KATEGORİLER

18 Kasım 2021 Perşembe

BLOG YORUMLARI - MİM

Uzun zamandır Mim etkinliklerine uzak kalmıştık. Ağaç Ev Sohbetleri bir bakıma bu boşluğu dolduruyordu sanırım. Sevgili Bir Yıldızın Hikâyesi - Yıldız güzel bir Mim başlatmış. Fazla uzatmadan hemen soruları cevaplamaya çalışayım o halde.

Soru 1. Yaptığınız paylaşımla ilgili yorum alış-verişine önem verenlerden misiniz?

Eskiye göre çok daha fazla önem verdiğim söylenebilir. Fakat bunu bir zorunluluk hissine kapılmadan yapmayı arzu ederim. Diğer bir deyişle yazıma yorum yapan kişinin tek gayesi kendi bloguna ziyaret etmemi sağlamak olmamalı. Bazıları yazıma yorum bırakarak son yazdığı yazının ilgimi çekebileceğini  belirtiyor. Bunu önemsiyor, doğru buluyorum. Yazıma aldığım yorumlardan mutlu oluyor ve onlardan faydalanıyorum. İlgimi çeken konularda yazan arkadaşların bloglarına uzun yorumlar yaparım. Yorum ve cevaplar üzerinden tartışmayı, sohbet etmeyi, tenkit edilmeyi ve (artık) sadece sevdiğim ve samimi bulduğum arkadaşları yeri geldiğinde tenkit etmeyi severim.   

Soru 2. Yorum geldiğinde iade-i ziyaret yapar mısınız?

Yorum geldiğinde yorum yapan arkadaşın sayfasını ziyaret ederim genellikle. Son yazılarına bakarım, ilgimi çeken konularda yazılarına yorum bırakırım.

Soru 3. Okumadan yorum bırakıldığını ya da hızlıca göz gezdirildiğini hissettiğiniz olur mu?

Elbette yorumlarda yazımın okunup okunmadığını ya da lâf olsun diye şöyle bir bakıldığını hissederim. Yazılarım ne kadar uzun olursa olsun yorum bırakanların yazılarımı son derece dikkatle okuduğunu fark ediyorum. Okumadan ya da hızlıca göz gezdirip yorum bırakanlar oldukça az. Böyle durumlarda ya yapılan alâkasız yorumları siliyorum ya da cevapsız bırakıyorum. 

Soru 4. Önünüzdeki yazıyı okuduktan sonra o yazıya gelen diğer yorumları da okur musunuz?

Kesinlikle başından sonuna kadar yapılan bütün yorumları okurum. Eğer yazıya yorum bırakmayı düşünüyorsam yorumların tamamını okumakla başlarım işe. 

Soru 5. Yazınıza gelen yorumları cevaplar mısınız?

Evet, yazılarıma gelen yorumların tamamını er ya da geç cevaplarım. Bazen verdiğim cevaba yeniden yorum gelir, onları da cevaplarım, bir daha gelir, yine cevaplarım bu böyle gider.

Soru 6. Yorumları biriktirip hepsini aynı anda mı açarsınız? Neden?

Yorumlara açıktır blogum. Yapılan yorum onayımı beklemeden yayımlanır. Bu konuda hiçbir sorun yaşamadım diyebilirim. Bir keresinde yurt dışından edepsiz bir sitenin yaptığı reklâm yorumlara eklenmiş. Görür görmez sildim tabii. Ara sıra nakliye firmaları vs. reklâm amaçlı yorumları gelir, derhal silerim. Bunlar fazla sayıda olsaydı yorumların yayımlanmasını onayıma bağlardım ama şimdilik hiç sorun değil. 

Soru 7. Yazıyı okuduğunuz halde yorum bırakmadan ayrıldığınız olur mu?

Genellikle okuduğum yazılara yorum bırakırım yazacak, söyleyecek bir sözüm varsa eğer. Ancak bazı durumlarda okuduğum yazılara yorum yazmak zorlar beni. Sözgelimi özel bir durumunu açıklar, ya da ne yazacağımı ne diyeceğimi bilemem. Yazısını okurum, son derece güzel yazmış, adeta nutkum tutulur, ne yazacağımı bilemem. Evet, var böyle durumlar.

Soru 8. En az ve en fazla yorum alan paylaşımlarınız hangileri hatırlıyor musunuz?

