Yaylaya geldiğimizde bahar havası karşılıyor bizi. Böyle giderse ağaçlar çiçek açacak birkaç güne. Aman açmasın diyorum içimden. Birkaç güne don yapar meyve vermez sonra ağaçlar. Yolda bilgisayarımı yanıma almadığımı fark ediyorum. Eşim hazırladığı ayva tatlısını alırsın şehre inersen demişti. Başka yapacak bir şeyim olmadığı halde Fırat'ı bırakıp iniyorum şehre hemen.
Hava öğleden sonra kapanıyor, yağmur yağabilir düşüncesiyle motorlu testereyi çıkarıyorum. Eksik bıçkı yağını tamamlıyorum. Bu sefer hiç uğraştırmadan çalışıyor. Taş Ev'in hemen arkasında yığın halinde eski evden çıkan büyük kütükler var. Hem o bölge açılsın hem de yakacak odun çıksın diye oradan başlıyorum. Uzun ağaç kütükleri içinde kocaman çiviler var. Testereyi köreltmemek için çivilere dikkat ediyorum. Kısa sürede bize bir hafta yetecek odun hazırlıyorum.
Dün ilk kez dinlendim diyebilirim. Her ne kadar pazar alışverişi saatler sürse de uykumu aldım. Bugün kızımın flaş belleğe yüklediği müzikleri çalıyorum. Hem yerli hem de yabancı romantik parçalar. Mekana uygun hepsi. Sevgililer günü için canlı müzik olup olmadığını soruyorlar telefonla. Misafirlerimizden biri de yarın kahvaltı için rezervasyon yaptırmak istiyor. Kahvaltı servisimizin sadece hafta sonları olduğunu söylüyorum.
14 Şubat Sevgililer Günü etkinliğine canlı müzik yapalım mı yapmayalım mı konusunu son bir haftadır düşünüyorduk zaten. En sonunda eşimle yapmamaya karar verdik. Butik bir işletme burası. Güzel bir hafif müziğin eşliğinde özenle düzenlenmiş masalarda romantik bir akşam yemeği sade ve daha uygun olur diye düşündük. Sadece gitar bile olsa fazla gördüm. Kına gecesi gibi bir ortamın Taş Ev'i bozacaktı. Elemanlar aksini düşünüyor. "Sevgililer müzik eşliğinde eğlensin ister burada." diyorlar. O güne özel masalara vazo içinde bir gül ve loş ortamda birer mum yakarsak yeterli olur bence. Canlı müzik denedik ama dediğim gibi insanlar birbirinin lafını duyamıyor o zaman. Canlı müzik özel bir eğlence, ne bileyim arkadaşlar arasında nişan veya buna benzer bir ortam için düşünülebilir belki.
Akşam misafirleri gelmeye başlıyor. Bugün gelenlerin çoğu yeni. Şehrin en büyük fabrikasında çalışan iki mühendisin ilgisini çekiyor Taş Ev. Onlarla sohbet ediyoruz. Son derece memnun ayrılıyorlar. Özellikle kartımızı istiyorlar. Pazar günü İzmir'den gelen üç aileden biri Trip Advisor'a harika bir yorum yapmış ve beş yıldız vermiş. Manzara, yemekler ve işletmenin çok güzel, fiyatların ise oldukça uygun olduğunu söylemiş. Doğal olarak gururlanıyoruz bu tablodan...