Ailecek en mutlu günlerimiz... Dün gece kızım da katıldı aramıza, tamamlandık. Bugün hep birlikte kahvaltı ettik. Eşimin yeni sezon incir reçelleri harikaydı. Hiç reçel sevmeyen ben bile bayıldım. Çocukların şerefine bütün reçel çeşitleri masadaydı. Sonra birlikte çıktık yaylaya.
Kamil eksik malzemeleri getirmem için telefon ettiğinde yola çıkmak üzereydik. Dükkandan malzemeleri alıp bahçeye vardığımızda kuşların sesleri karşıladı bizi.
Ceviz ağaçları üzerindeki meyvelerin her geçen gün büyümelerini gözlemlemek çok keyifli. Bahçe yemyeşil. Biz gelmeden önce yağan yağmur tabiatı daha da canlandırmış. Yağmur devam edecek diye, Yakup Usta bahçe temizliğini bırakıp gitmiş. Kadir'i Kamil'e yardım ederken gördüm. Yumurta söylemiştim ona, unutmamış getirmiş. Bizim tavukları köpek kapalı beri yumurtayı yine dışarıdan almaya başladık.
Bahçe girişinde iki salyangoz gördük. Birbirleriyle sarmaş dolaş. O kadar mutlular ki. İnanılmaz bir görüntüydü. Kızım papatyalardan dilek tuttu, eşim resimler çekti. Dallarından erik topladık. Kirazlar biraz geç oluyor buralarda rakım yüksek diye. Erken olanları da kuşlar yemiş zaten. Öyle güzel ziyafet çekmişler ki kendilerine, ağaçların altı çekirdek dolmuş.
Dün oğlumla tavla oynamıştık kahvede. Hiç kahve kültürüm de yoktur hani. İnşaat malzemelerini aldığım yere ödeme yapmak için uğramıştık. Hemen karşısında bir oto yıkamacı görünce bıraktık arabayı iç dış bir güzel temizlensin diye. İş uzayınca yan taraftaki kahveye girdik bir el tavla atarız diye. Birer de soda ısmarladık yanında. Yenilen hesabı ödeyecekti. Anlaştık. Bir mars yaptım sonra birer çay söyledik. Çetin bir maç oldu, sonuçta 5-2 kaybettim.
Bugün o oyunun rövanşı vardı. Daha kalabalık bir seyirci önünde başladı maçımız. Eşim ve kızım biraz zoraki de olsa eşlik ettiler bize. Sonra baktılar iş uzuyor, sıkılıp sonunu beklemeden ayrıldılar yanımızdan. Maçımız yine çok çekişmeli geçti. Emin adımlarla sonuca giderken ani bir mars yedim. Sonradan durumu toparladım ve dünkü skorla yani 5-2 aldım oyunu!
Çarşıyı dolaştık birlikte, alışveriş yaptık. Rutubet oranı fazlaydı. Biraz da serinlemişti hava. Başka nereye gideceksin burada? Eve döndük film seyredelim dedi kızım. Değişik bir filmdi, Anneler ve Kızları (Mothers and Daughters). Başta şaka yollu itiraz ettim filmin adına. Neden "Babalar ve Kızları" ya da "Babalar ve Oğulları" değil dedim. Sonra başladık seyretmeye ama film sarmadı beni. İç içe geçen hikayelerin konu edildiği film uykumu getirdi.