En fazla yorum alan paylaşımlarımın hangileri olduğu konusunda bir kayıt tutmadım. Ancak o kadar önemsemediğim halde Gülseren Budayıcıoğlu'nun okuduğum bir kitabı üzerine yaptığım değerlendirme en fazla görüntülenen ve aylarca en çok görüntülenenler arasında ilk sıraları paylaşan bir yazım oldu. Bazı paylaşımlarımda yapılan yorum ve cevapların sayısı 150'ye yaklaşmıştı ama hangileri olduğunu anımsamıyorum. Şimdiye kadar 1207 paylaşım yapmışım ve bunlara toplam 13.065 adet yorum yapılmış. Her yazıma ortalama 6 yorum almış ve bir o kadar cevap vermişim.

Soru 9. Hiç yorum almayan yazınız oldu mu?

İlk zamanlar hiç yorum almayan yazılarım vardır elbette.

Soru 10. Daha önce hiçbir etkileşimde bulunmadan, tesadüfen tek bir yorumunu okuyup beğenerek takibe aldığınız biri oldu mu?

Olmuştur muhtemelen. Başkalarının yazılarına yorum yapanlardan yola çıkıp oradan oraya savrulurum bazen. Bu şekilde hiç tanımadığım blog yazarlarını keşfeder, takibime alırım. Eskiden takip ettiğim blogları gösteren okuma listemde yeni yazılan yazıları daha sık bakardım. Bu sayede yazıya ilk yorumlardan birini yapmış olurdum. Son zamanlarda bu alışkanlığım değişti. Yazılara daha geç ve tesadüf eseri ulaşıyorum. Ancak yine de kendi yazılarıma yorum yapanlara dönmek benim için öncelikli tabii. 

Soru 11. Size göre yorum bırakmada en iyi ve en sürekli olan bloglar hangileri? (En az üç isim veriniz.)

Bu soruyu cevaplarken biraz kararsız kaldım. Severek takip ettiğim pek çok blog var, onların alınmasını istemem ama aklıma gelen ilk üç blogu yazayım yine; Manxcat/Kuyruksuz Kedi, Sade ve Derin/Deeptone ve Kontrollü Çılgınlıklar/ Sadece C.  nam-ı diğer (DBE). Momentos, Adadeniz, Vakt-i Dem, La Paragas/Buraneros, Makbule Abalı, Duygu Emanet ve daha birçok değerli yazar var aslında. 

Mim'e katılmak isteyen herkesi davet ediyorum.

42 yorum:

  1. Kıymetli Mr. Kaplan,
    Bu mime katılarak beni çok mutlu ettiniz. Çok teşekkür ederim. Yazılarınızı, yorumlarınızı, kritklerinizi ciddiyetle hazırladığınızı, okurlarınıza çok çok değer verdiğinizi düşünmüşümdür hep. Tıpkı bu paylaşıma verdiğiniz önem gibi. Emeğinize, yüreğinize sağlık. Selamlarımla :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de mutlu oldum:) Cevaplarda belirttiğim üzere sizin gibi değerli blog sahibi arkadaşlara yeterince zaman ayıramıyor, bu yüzden dertleniyorum kendi kendime. Kitap okumaya ara verdiğim dönem blogumla daha fazla ilgilenebiliyordum. Bir ara güncel haber yorumcularına, youtube videolarına dadandım. Şimdi yeniden kitap okumaya döndüm. Arada seyahatler, iş güç bildiğiniz gibi işte. Zamanımın tamamını bloglara ayırabilsem inanın ki hiç sıkılmam. Bu yüzden seçtiğiniz Mim konusu bir kat daha ilgimi çekti:) Güzel sözleriniz için ayrıca teşekkür ederim. Yaşasın blog dostluğu:)

