25 Aralık 2019 Çarşamba

YENİ BİR HAYAT BÖLÜM 34

YENİ BİR HAYAT *** BÖLÜM 34 ***

Patronun iyi mühendis. Bu senin için büyük bir şans olduğunu düşüneceksin. Aslında bu ülkede müteahhitlik yapabilmen için mühendis olmaya da gerek yok. Çalıştığın şirketten çok daha büyük çaplı bir sürü şirketin patronu ilkokul mezunu. İçlerinden bazıları kamyon şoförlüğünden bazıları kalıpçı kalfalığından başlayıp milyar dolarlarla ölçülen servete ulaşmışlar. Bu servete sadece kafalarını kullanarak ya da emeklerinin karşılığında kavuştuklarını sanma.  Patronun eğitim düzeyi kendisine "efendi" bir görünüm kazandırsa da  patron her zaman patrondur. Hele cepleri biraz para görmeye görsün, ilâh zannederler kendilerini. İçinde hapsettikleri ne kadar kompleks varsa dökerler ortaya. Değme ip cambazlarına şapka çıkartırlar. Sana bunları niye anlattım? Enflasyon aldı başını gidiyor. Evet, sana ev alırken önemli bir destek çıktı patronun. Sen ise gece gündüz çalışarak fazlasıyla ödediğini düşünüyorsun bunu. Eşini, çocuklarını ikinci plâna itmişsin işini önceleyerek. Rauf Bey, Ankara'ya geldiğin bir gün, konuş patronlarla, maaşına zam iste diyecek. Önce durumu Maruf Bey'in kardeşine anlatacaksın sıkılarak. Birinden bir şey istemek söz konusu olduğunda her zaman sıkılırsın sen zaten. İstersin ki onlar seni takdir etsin. Küçük patron hukukçu, mali ve idari işlerine bakıyor şirketin. Gülüp alay edercesine "Dur bakalım, sen daha Cat kamyonların parasını ödemedin" diyecek sana. Sanki kamyonları üzerine yapmışlar!

Büyük patron Maruf Bey, farklı bir taktik peşinde. Şefin maaşına zam mı olurmuş? Eee... İş tamamlanacak, kesin hesabı yapacaksın, daha sonra iş bitirme primi alırmış şefler. Cahilliğinden (!) utanacak, mahcup olacaksın. Rauf Bey, en azından bir yıllık maaş tutarını alırsın diyecek. Yeri gelmişken anlatayım evlât. Havanı alacaksın. Rauf Bey'in tuttuğu, kıvrak zekâya sahip Eyüp isminde bir şantiye şefi daha var. Ankara'da yeni kurulan çok büyük bir yerleşim biriminin alt yapı işlerini yürütmekte. Rauf Bey sıklıkla her ikinizi de severim ama seni ondan daha çok, deyip gaz verecek sana. Bileceksin ki aynısını ona söylüyor. Maruf Bey Eyüp'e de aynı prim sözü vermiş. Vermiş vermesine ama işin sonunda, kesin hesaplar teslim edildiğinde dağ fare doğurmuş. Eyüp kendisine bir zarf içinde verilen paraya şöyle bir bakmış, sonra atmış masanın üzerine. Alın demiş bunu da alın, ihtiyacınızı görün. Senin bundan haberin yok. Kesin hesabı bitirip verdiği sözü tutması için makamına gideceksin Maruf Beyin. "Bundan böyle prim falan yok, bir arkadaşınız sebep oldu bu kararı almama" diyecek. "Ama söz verdiniz siz bana" diyeceksin, "Hayır söz falan vermedim." diyecek. Aldatılmışlığın verdiği hayâl kırıklığı içinde evine döneceksin. Evet evlât, işte bu. Patronların en iyilerinden bir tanesi, eğitimli...

Elbette çalışırken bilemeyeceksin bunu. Prim umuduyla daha sıkı çalışacaksın. O sıralar Erdemir yeni bir fabrika ihalesine çıkmış. Senin barajda gösterdiğin performans sayesinde bu işi de şirketinin almasını istiyorlar. Erdemir Genel Müdürü ve üst düzey yöneticileri seni çok seviyor. İhale sürecinde Ankara-Ereğli arasında mekik dokuyacak, hiç kimsenin erişemeyeceği bilgilere ulaşıp şirket merkezine taşıyacak, teklifin hazırlanmasında olağan üstü çaba harcayacaksın. Rauf Bey de üzerine düşen görevi yapacak elbette. Daha önce benzer bir iş yapmayan şirketin bu işte yeterlik alması mümkün değilken asgari yeterlik koşulları size uygun hale getirilecek. Şirketin yeni merkez binasında tecrübeli mühendislerle toplanıp çalışacaksınız. Senin işverenden topladığın gizli bilgilerin ihalenin sonucunu etkileyeceğini biliyorsun. Ara sıra Maruf Bey aranıza katılıp çalışmalarınıza müdahale edecek, sorular soracak. İhale Müdürü, Ercüment Bey, hukuk ve inşaat fakültelerini bitirmiş sakin biri. Onun ve yaşça senden daha büyük diğer mühendislerin Maruf Bey'den ödleri kopuyor. Patronun toplantı salonuna geleceğini haber alan arkadaşların ellerindeki sigaraları büyük bir panik içinde yok edecekler. Sen tam aksine rahatsın, onun yanında sigara içen iki kişiden birisin. Diğeri Rauf Beyin zıtlaştığı diğer koordinatör. Maruf Bey, masaya oturup Ercüment Bey'den ihale dosyasındaki belgelerden birini soracak. Eli ayağına dolaşacak seninkinin. Klasörün içindeki dosyaları bir sağa, bir sola çevirirken sayfalar havalarda uçacak. Maruf Bey, sinirle "Getir şu klâsörü bir şeyi bulamadın geri zekâlı!" diye çıkışınca başından aşağı kaynar sular dökülecek. İki fakülte mezunu koca adama ne hakla bu ifadeyi kullanabiliyorsun? İnan ki evlât, bu hakaret sana yapılmadığı halde ağırına gidecek, salonu terk etmek isteyeceksin. İşte patronun iyisi, eğitimlisi bu, cahil olanını artık sen düşün!

