KATEGORİLER

3 Şubat 2024 Cumartesi

AĞAÇ EV SOHBETLERİ # 232

Sevgili DeepTone tarafından organize edilen Ağaç Ev Sohbetleri etkinliğimiz devam ediyorÖnceki haftaların sohbet konularını ve konu başlıklarını öneren arkadaşlarımızın isim listesini burada bulabilirsiniz. Ağaç Ev Sohbetlerinde bu haftanın konusu sevgili Sade ve Derin / DeepTone'dan.  

"Alışveriş, iş, iletişim, her şey internet üzerinden, artık yüzyüze kavramı kalmadı. Bu iyi bir şey mi?"

Bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama dünya genelinde iyiye doğru giden pek bir şey kalmadı sanki. Bu tersine gidişte teknolojinin payı ne acaba? İnternetle alışveriş konusunda hem olumlu hem de olumsuz şeyler söylemek mümkün. Bazı sağlam alışveriş siteleri var, istediğiniz bir ürünü resimlerine ve özelliklerine bakarak sipariş edebiliyorsunuz. İnternet yüzünden "henüz mürekkebi bile kurumadan" da diyemiyoruz artık ama onun gibi bir şey işte. İnanılmaz bir hızla kargo kapınızda. Ne zaman siparişi aldınız, ne zaman para hesabınıza geçti de işleme soktunuz, ne zaman paketleyip kargoya verdiniz! Ambalajı açıp bakıyorsunuz, bu resimdeki renge benzemiyor, ben bir ton açığını istiyordum, sorun yok gönder gerisin geriye, üstelik beş para ödemeksizin. Karşınızda ne münakaşa eden var, ne itiraz eden. Birkaç gün içinde paranız hesabınıza geçiyor. Emin olduğunuz, tanınmış online alışveriş sitelerinden ürün alırsanız genellikle sıkıntı çıkmıyor. Ama ben yine de yüzyüze alışveriş yanlısıyım. Kitap ve sanat etkinlikleri için bilet satın alırım, bunun dışında internet alışverişini pek tercih etmem. Kitaplarda çoklu ürün alışverişlerinde ciddi indirimler oluyor, oturduğumuz yerden bilet almak da çok keyifli. Market alışverişini bizzat kendim yaparım. Apartman görevlisine bile bırakmam bu işi. Bizzat kendim bir çok ürün arasından kalitesine, fiyatına ve tazeliğine, son kullanım tarihine göre seçim yapmayı tercih ederim. Belki elden ayaktan kesilince getir götürcü alışveriş sitelerine ihtiyacımız olacaktır fakat bir süre daha böyle idare edebiliriz.

Günlük lüzumlu ihtiyaçlar dışında alışverişi pek sevmem. Belki bu yüzden online alışveriş de soğuk geliyor bana. Eşimin aksine on-line alışveriş sitelerine girip indirimleri, yeni çıkanları veya öylesine bakıp beğenebileceğim ürünleri takip etmek bana göre değil. Market kasalarında son zamanlarda sıkça karşılaştığımız, şu kadarlık alışveriş yaparsanız şu ürün şu fiyata tekliflerine sinir olurum genelde. İhtiyacım olmayan bir ürünü yarı fiyatına verseler cezbetmez yine beni.     

İş konusu biraz farklı sanırım. Her işin internet üzerinden yapılması mümkün mü? Özellikle yazılım işiyle uğraşanlar ve bazı maslekler bu konuda şanslı olmalı. Öğretmenlik mesleğinin internet üzerinden yapılması pek sağlıklı gelmiyor bana. Özellikle çocukluk çağında sosyalleşmenin yüzyüze ilişkilerle sağlanmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Pandemi gibi bir sorun olmadıkça birkaç iş kolu dışında yüzyüze çalışmanın devam edeceğine inanıyorum. Elbette tele konferanslar, kısmen ofis, kısmen homeofis çalışması alternatifleri mümkün. 

İletişimde internetin çığır açtığı bir gerçek. Aradığınız insanı birkaç saniye içinde karşınızda bulabiliyorsunuz. Özellikle iş konusunda olumsuz bir yanı yok gibi. Sosyal anlamda sanal iletişimi sorunlu görenlerdenim. Özellikle teyzelerin facebook, instagram sayfalarında haberleşmelelerine ifrit olurum. Biri yazar: deprem çok korkuttu, öbürü, teyzesinin ameliyatı iyi geçmiş, şükür. Bayramlar tebrikleri, hele hele özellikle cuma günleri gönderilen "hayırlı cumalar" mesajları bana göre son derece can sıkıcı. Tebrik ya da başsağlığı mesajları aynı şekilde. Hadi imkânın yok gidemiyorsun, bari aç bir telefon sesini duy değer verdiğin kişinin. Yok illâ ki mesaj yazacak, sevincini, üzüntüsünü ikonlara yükeleyecek ya da aşırdığı özlü sözlerle, şiirlerle hislerini aktaracak. İki adım ötende oturur komşun, face üzerinden bir saat sohbet edersin. Çık git ben geldim, konuşmaya ihtiyacım var de. Öyle bir anda aranırsınız ki ya tuvalette yakalanırsınız en zor anınızda ya da elinizdeki işi berbat edersiniz. Birine bir mesaj iletecekseniz, yolculuktan sonra sevdiklerinize sağ salim vardınız diyecekseniz amenna. Eskiden öyle miydi? Üniversitede olaylar çıkmıştı, ölenler, yaralılar vardı. Aileme ancak ertesi günü iyilik haberlerimi iletebilmiştim. 