      Sil
    2. YAŞASIN BLOG DOSTLUĞU👍👏👏🧿😀🤚

      Sil
  2. yorumların kendiliğinden direk olarak yayınlanması sorun oluyor, insan eski yazılarına gelen yorumları gözden kaçırıyor, en yeni yazılara gelen yorumlar gözden kaçmıyor ama eski yazılarımıza gelen yorumlar direk olarak yayınlanınca bu yorumları bulup da okumak cevaplamak büyük sorun oluyor, ben bu yorumları bulamıyorum, arkadaşlarım da bulup yanıtlayamazsam üzülüyor, o yüzden yorum denetimi kimseyi üzmemek için önemli, zaten yorumları anında yayınlıyom telefondan, sadece gece uyurken gelen yorumları sabah yayınlıyorum, yorumları seninki gibi hemen yayınlananlar bazen yorumlara cevap veremiyorlar, eski yazılarına gelen yorumlarına cevap veremiyorlar, gözden kaçırıyorlar, ben de gidip, bak hadiii bu yoruma neden cevap vermedin demek sorunda kalıyorum, hadi cevap versene merak ediyorum diyor, arkadaşlarım da özür dileyip cevap veriyorlar := yani, yorum denetimi, yorumları atlamamak için çok önemliiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Senin için zorunlu bir tercih olabilir bu. Çünkü takipçi sayın benimkinin on katı:) Yorumlar sayfası benim en uğrak yerim. Bu yüzden hiçbir yorumu kaçırmadığımı düşünüyorum. Dediğin gibi bazen eski yazılarıma, hatta birkaç sene önce paylaştığım yazılarıma yorum gelebiliyor. Bunları bile kaçırdığımı sanmıyorum:) Fakat özellikle son zamanlarda cevap sürelerim biraz gecikebiliyor. Bazı blog yazılarına gecikerek uğrayabiliyor ve son bir haftada neler yazmış onlara bakıyorum, gerek gördüklerime yorum bırakıyorum. Seninki kadar takipçim olduğu vakit durumumu gözden geçiririm:)

      Sil
    2. ağaç ev 116 yazına bir baksana, okudun muydu ada denizini :)

      Sil
    3. Ağaç Ev Sohbetleriyle ilgili yazan arkadaşları senin sayfandan takip ediyorum. Sen sayfanda yazdın mıydı, yazını sildiğin için kontrol edemedim. Evet, Adadenizi'nin Ağaç Ev 116 yazısını okumadım anlaşılan. Hatta Adadeniz'in son yazısını da okumuştum. Hemen okuyup yorum yazayım, teşekkürler:)

      Sil
    4. senin ağaç ev 116 yazına yorum yaptım bikaç gün önce, onu kaçırdın görmedin işteeee :)bir bak görersin :)

      Sil
    5. Evet, pek kaçırmazdım ama kaçırmışım bu kez:) Aslında Adadeniz'in yazısını okumuşum ve yorum yazmışım gibi geldi bana. Belki de yorumumu yayınlamadı henüz dedim sanırım. Bu da ayrı bir sıkıntı oluyor tabii. Acaba yazdım da yayına almayı mı unuttu, yayınlamak istemedi mi, işi mi çıktı etc.:)

      Sil
  3. son yazımda kötülüğün kaynağına indim :)

    YanıtlaSil
  4. Denetimsiz yorum yapabileceğim bir şey değil , cesaret işi aslında :) garip garip yorumlar geliyordu arada, sayfama özen gösterirken ve kelimeleri dikkatli seçerken başka birinin fütursuzca ve yazıyla hiç alakası olmayan iletisi görünsün istemiyorum haliyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kadın olmanın zorluğu belki de. Evet kadın olsaydım belki belki ben de yorumlarımı onaylamadan yayınlamazdım. İşte erkek olmanın bir avantajı daha:))

      Sil
  5. Bu mim güzel oldu, pekok kişinin söylemek istedikleri varmış blog yorumları konusunda. Samimi ve açıklayıcı cevaplar olmuş. Paylaşım sayınız bayağı varmış, ben daha 1 yılı doldurmayınca çok yok. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eskidik artık:)) Dikkat ettiyseniz yazılarımın çoğu günce başlığı altındaki günlük yazılarım. O zamanlar her gün yazıyordum:) Günlük yazmak çok eğlenceli, dönüp dönüp okuyorum bazen:)

      Sil
  6. Merhaba,
    Pek çok soruda hemen hemen aynı düşünceleri yaklaşıyoruz. Ama en çok yedinci sorunun cevabında hemfikiriz. Okuduğum her yazıya yorum yapmak için kendimi zorluyorum ama bu her zaman mümkün olmuyor. Böyle bir zorunluluğum yok halbuki.
    Yorumların denetimini bir süredir ben de kaldırdım. Şimdilik bir sıkıntı yok. Olmadığı sürece açık kalacak zaten. Kim niye saçma sapan yorumlar yapsın ki bir edebiyat bloğunda hem? Adamın yorulduğuna değmez. 🙂
    Bir de Deep'in "eski yazılara gelen yorumları kaçırıyorum" ifadesini anlayamadım. Blogger çok aşina olduğum bir yapı değil. Bu yüzden soruyorum, Blogspot'ta yorumları takip sayfası yok mu? Eğer yoksa olmaması çok büyük eksiklik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. blog yorumları takip sayfası var. ama eski yazılara gelen yorumlar, direk yayınlandığında, yorumlarda, o eski yazıya gelen yorumlar içinde görünüyor, takipte de, yani önceki sayfalarda görünüyor, takipte önce hep yeni yazıların yorumları gözüküyor, yayınlanmış yorumlar sayfasında, yorumların içinde o yorumu bulmak imkansız, o nedenle eski yazılara gelen yorumları tek tek yayınlayıp o yazıya gidince yoruma cevap verilebiliyor, direk yayınlanınca o yorumu fark etmek olanaksız :)