Erdemir'deki işin ihalesi sizde kalacak. Erdemir Genel Müdürü Seyhan Barajı inşaatında Demirel ile birlikte çalışmış. Seni olduğu kadar barajları da seviyor. Sık sık şantiyeni ziyaret ettiğinde geçmişte yaşadığı anıları keyifle anlatacak sana. İlk zamanlar senin de dinlerken keyif aldığın hikâyeler, zamanla işkenceye dönüşecek. Defalarca aynı hikâyeyi sanki ilk kez anlatılıyormuş gibi dinleyecek, aynı tepkileri vereceksin. Bu arada Baraj dolgusu hızla yükselecek. Baraja beş km mesafedeki taş ocağında taşeron her seferinde kırk ton patlayıcı maddeyi bir anda patlatıp dolgu malzemesi hazırlayacak. Dağın karşı yamacındaki köy evlerinden bazılarının camları kırılacak, sarsıntıdan. Köylülerin hasarını karşılamasına karşılayacaksın ama onların derdi başka. Evlerin duvarlarında ne kadar patlak, çatlak varsa hepsinin sebebini yapılan patlatmaya bağlayacaklar. Köylülerle tatlı sert bir şekilde anlaşmaya varacaksın. Fakat asıl problem kamulaştırma işlerinde karşına çıkacak.

Karadeniz köylüleri yaman evlat. Özellikle de kadınları. Dozerin önüne yatacaklar, paramı almadan geçirmem tarlamdan diye tutturacaklar. Kocaları senin yanına gelip "Bak şunların yaptığına" diye şikayet ederken onlar makinanın önünden kalkmayacaklar. Yahu tespitler yapıldı, koca Erdemir bu, illa ki paranızı alacaksınız desen de fayda etmeyecek. Jandarma gelip kadınları kaldıracak makinanın önünden. Bu işte en karlı çıkan ilçenin bir avukatı olacak. Köylülerle ilave ne kadar para alırlarsa yarı yarıya bölüşmek üzere hepsine ayrı ayrı sözleşme imzalatacak. Bütün köylülerin vekaletini alıp Erdemir'e bedele itiraz davası açacak. İdare davanın sonucunda % 100 artışı kabul edecek. Avukatın şansına bak evlat, bütün arazilerin % 25 bedeli, temiz iş.

Taş ocağını işleten Hasan da soyadı gibi yaman adam doğrusu. Sık sık yanına gelip Antalya'da bir yazlık site inşaatına başladığını söyleyip senin için de bir daire ayırdığını söyleyecek. Önce anlamayacaksın, ne işim var benim Antalya'da diyeceksin. Yok diyecek, bu benim sana hediyem olacak. Bu teklif canını sıkacak, kalkıp bunu patronlara söylesen adamı işten atacaklar, Rauf Bey'e söylesen yazlığa o konacak. İşini de düzgün yapıyor. En iyisi sessiz kalmak.

Ereğli'de senin kabul ettiğin tek hediye, yılbaşı sepeti. Her  yeni yılın başında çalıştığınız çimento fabrikası parlak kumaşla kaplı kocaman bir sepetin içinde viski, çikolata, çerez ve muhtelif atıştırmalıkların bulunduğu bir paket gönderecek. Bir de şirketin her yılbaşı mühendislere dağıttığı hindi adet haline gelmiş. Hindi sevmediğiniz için sen hakkını bir çift tavuk olarak kullanacaksın. Siz de bulunduğu makama göre muhtelif kıymetteki hediye paketlerini İdare ve İşveren temsilcilerinin evlerine bırakacaksınız. Hediyeler, Vakko'dan bir gömlek, kravattan tut, tanınmış markalardan bir takım elbise ya da palto  gibi giyim eşyalarına kadar değişiklik gösterecek.

