KATEGORİLER

18 Aralık 2019 Çarşamba

YENİ BİR HAYAT BÖLÜM 29

YENİ BİR HAYAT *** BÖLÜM 29 ***

Yurt dışından döndükten sonra şantiye deneyimi kazanmak hedefin. "İyi bir mühendis proje bilgisinin yanı sıra sahada uygulama tecrübesine sahip olmalı" demişti tecrübeli ağabeylerin. İki hafta içinde yeni bir işin olacak. CV'ni eline alıp Ankara'da tanınmış bir inşaat firmasıyla görüşmeye gideceksin.  Şirketin kapısında Irak'ta birlikte çalıştığın orada enjeksiyon işlerine bakan müdür Bahattin Beyle tesadüf eseri karşılaşacaksın. Kendisini referans göstermeni isteyecek. Senin burnun kaf dağında. Benim referanslarım kuvvetli diyeceksin gülerek. Yaşamının neredeyse üçte birini birlikte geçireceğin teknik koordinatör Rıza Bey'le ilk kez karşılaşacaksınız. Seni odasına kabul edecek, masasının önündeki iki koltuktan birine oturacaksın. Birkaç cümlede kendini tanıttıktan sonra o da ihalesini  yeni aldıkları, Kdz. Ereğli'de yapılacak bir baraj hakkında özet bilgiler verecek. İstemediği halde CV'ni uzatacaksın önüne. Hiç düşünmeksizin Lâz şivesiyle gerek yok, işe alındın, gel şimdi seni patronla tanıştırayım diyecek. Doğru zamanda doğru yerde doğru kişiyle bir araya gelmek; İşte bunun adına şans denir evlât.

Merkezi Arjantin Caddesinde bulunan şirketin sahipleri iki kardeş. Kardeşlerden büyük olanı tecrübeli bir mühendis, idari ve mali işlerin sorumluluğunu da kardeşi almış ama her konuda karar verici durumda olan ağabeyi Maruf Bey. Rahat, kendinden emin tavırlarınla Rıza Bey'le birlikte gireceksiniz odasına. Karşısındaki iki koltuktan birine oturup bir de sigara yakacaksın. Bilmeyeceksin ki Maruf Bey sigara içenlere düşman(!) İlk intiba önemli derler ya, hepsi hava cıva. Sen sigaranı tellendirmeye devam ederken hiç oralı olmayacak. Şirketin aldığı ilk baraj işi bu, belli ki senin gibi birine acil ihtiyaçları var. "Baraj benim işim" diyeceksin. Hani desen ki ben şantiye şefliğini üstlenmek istiyorum, belki onu da kabul edecekler. Fakat sen kendini tanıyorsun, şantiyelerde görev yapmış olsan bile bir şantiye nasıl sevk ve idare edilir henüz bilmiyorsun. Şantiye şefi yardımcısı olarak çalışmak istediğini söyleyeceksin. Maruf Bey, birkaç soru sorduktan sonra hayırlı olsun diyecek, hep birlikte çatıdaki yemekhaneye çıkıp patronlara özel olarak ayrılmış masada birlikte yemek yiyeceksiniz.

Öğleden sonra Rıza Bey, seni tecrübeli bir mühendisle tanıştıracak. Necmi Bey, esmer tenli, sert mizaçlı atletik yapılı bir adam. Birlikte çalışacağız diyecek. Projeleri açıp, yapılması gereken işleri anlatacak. Görünümünün aksine saygılı ve sıcak tavırları ile Rıza Bey'den daha fazla hoşlanacaksın bu adamdan. Ertesi günü inşaatın yapılacağı, Kdz. Ereğli'ye 20 km mesafedeki baraj yerine doğru yola çıkacaksınız. İki köyün arasında kalmış barajın konumlanacağı yer. İlk olarak şantiyenin kurulacağı yere karar verecek, malzeme ocaklarına ulaşım sağlamak için çözüm arayacaksınız.

Kdz. Ereğli güzel bir Karadeniz ilçesi. Ereğli Demir Çelik Fabrikaları, kısaca Erdemir oraya büyük canlılık getirmiş. Sahil boyunca salaş balıkçı lokantalarıyla sevimli bir yer. Sahilin Erdemir'e komşu batı ucunda, Elif Otel adında şirin bir otelde kalacaksınız. Toplam yirmi odasında numara yerine çiçek isimleri yazılı. Yasemin, manolya, orkide, menekşe ...

