KATEGORİLER

28 Ağustos 2017 Pazartesi

YAPMADIĞIM BİR ŞEY KALMASIN

27/08/2017 Pazar, Tire

Eşim bu sabah işe dalınca beni geç uyandırıyor. Aslında telefonun saatini kuracaktım ama şarjı tamamen sıfırlandığından kapanmıştı. Alelacele hazırlanıp şehre alışveriş ve personel servisine çıkıyorum. Bugün malum kahvaltı günümüz. Yaylaya dönünce misafirler gelmeden kahvaltımızı yapmak istiyoruz. Mükellef bir kahvaltı sofrası hazırlıyoruz kendimize. Ne var ki henüz ikinci lokmayı ağzımıza koymadan ilk arabanın sesi geliyor.

Misafirleri ağırlama telaşı içinde bir tanıdık ziyarete gelmiş. İlk şefimiz Aşkın Şef bu sürprizi yapan. Arada fırsat bulup bir şeyler atıştırdığımız masamıza buyur ediyoruz. Bodrum'da çalışıyormuş. Bir saate yakın sohbet ettikten sonra uğurluyoruz onu. Kahvaltının ardından yemek saati başlıyor. Hiç ara vermeden misafirlerimizi iyi bir şekilde ağırlıyoruz. 

Kızım bizimle birlikte. Anneannesinin sık sık tansiyonunu ölçüp duruma göre ilaç kullanımlarını düzenliyor. Bana da öğretmesini istiyorum şu tansiyon ölçme işini. Kulağıma dinleme aletini takıp bana gösterdiği şekilde şişen kolluğu ilk olarak üzerinde denediğim eşimin koluna geçiriyorum. Hava basmadan önce bant ile kolu arasına iki parmak girecek kadar boşluk bırakılacakmış. Kalp atışlarının ilk duyulduğu noktada göstergede okunan büyük tansiyon, atışların kesildiği noktada okunan rakam küçük tansiyonu veriyormuş. Böylelikle yapmadığım işler listesinde bir işe daha çentik atıyorum.

Öğleden sonra işler yoğunlaşıyor. Bir ara daha fazla gelen olursa almayalım diyorum. Şu rezervasyon sistemine geçmek lazım. Ancak adam kalkmış İzmir'den buralara gelmiş, kapıdan çevirmek de olmaz. Bir ara formül buluyorum. "Buyurun oturabilirsiniz ama sizi biraz bekletmek durumundayız, eğer acele işiniz yoksa..."

Beyaz bir Mercedes giriyor park yerine. Arabadan inen başı kapalı genç bir kadın yaklaşıyor bize doğru. "Bu restoranda alkol içiliyor mu?" "Evet alkol var ama kimseye silah zoruyla içki vermiyoruz." diyorum. Arkalarına bakmadan bahçeden çıkıyorlar. 

Geç saatlere kadar ama düzenli bir şekilde konuklarımızı ağırlıyoruz. Kapanış saatine dakikalar kala genç bir çift arabalarından iniyor. Daha önce geldiklerini hatırlıyorum. Geri çevirmek olmaz şimdi. Son misafirimiz onlar oluyor.

8 yorum:

  1. Sağlık konusunda çok yetersiziz. İlk yardımı bilmiyoruz mesela , en elzem şeyi. Bir yerden başlamak gerek. Tansiyon ölçmekle başlamak pek akla gelecek gibi olmasa da o da elbette bilinmesi gerekenlerden.

    Yeni bilginizi merak dışında kullanmaya ihtiyacınız olmaması dileğimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. Benimki sadece merak:) Teşekkürler.

      Sil
  2. Blogunuzu yeni fark ettim. Yazılarınız çok içten. Umarım her şey gönlünüzce olur

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş geldiniz dünyama:) Evet, ne yaşamışsam, ne düşünmüşsem onu yazıyorum. Kendimi tam olarak ifade ettiğime inandığım zaman kurgu üzerine çalışmak isterim. Teşekkür ederim.

      Sil
  3. Misafirlerinizi karşılama şekliniz çok samimi, kimseyi geri çeviremiyorsunuz. Yaptığınız şeyi iş olarak görmediğiniz, daha çok severek yaptığınız o kadar belli ki. Gündelik hayatınızı yine öykülü bir anlatım içerisinde okumak güzeldi. :) Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Gerçekten de iş olarak görmüyorum. Ne yazık ki zaman kifayet etmiyor daha fazlasına:)

      Sil
  4. Bizde de şeker, tansiyon, kalp var. Üçü bir arada yapay nestkafeleri sevmiyorum nedense. Hergün bir yorgunluk kahvesi içmeye hakkımın olduğunu söyleyebilirim. Hele bir de karşımda bir sevdiğim, dostum ve arkadaşım olursa, büyük keyif alıyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah şifa versin. Keyifle yapılan bir şeyin zararı olmadığını düşünüyorum.

      Sil