Ödemelerde işini gören bir daire başkanı senden iki adet hediye çeki isteyecek. Rauf Bey'e söyleyeceksin. İnanılmaz bir hızla şoförüyle ulaştıracak sana. Sadece üç buçuk saat sonra çekleri alıp daire başkanına teslim edeceksin. Hakediş zamanı yoğun ödeme takvimi yüzünden size para ödenemediği bir gün Rauf Bey seni sıkıştıracak. Git, diyecek o daire başkanının yanına, almasını biliyor da vermesini mi bilmiyor? Şaşırıp ne yapacağını bilemeyeceksin. Eğer bu böyle giderse arada şamar oğlanına dönme ihtimalini düşünüp daire başkanının yanına varacaksın. Rauf Bey'in selamını iletip, kelimesi kelimesine onun söylediği sözleri aktaracaksın. Bir küfür sallayacak Rauf Bey'e. Tamam artık araları açılacak diye beklerken bir de bakacaksın eskisinden daha samimi olmuşlar. Çıkar dünyası evlat.

Kontrolle aran iyi genellikle, ancak yine de ara sıra kaprislerini çekeceksin. Yemekhanenin bir köşesine koydurduğun masada her yemekten sonra aranızda masa tenisi oynayacaksınız. Genel olarak galip çıkman onun huysuzluk damarını kabartacak. Kil dolgu sergisinde laborantlara sıkışma testi için vermesi gereken talimatları geciktirip malzeme yüklü kamyonları bekletecek, kil içinde tolere edilebilir fındık büyüklüğündeki taşların ayıklanmasını isteyecek. Yine öyle kaprisli bir gününde kafanı attıracak. Hiç kimsenin işi keyfi olarak bekletmeye hakkı yok, kontrol bile olsa. Mühendisini çağırıp kil sermeye başlasınlar talimatı vereceksin, kontrolün gözü önünde. Elindeki raketi fırlatıp atan kontrol mühendisi laborantını yanına alıp dosdoğru test alanında alacak soluğu. Haklı isen güç sende evlat. Bu her zaman işlemez ama işlediği zamanlar da oluyor işte. Yine de hesabı iyi yapmalı insan. Biliyorsun, eğer şube müdürü ya da bölge müdürünün kulağına gitse bu yaptığı, bilecek ki söyleyecek lafı yok.

Baraj inşaatının sonlarına doğru ilişkilerde farklı bir döneme girilecek. Birim fiyat tariflerine göre yanlış yapılan bir yorum, ciddi bir tutarın hakediş raporuna girmesine sebep olmuş. Bu işe kafayı takacaksın. Normalde bunu belki hiç gündeme getirmemen gerek. Çünkü onlarca hakediş şube, bölge, genel müdürlük ve Erdemir kontrolünden geçmiş. Maruf Bey'in sözü kulaklarında çınlayacak. "Savunamayacağın bir şeyin altına imzanı atma, bunu ben bile istesem." Bütün hakedişlerde müteahhidin temsilcisi olarak tek imza senin. Müteahhit cebine giren paraya sevinir ama haksız kazanç bile olsa cebinden para çıkmasına asla razı olmaz. Bir de işin başında Erdemir'deki kontrollerden biri, seninle kesin hesapta görüşeceğiz diye gözünü korkutmuş zaten. Önce Rauf Bey'e konuyu açacaksın. Beklediğin cevabı alacaksın tabii, "Kapa çeneni." Senin çenen kapanmayacak. Durumun tehlikede evlat, Rauf Bey gibi bir adamı ilk kez karşına alıyorsun.   

 (Devam edecek)

YENİ BİR HAYAT *** BÖLÜM 1 ***                 

8 yorum:

  1. Off bir sonraki bölümü çok merak ediyorum şuan. Her birinde yorum yazmıyorum ama yazılarınızı kaçırmadan okuyorum. Daha bitmiyor dimi? Bitmesin bu hikaye :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gelecek bölümde düğüm çözülecek ama daha büyük bir olay yaşanacak:) Hikâye bitmez daha. Dur bakalım daha ne aksiyonlar var:) Teşekkürler.

      Sil
  2. Rauf Bey'e giderecek gıcık oluyorum. Eminim siz altta kalmazsınız, talihiniz bu olanları Rauf Bey'in yanına bırakmaz bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rauf Bey, şeytana pabucunu ters giydiren bir tip:) Karakterlerimiz birbirine taban tabana zıt olmasına rağmen uzun yıllar birlikte çalıştık. Bu nasıl mümkün oldu, hala inanamıyorum.

      Sil
  3. hımms yani cahiller zengin oluo eğitimliler onlar için çalışıyooo :) kesin hesap, dolgu malzemesi, sizin jargon böyle demekki. yılbaşı sepeti good :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şimdi bakıyorsun adamın anadan babadan kalan bir şeyi yok. Sonra bir serveti oluyor ki ne yaparsan yap hesaba gelmez. Eğitimli insan biraz daha tedbirli gider, açık vermemeye çalışır. Cahilin kaybedeceği ne var ki. O yüzden büyük oynar büyük kazanır, ya da dibi boylar:) Deselerdi bana 1100 odalı sarayın olacak, inanır mıydım? :)

      Sil
  4. Gergin ilişkiler,okurken gerildim:(

    YanıtlaSil