Sabahın ilk saatlerinde, hava tam aydınlanmadan odanın kapısına güm güm vurulacak. Necmi beyin koğuş kalk borusu bu(!) Hemen hazırlanıp soluğu çorbacıda alacaksınız. Sen o kaynar mercimek çorbasından üfleye üfleye birkaç kaşık içene kadar Necmi Bey, paça çorbasını çoktan midesine indirmiş, çayını söylemiş olacak. Onu fazla bekletmemek için ağzından yemek borusuna, oradan da midene kadar iç organların yana yana bitireceksin çorbanı. Necmi Bey, 68 kuşağı, Harp Okulunun son sınıfında iken darbeye karıştıkları gerekçesiyle okuldan atılanlar takımından. Daha sonra kendilerine verilen bir hakla ITÜ İnşaat Fakültesini bitirmiş. Orduyla ilişiği kesilmiş fakat askerliğin ona verdiği disiplin ve sert mizacı hâlâ üzerinde taşıyor. Şantiye kurulana kadar kısıtlı sayıda personel için bir daire kiralanıp hem onlara yatacak yer hem de irtibat bürosu olarak kullanılacak. İlk iş oraya bir telefon çektirmek, zira merkezle başka bir iletişim imkânınız yok.

Altına bir Renault Station verilecek, Zonguldak DSİ Şube Müdürlüğüne gidip müdür, kontrol baş mühendisi ile tanışacaksınız. Bir hafta sonra Necmi Bey, seni bırakıp dönecek Ankara'ya. Her akşam onu evinden arayıp uzun uzun konuşacak, yaptığın ve yaptırdığın işleri anlatacak, ihtiyaçları birlikte saptayacaksınız. Fırsat bulduğunda Ereğli'ye inip kiralık daire arayacaksın, aileni yanına getirebilmen için. Çok geçmeden istediğin evi bulacaksın ancak evde yaşayan Zühre Hanım evi bir türlü boşaltmayacak. Zamanında ekonomik durumları iyi olan ancak eşini kaybettikten sonra dara düşen kadın kendine küçük bir ev bulmuş ama eşyalarını taşıtmak için parası yok. Hemen şantiyeden bir kamyon gönderip taşınmasına yardımcı olacaksın. Badana boya işlerinden sonra evin hazır. İzmir'den eşyalarınızı bir nakliyat firmasına taşıtacak, çocuklarınla birlikte yeniden aile sıcaklığına kavuşacaksın.

Dev iş makinaları birbiri ardına şantiyeye yığılacak. Maharetli ustalar işçi koğuşlarını, yemekhaneyi, tamir bakım atölyesini ve idari binaları büyük bir süratle inşa etmeye koyulacaklar. Sen de şantiyeye elektrik, telefon bağlatılması ve patlayıcı madde kullanım izni almak için Ereğli, Zonguldak arasında koşturacaksın.

Ereğli yaşanması güzel bir ilçe olmakla beraber bir anda sele dönüşen yağmurları, rutubeti,  kış aylarında yollara düşen yoğun sis örtüleri, her yağmur ertesinde karşılaşabileceğin heyelânlarıyla seni canından bezdirecek. Şantiyeye düşen her yağmur damlası killi toprağı sakız kıvamına getirecek, ayağındaki çizme çamura saplanıp kalacak. Fakat ilk günden başlayarak çok şeyler öğreneceksin, mesleğinle ilgili. Önceleri projeyi eline alıp dozerin yola vuracağı ilk bıçak darbesini bilmekten aciz iken zaman içinde arazi çalışmalarına dair her detayı öğrenecek, maiyetindeki tüm gruplarla uyumlu çalışma içine gireceksin. Sahip olduğun proje ve teknik bilgiyi sahada kazandığın uygulama tecrübesiyle birleştirip kemale ereceksin evlât.

(Devam edecek)

YENİ BİR HAYAT *** BÖLÜM 1 ***                 

12 yorum:

