2 Kasım 2019 Cumartesi

İLÂHÎ NİZAM ve KÂİNAT - Bedri Ruhselman

Kitabın Adı: İlâhî Nizam ve Kâinat
Yazar: Bedri Ruhselman
Yayınevi: MTİAD1950
Sayfa Sayısı: 319
Türü: Metafizik




Böyle bir kitap okuyacağım aklıma gelmemişti. Kapının önünden geçen bir hanımefendi, her daim kitap okuduğum dikkatini çekince ilgime mazhar olacağını düşündüğü bu kitabı hediye etmişti bana. Kitabın yazarı meşhur metafizikçi, dahiliye mütehassis doktoru ve müzisyen. Metafizik derneklerinin fahri başkanı. İlginç olan kitabın ilk yayınlanma tarihi olan 2013 yılından çok önce yazılmış olması. Yazar yukarılardan aldığı talimat gereği noter huzurunda bir bankanın kasasında tam 54 yıl saklandıktan sonra yayınlanmasını istemiş kitabı. Bu süre zarfında kendisi bu dünyadan göçmüş tabii.

Yine vasiyetin gereği kaliteli kâğıda basılıp güzel bir şekilde ciltlenmiş kitap. Ayrıca altmış yıl öncesinin dili kullanılmış olsa da cümle yapıları sağlam ve yazım hataları yok denecek kadar az. Kitabın yazım tekniği bakımından belki tek kusuru bölümlere ayrılmamış olması. Bunun doğal sonucu olarak bölüm başlıklarını gösteren bir dizin mevcut değil.

Yazar henüz on dört-on beş yaşlarındayken Çanakkale Savaşına katılmak üzere Ankara'ya geldiği, tam vagona binerken Atatürk tarafından fark edilerek alıkonulduğu, ülkenin bilim adamına da ihtiyacı olduğundan bahisle tıp mektebine gönderildiği ayrı bir rivayet konusu.

Öncelikle şunu söylemek isterim ki, kitabı bütün önyargılarımdan arınmış bir şekilde okudum. Farklı düşünceler her zaman ilgimi çekmiştir zaten. Son söylemem gerekeni baştan söyleyeyim. Tek kelimeyle rahmetli kafayı sıyırmış. Çok üzüldüm kendisine. Yazık, yazık. Cepheye gitseymiş keşke diyesim geldi. Çünkü bütün yazdıklarına kendisi inanıyor en başta. Kitabı okuduktan sonra aklımda kalan bazı bilgileri (bilgi denirse) paylaşmam yazar hakkında fikir vermesi bakımından faydalı olur sanırım.

* Kâinat ve varoluş konusunda en önemli sorulara "İnsan idraki bunu anlamaya muktedir değildir, ayrıca buna lüzum da yoktur" diyerek geçiştiriliyor. Tanrı, Allah, ilâh gibi sözcükleri kullanmaktan kaçınılırken bunun yerine asli nizam vs gibi terimler kullanılıyor. 
* Kainatın ilk maddesinin hidrojen atomu olduğu ve zaman içinde inkişaf ve tekâmül evrelerinden geçerek insanın bugünkü haline evrildiği iddia ediliyor. Varlıklarda asıl olanın beden değil ruh olduğu, insan ruhunun farklı bedenlerde vasati 500-700 kez yaşayıp öldükten sonra tekamül edeceği varsayılıyor.
* Mu kıtası yaklaşık 70.000 yıl önce battığında orada, şimdiki insanlığın eriştiği medeniyetten çok daha ileri düzeyde insan topluluklarının bulunduğu ifade ediliyor ve şu anda yaşadığımız dünya hayatının da büyük tabii afetlerin neticesinde 100 yıl sonra yok olacağı söyleniyor. (Bu arada kaldı kırk yılımız)
* Düalite prensibi, değer artışı, vicdan mekanizması, vazife bilinci, nefasiyet gibi bir takım tanımları getirirken, kötü olarak bilinen işkence, adam öldürme, savaş gibi etkenlerin aslında mükemmel birer tekâmül vasıtası olduğu iddia ediliyor.
* Dünyanın sonunu getirecek uzaklardan gelen yer küreden 400 kat daha büyük bir gezegenin manyetik alanımızı etkileyeceği ve dünya eksenini 16 derece kaydırıp kutupların ve ekvatorun yerlerini değiştireceğinden bahsediliyor.
* Cinler, melekler, medyumlar vs demiyor da onlara vazifeli varlıklar diyor. Medyumlar bu vazifeli varlıklarla iletişim kurabiliyorlarmış. Zaten bu kitabı  yazara yazdıranlar da üç medyum arkadaşıymış yazarın. 