Sonuç olarak faydalı ve zararlı bulduğum yönleri var internet olayının. Bazen yüzyüze kavramı öne çıkarken bazen sanal yoldan iş kotarmak büyük avantaj sağlayabiliyor. Bu tercih hem işin nev'ine hem de kişisel tercihe göre değişkenlik gösterebiliyor.    

18 yorum:

  1. Yazmak ve onları paylaşmak, blog yazılarını okumak, gazetelere göz atmak, kitap şiparişleri vermek, elbette bankacılık işlemleri dışındaki alanlarda interneti çok az kullanan biri olarak mesudum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. En doğrusunu yapıyorsunuz sevgili Buraneros. Özellikle gezi ve gözlemleriniz, harika bir üslûpla yaşadıklarınızı paylaşmanız hayran bırakıyor insanı. İnternette özellikle online oyunların, sohbet sitelerinin, sosyal medya araçlarının bir tür bağımlılık yaratması, kısıtlı yaşam süremizi boş yere tüketmemize sebebp oluyor ayrıca.

      Sil
  2. Çok değil son 15-20 yıldaki gelişmelerin hızı gerçekten de baş döndürücü. Bizler arada kalmış kuşak olarak her iki döneme de tanık olduğumuz için şanslıyız. Fakat bir gün internete bir şey olsa, mesela erişilemese, sanırım yeni nesil hayatta kalmakta zorlanır gibi geliyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız, zaman zaman ben de aynı konu üzerinde tekefkkür ederim. Arada kalmış kuşak deyimini tuttum bu yüzden. Muhtemelen benden genç olmalısınız. Özellikle benim akranlarım çocukluğunu bilgisayar, internet, cep telefonu, televizyon henüz yokken yaşadı. Buzdolabı bile zengin ailelerin ev süsüydü. Bulaşık makinesi yoktu. Sonra baş döndürücü hızla bir sürü yenilik. Şimdi ya onlar olmasa nasıl yaşarız telâşı... İlginç, değil mi?:)

      Sil
  3. Artık pek çok işimizi internetten daha kolay halledebildiğimiz için iyi olan yönleri var tabii ki. Fakat insanlar arasındaki yüz yüze iletişimi ve etkileşimi de azalttığı kesin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte sorun bu zaten. Hiçbir yenilik mutlak çözüm üretmiyor. Evet, bu iyi oldu ama şu, şu mahsurları var diyoruz. Bazen eskiyi özlemle ararken bazı durumlarda aman iyi ki bu imkânlara sahibiz diyebiliyoruz. Belirttiğiniz üzere, iletişimde çığır açan ve hepimize büyük kolaylıklar getirip yaşamımızda çağ atlatan internetin sosyal ilişkilerimize verdiği zararları, başımıza açtığı dertleri sorgulamak aklımıza gelmiyor. Emin olduğum tek şey hem maddi hem de manevi yönden her şeyi daha fazla tüketir olduk.

      Sil
  4. daha çok şikayet ediyorsun gibiii :)

    YanıtlaSil
  5. Özellikle küçük sehirlerde üç beş gıcık esnafın insafına kalmıştık.internet alışverişi onlardan kurtardı. Ben olumlu buluyorum. Çevresel atık kısmı kötü tabii.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaman değişiyor. Sadece esnaflık yapan insanlar mı? Güven ortamı yok, kimseye güvenmiyoruz, kimse de bize. Eskiden komşumuza da esnafımıza da güvenirdik. İnternet alışverişlerinin de hepsi güvenli değil. İnternet üzerinden banka hesaplarına girilip hırsızlık yapılıyor. Yani iyi tarafları da var kötü tarafları da:)

