalar belki haftalardır görmemiş olacağız onları. Acı geliyor bana.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acı evet, çok acı. Hiç kimsenin hastalanma lüksünün olmadığı bir dönemden geçiyoruz. Hastanelerdeki poliklinikler kapatılıyor birer birer. Düşünmek öldürüyor insanı, ölmenin bile zamanı değil:(

      Sil
  14. haber programları pek iç açıcı değil ama haftada bir bakarım ben de başımıza bu hafta ne gelecek acaba diye meraktan :) satranç ben de izledim çok iyiydi tabi o kadar sorunlu -yani ilaç bağımlısı olmasını kastediyorum- bir insanın başarıyı yakalaması normal değil ama film işte :) oyuncuyu ben de çok sevdim bu arada çok da fazla dizi filmi varmış. anneniz için geçmiş olsun çok çok, iğne nasıl yapılıyor bilmiyorum da tedbirli bir şekilde eve hemşire doktor gelip yapamaz mı acaba ki. bence sen de gayet iyi yazıyorsun ya kendini o kadar eleştirme şimdi gidip hikayeni okuyacağım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Deep'in önerdiği Borges dizisini izliyorum bu aralar. Avrupa'nın siyaseti ile bizim Türkiye'nin siyaseti arasındaki farkları görmek imkanı doğuyor. Gerçekten bizim siyasetçilerimiz havanda su dövüyor. Medya desen yerlerde sürünüyor. Evet, o sorunlu kısmı tersti. İlacı içmeden zihnini toplayamıyor, tavanda hayalini kurduğu oyunları oynayamıyordu. Oysa bildiğimiz bu uyuşturucu bildiğini unutturur insana.
      Çok teşekkür ederim, Sessiz Gemi. Kızım Doktor, annemin de aile hekimi. Bu yüzden sokağa çıkma yasağı avantajını kullanarak Karşıyaka'daki Medical Park hastanesine götürdü. Hastane bomboş tabii. İyi ki de gitmiş. Neredeyse ameliyata alınacaktı. Neyse ki damarın çatlaması görme bölgesinde değilmiş. Sarı nokta için gözüne iğne vurulmuş, bu da kanamayı giderecekmiş. İşlem ameliyathanede yapıldığı için evde bir şey yapılamıyor maalesef.
      Övgülerin için teşekkürler. İyi yazarları okuyunca kendimi çok geride görüyorum, bu bir gerçek. Elbette kötü değilim ama iyiyim demek çok iddialı olur. Haddimi bilmekte yarar görüyorum kendi adıma. Fakat aldığım olumlu reaksiyonlar gururumu okşamıyor değil:)

      Sil
    2. Bizim siyasetçiler kreş ortamında gibi hiç seviyeli bir tartışma hayata insana önem veren bir konu yok gündemlerinde çöp gibi gündemleri.
      ah çok geçmiş olsun tekrardan ben basit bir iğne mi acaba diye düşünmüştüm de bir yandan da tahmin ettim ameliyat ortamı lazımdır belki diye. bişiysi kalmasın hemen toparlansın inşallah.
      bence sen de iyi yazanlar arasındasın böyle devam etsen kitap da çıkartırsın bencesi ve mütevazi olmak güzel bişi tabi sadece kötü görme yazdıklarını demek istemiştim :)

      Sil
    3. Kaystros, göz çok önemli bir organ, çok geçmiş olsun. Yapılan tedaviyle şifa bulsun inşallah..
      Siz gerçekten ayrıntıcı, derin ve iyi noktalara dokunan bir yazarsınız. Yakın zamanda kitaplarınız elimizde okuyacağız, hissediyorum :) (adım Sezer) :)

      Sil
    4. Sessiz Gemi;
      Entrika her yerde var ama seviye bambaşka tabii.
      Çok teşekkür ederim, az önce konuştum, durumu iyi şimdi:)
      Teşekkür ederim, çok naziksiniz:)

      Sil
    5. Momentos;
      Çok teşekkür ederim, sağ olun:)
      İnşallah diyelim, Sezer Hanım, çok memnun oldum:)

      Sil
  15. yeni bir hayat nolduu :) çeviri kitabı evet nolduu :) izlediğin dizileri bir yazıda hepsini yazabilirsin kii. borgen i ayrı yazcan herhaldesiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yeni Bir Hayat'a noktalı virgül koydum diyelim. Müruru Zamanını bekliyor, yakın tarihi anlatmak belki birilerinin canını yakabilir:) Biliyorsun iki çeviri kitabını tamamladım. Son yazdığımı yayından aldım. Zamanı gelince kitap olarak basabilirim. Uygun bir konjonktürü beklemem gerekebilir belki. Azerbaycan Devlet Başkanının Paşinyan'a olan tavrını görünce tırstım belki de:)) Diğer diziler için düşünmedim ama Borgen'i yazacağım kesin:) Benim yazacakların senin tarzından farklı olacak biraz muhtemelen. Ben oynayanlardan olaylardan ziyade beni etkileyen yönleri mercek altına almak istiyorum. Bakalım ne olcek:)

      Sil
  16. Bir hafta uğramadım ne çok şey kaçırmışım.aklina edeni yazmak da güzel etkinlik.sizin aklınızdan gecenler de akıcıymış, okutuyor kendini. Aşıya olan yaklasiminiza şaşırdım:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, bilinç akışı akımına ayak uydurduk. Benim de hoşuma gitti bu iş:) Aşıya karşı olmamın nedeni güvensizlik. Siz hatırlamazsınız muhtemelen, Çernobil'de bir nükleer santral kazası olmuş ve bütün Karadeniz Bölgesi etkilenmişti. Dönemin Sanayi Bakanı Karadeniz çayında radyasyon olmadığını iddia etmiş ve ekranların önünde çay içerek şov yapmıştı. Daha sonra radyasyonlu görülerek tonlarca çay atıldı. Bakan dahil pek çok kişi kanserden öldü. Şu siyasiler yok mu? Sadece siyasiler değil bilim adamlarının büyük çoğunluğu bile küresel sermayenin emrinde. Ben hangi birine, bunların hangi dediğine, nasıl inanayım, güveneyim?

      Sil