Bunun gibi deli saçması bir sürü şey işte. Meraklısına ilginç gelebilir belki ama benim açımdan zaman kaybı.


22 yorum:

  1. Kitabın adını gördüğümde ne diyeceğinizi çok merak ederek gelmiştim, tam beklediğim gibi çıktı.

    YanıtlaSil
  2. Önceki paylaşımlarımdan bir tanesinde dünya bir tane değil, canlı sayısı kadardır demiştim. O varsayımımı kendimce yazınız sayesinde onayladım tekrardan:D Ne kafalar, ne dünyalar var:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani, her canlının kendine has bir dünyası olduğu doğru:) En önemlisi akıl sağlığı:)

      Sil
  3. The most interesting is how you explain about the author, and the last your statement about wasting your time.
    I am sorry, I respect people who believe about reincarnation, but if the human soul will evolve after living and dying 500-700 times in different bodies, umm, I don't know.
    I think, this book isn,t for me too :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. The author has very interesting ideas about humanity. Reincarnation belief is one of his claims which may be the most acceptable. On the other hand he believe all plants and animals have souls and they will transfer up to human soul after certain progress. A lot of silly things:)

      Sil
  4. Çok ilginç gerçekten farklı türden kitapları okumanız da bence güzel bir özellik. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim ilgimi çeken yazarın bu işe samimi bir şekilde inanması ve kendince bilimsel olarak tezlerini savunmaya çalışması. Kitabın sayfalarında şemalardan, şekillerden faydalanmış. Bana göre gerçekten ne ve nasıl bir güç oiduğu tanımlanamayan bir güç varsa ve onun adaletinden bahsediliyorsa reenkarnasyon olayı inandırıcı gelebilir. Ancak 500-700 seferde bedenlenen ruh bütün herkes için eşitlenemez. Muhtemelen bu rakam da sonsuz bir sayıdır.

      Sil
  5. Kitaptan alıntıların paylaşıldığı ibarelerin ilahiyat bilgileriyle hiç bir tutarlılığı da yok. Özellikle kitabın adı ilahi nizam ve kainat. İlahi kelimesi ilaha ait tanrıya ait. Yani tanrısal nizam diyor ama tanrıdan hiç bahsetmemesi de dikkat çekici. Zaten bu tür kitapların baştan bir kaç cümlesi çelişkili ve saçmalık boyutlarınad olduğunda kitabın kapağını kapatmak gerekiyor vesselam.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında daha vahim içerikler var. Birkaç yerde söz konusu kitabı ilahi güçlerin kendisine yazdırdığını demeye getiriyor, yaşasaydı peygamberliğini ilan ederdi muhtemelen. Tanrının adını ağzına almaması tipik bir dini kitap olmasını istemediğinden sanırım. Böylelikle sözde bilimsel bir kitap yazmış oluyor. Cahil bir kesimi yanına çekebilir ama biraz kafası çalışan biri çelişkileri ve temele dayanmayan iddiaları kolaylıkla tespit edebilir.

      Sil
  6. Kitabı görünce merak ettim.Ama benlik değilmiş:))

    YanıtlaSil
  7. Sorry you did not like this book! I have not dabbled in metaphysics myself.

    YanıtlaSil
  8. Farklı türleri okumak iyidir. Sonuçta mantık süzgecimizden geçiriyoruz okuduklarımızı-duyduklarımızı. Zaten bir zaman sonra okuyacaklarımızı seçerken elemeler de oluyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Daima kendi fikirlerimiz doğrultusundaki yazıları okumak çok fazla bir şey kazandırmaz, kendimizi kandırmış oluruz. Ben her zaman karşı olduğum görüşleri merak ederim, ne kadar saçma bulursam bulayım. Sadece beyni yıkanmış insanların fikirlerinden rahatsızlık duyarım:)

      Sil
  9. İlginç bir kitap olduğu kesin. Masum ve körpe beyinlere zarar vermemesini ümid ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, fazlasıyla ilginç. Lisanı ağır biraz. Bu yüzden körpe beyinlere uzak biraz. Ancak olgunlaşmış ve hatta sulanmış beyinlere ilâç gibi gelebilir:))

      Sil
  10. hımms parapsikolojik gizemli konular severim ama bu komik demekkisi :) hıms doktormuş he :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adamcağız ciddi ciddi anlatmış, ne hayaller kurmuş. Bilim kurgu olarak yazsaydı daha iyi olurmuş. Medyumlara falan inanıyormuş, güvendiği üç medyumu konuşturup ondan aldığı bilgiler çerçevesinde yazmış kitabı. Yazdığı bu kitap onun nazarında kutsal bir kitap, ilahi güçlerin ona bu yetkiyi verdiğini düşünüyor. Doktormuş ama cıvataları gevşetmii biraz işte:))

      Sil