      Sil
  6. Gün gelecek belki şu kavramlar daha çok tartışılacak, konu edilecek: Makine ve insan, yüksek teknoloji ve alçalan değerler, insan sıcağı makinelerin soğukluğuna , hızına yenik mi düşüyor, rekabet ortamında kaybolan insan, yapay gıdalar taze ürünler piyasasını altüst etti...
    Daha çok güven, daha çok kalite, enn hızlı servis... Satrançta Dünya Şampiyonu, bir yapay zekâ ürününe yenik düştü. Beni düşündüren daha nice soru ve sorun var.
    Gelişmiş ülkelerde bu sorular belki çok anlamsız kaçar. Ama köylerimizde, kırsal ve dağlık kesimlerde beden gücüyle çalışmaya alışmış insanlarımız son teknoloji harikası makinelerle nasıl uyum sağlayacaklar, kimden yardım alacaklar, bedeli ne olacak?
    Oyları bile sayarken şaşıran, sıfırlı basamakları karıştıran bilgisayarlara, bilgi işlem uzmanlarına nasıl inanıp güveneceğiz? Belki sonraki çağlar "Kuşku Çağı" olacak. Rahatlık mı, rahatsızlık mı, güven mi, güvensizlik mi?
    En görünür kanıtları bile en kısa zamanda yok eden bir teknolojiye çok da güvenmek istemiyorum.
    İyi niyetle yapılan yararlı çalışmaları tümüyle göz ardı etmek de haksızlık olur tabii.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tamamen haklısınız. Değişen dünya yolculuğumuz iyi yöne mi yoksa kötüye doğru mu merak konusu. Teknoloji ve bilim alanında gerçekleşen yenilikler şüphesiz hayatımızı kolaylaştırdı fakat bazı sosyal değerlerimizi ve güzel değerlerimizi de yok etti. Her mevsim salatalık, domates yiyebiliyoruz evet ama mevsiminde yediğimiz o eski domates ve salatalıkların tadını kokusunu alabiliyor muyuz? Yeni nesil turfanda ne diye sorsanız bilmez.
      Ayrıca her geçen gün insanın bencilliği dolayısıyla birbirlerine karşı güvensizliği artıyor. Başta siyaset olmak üzere hiçbir kuruma güvenim kalmadı. İnternet ve hayatımıza giren tüm yenilikler insana hizmet etmekten ziyade birilerinin birilerini daha çok sömürmesi için yapılıyor sanki. Sözün özü, görüşlerimiz paralel hocam, esenlikler:)

      Sil
  7. Bana göre hem iyi hem de kötü oldu. İyi yönü rahat bir şekilde sorunsuz işinin hemen hal olması ve bir yere gitmeden acil alışveriş yapmak olabilir. Zaman tasarrufu da desek doğru olur. Tabi bunu nasıl kullandığımızda önemlidir. Aynı zamanda teknoloji ile birlikte sosyal ilişkiler biraz sekteye uğradı sanırım. Görüşme ihtiyacı azalıyor. Bu yönden olumsuz diye düşünüyorum. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dediğiniz gibi konuyu iki yönden ele almak lâzım. Önemli olan her şeyi gerektiği zaman gerektiği kadar kullanmak. Özetle internetin faydalı tarafları da zararlı tarafları da var. Seçim bizlere kalmış. Hiçbir zaman tuzağına düşüp esiri olmamak gerekir yeniliklerin. Televizyon ilk çıktığında başından ayrılmıyorduk saatlerce. Bir zaman gelecek belki internetin yerini de başka şeyler alacak.

      Sil
  8. Ne kadar da benlik bir yorum olmuş :)
    Öğretmenliğin online yürümeyeceğini ben de insanların pandemide anlamış olması gerekirdi.
    Elbette online yürüyen işler de var onlara saygı duyuyoruz ama bazıları da buna uygun değil işte zorla uygunlaştırmaya çalışmak niye?
    Sosyal medya kullanan amca teyzeleri ben de sevmiyorum yalan yok )
    Yok bayramda bir mesaj bile atmadın, sana hayırlı cumalar mesajı attım gördün ama cevap vermedin. Demek ki canım istememiş Allah Allah ya :)
    Market alışverişini ben de çok severim. Tek tek dokunmam, koklamam, bizzat seçmem, özellikle oğlum için alacağım ürünleri karşılaştırmak lazım...
    Teknoloji de işe yarıyor tabi doğru bildiğimiz yanlışlar olduğunu görüyoruz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Paralel düşündüğümüze sevindim. Tabii herkes bir olmaz. Biraz karakter, biraz zevk meselesi. Teyzelerin mesajlaşmasına güldüm. Doğru diyorsunuz, cevap vermeyince de bir bozuluyorlar ki anlatamam:))

      Sil
  9. Eskiyi özlüyorum. Yıllar zaten çok şey götürmüş her çağda herkesten, sanki internet yıllardan daha çok şey aldı götürdü.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bana da biraz öyle geliyor. Yaşadığımız çağın sorunlarında internet ne kadar pay sahibi bilinmez ama insan ilişkilerinin yozlaşmasındaki rolü dahi getirdiği faydaların önemli bir kısmını götürmekte.

      Sil