  1. Yahu kaplan bey, sizi neden böyle çok severek okuyorum biliyor musunuz!? Şimdi bakın 29 koca bölüm yazdınız, tekmili birden :) ama şu ana dek hep umut, hep iyi niyet, hep zordu ama başarıldı, hep iyilerle karşılaşıldı.. Bu nedenle okuyorum işte. Çünkü geriye dönüp bakınca gülümsüyorsunuz, bu çok hoşuma gidiyor. Aynı dönemde yaşayan bir çok insan anılarını anlatmaya başlayınca hep bir "değerim bilinmedi, yanlış insanlar çıktı önüme, başka türlü olabilirdi..." devamlı bir mızırdanma, beğenememe. Sizde yok bu. Eminim çok zorluklar atlattınız, üzüldünüz, çaresizliğe düştünüz, yazılarınızdan bunu okuyorum ama alt metinde hep bir "olumlu düşünme" hali var. Bu çok houma gidiyor ve sizi tebrik ediyorum, bu çok büyük bir yetenek. Bence.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız:) Bu bölümden yaklaşık 6-7 yıl sonra yine büyük bir badire atlatacağım. Evet, şanslı olduğumu düşünüyorum. En büyük şansım eşim. Her konuda bana destek olmuş, mükemmel bir insan. Onca farklı zevklerimiz ve zıt fikirlerimiz olmasına rağmen onunla olmak huzur veriyor bana. Karşıma çıkan yanlış insanları kafamdan silip atıyorum. Geçmişte yaşadıklarımı yazarken inanın ki ben bile hayrete düşüyorum. Mesleğimi severek yaptım uzun bir süre. Ancak insan ilişkileri zorladı beni. Hırslarımı sınırlamasını bildim. Şu ana kadar geriye dönüp baktığımda daha yapılabilecek çok şey olabilirdi belki. Ancak yine de güzel bir hayat yaşadığımı düşünüyorum:) Evet, keşkelerim yok fazla. Ben de yazdığım geçmişimi okurken hafifçe dudaklarımı büzüp gülümsüyorum.

      Sil
  2. Krdz Ereğli demek. Sizinle birlikte farklı ülke ve şehirlerde gezerken bilmediğimiz bir mesleği ince detaylarıyla öğrenmek ayrı güzel:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten de okulundan yeni mezun olmuş bir mühendis için iyi bir rehber olabilir. Elbette onların işleri daha zor bu zamanda:)

      Sil
  3. Mr. Kaplan sizdeki bu baraj aşkı bir başka :) Siz anlatana kadar barajlar, aramın pek de iyi olmadığı coğrafya dersinin sıkıcı ezber sorularından biriydi benim için sadece. Ama şimdi siz anlattıkça ne hayatlar varmış o barajların arkasında diyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne mutlu bana Mrs. Kedi, size barajlarla ilgili farklı bir bakış imkanı verdiysem:) Eşimi bazen baraj şantiyesine götürürdüm. Barajın üzerinden ya da yanından akan suları taşıyan kanala dolusavak diyoruz. Her geldiğinde onu arar, inşa edilene kadar göremeyince hani nerede baraj ben göremiyorum derdi. Baraj inşaatlarında görünen kısımdaki işlerden daha fazlası yerin altında kalır. Sevgiler:)

      Sil
  4. hayatım su savaklamakla geçti diosuun, bu bölüm iş detayları :) bunu kitap yaparsan sesleniş tarzını değiştir tabii. kendine yaptın ettin diuosun yaa, kitap olursa, o gibi yaz yani, üçüncü tekil şahis gibi, biyografik roman olursa tabii :) yapacaksın, edeceksin, mektup dili günlük dili çünküü :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet şimdiye dek savakladığım su epey oldu:)) Elbette bu roman tarzı değil. Evet, bu çocukluğuna, daha sonraları gençliğine yazdığın bir mektup tarzında. Kitap haline getirebilirsem, belki bir hayatımı anlattığım bir anı türü olabilir. Romana çevirmeye çalışırsam üzerinde epey uğraşmam gerekecek sanırım.

      Sil
    2. evet önce baştan yazcan sonra defalarca okuycan. eşine çocuklarına filan da okut. görmediğin hatalar olabilir. bastırırsan da basım öncesi bikaç defa okursun. yani, okumaktan bıkarsın vallaaa ha haaa :)

      Sil
    3. Hiç bilmez miyim:) Önceki bölümlerde okumuşsundur. Bir mezuniyet yıllığı yapmıştık. Düzelt, düzelt bitmedi. Bir tarafı düzeltiyorsun, başka tarafta hatalar çıkıyor. Tabii, şimdi bilgisayarla belki o kadar hata çıkmıyordur. Önceki bölümleri okuduğumda bazı yazım hatalarımı görüyorum. Eşim keşke baştan sona okuyabilse. Çabuk okuyor ama çabuk sıkılıyor.

      Sil
    4. kipat olursa basım öncesiii artık yavaş yavaş okuuur :) acelesi yok kiii :)

      Sil