      Sil
    2. Bir Edip;
      Merhaba:) Elbette kimsenin yorum yazma zorunluğu yok. Ancak yorum alınca hepimizin hoşumuza gidiyor. Böyle düşününce zorunluluğumuz olmadığı halde yorum yapmak istiyoruz. Bazen zamansızlıktan bazen söyleyecek söz bulamadığımızdan ya da konu ilgimizi çekmediği için okuduğumuz yazıların hepsine yorum bırakamıyoruz.

      Blogta fikirlerimi özgürce paylaşırım. Yazdıklarım başkalarının canını sıkabilir bazen. Fakat diğer pek çok sosyal medya platformunda görüldüğü gibi alınan yorumlarda hiçbir zaman hakaret vs. rastlamadım. Ben de okurların yaptığı yorumlara, ne kadar eleştirel olursa olsun saygı çerçevesinde cevap veririm. Şimdiye kadar fikirlerimiz ne kadar zıt olursa olsun hiç kimseden saygısız bir yorum almadım. Bu yüzden yazılarıma yapılan yorumları denetleme gereği görmüyorum.

      Deep kendine daha kolay geldiği için yorumlarda denetimi tercih ediyor. Blogspot'ta yorumlar sayfasında, gelen yorumlar ve verdiğiniz cevaplar zaman sırasına göre görünüyor. Ben buradan yapılan her yorumu takip ediyor, sırayla ilgili linke tıklayıp yorum sahibine kolayca erişebiliyorum. Gelen yorum sayısı fazla olduğunda nadiren gözümden kaçan olabilir. Üç beş sene önce yaptığım bir paylaşıma yorum aldığım durumlarda bile yorumlar sayfasında yapılan yorumu görmem mümkün. Yani benim açımdan sorun yok. Blogspot kullanan bazı arkadaşlar yorumlara denetim uygularken benim gibi bazıları da denetimsiz yorumu tercih edebiliyor. Tercih meselesi yani:)

      Sil
    3. Deep'e cevap hakkı doğunca açıklama yapmış ama sanırım eksik bilgi var. Sizin açıklamanızda aradığım sorunun cevabını buldum. Yani yorum sayfası var ve bunlar en yeni yorumdan eskiye doğru sıralanıyor. Yazının tarihine bağlı olmaksızın.
      Tabi burada, Deep'in yüzlerce yorum içinde kaybolması olabilir asıl sorun. 🙂 Belki onun kadar yorum cevaplamaya çalışsak biz de çaresiz kalacağız. Sizin de söylediğiniz gibi herkesin bir yoğurt yiyişi var. Herkesin her şeye müdahale ettiği bir toplumda yorumların nasıl yayına alınacağı olsa keşke tek derdimiz.

      Sil
  7. Yorumlar işi çok karıştırıyor. Interaktif bir platformda yazmak başka, yoruma kapalı kendi köşende takılmak bambaşka bir his. İkisinin de avantajları ve dezavantajları var. Bazen çözemediğin bir konu oluyor, öyle bir yorum geliyor ki "hah işte" diyebiliyorsun, sizin yorumlarınızda çok demişimdir "aa ben bunu nasıl göremedim, çok doğru" diye. Çok müteşekkir kaldığım, dua ettiğim de oldu doğrusu.. DBE'nin ennn kendini kötü hissettiği, yazmanın düpedüz "kötülük" olduğuna inandığı zamanlarında siz hiç fark etmeden en doğru zamanda en gereken yorumu yazmakla çok büyük iyilik ettiniz o kadıncağıza.. Hakkınız çoktur o blogda.
    Ben şahsen özlüyorum o fazla yazdığımız tartıştığımız günleri ama hepimizin heybesi dolu bu sıra, herkes kendi kozasında biraz da..
    Yorum yazılmayan bloglardan biriyle ilginç bir anım var. Hattâ Momentos'la konuştuk en son, bloğun yazarına öyle çok "aç aç aç" baskısı yapmışız ki hepimiz özelden, bir ara açtı yorumları ve millet öyle bir atladı ki 100 yorum falan, sonunda illallah getirip geri kapattı o da. Sanırım herkesin tarzı farklı. Ben Kontrollü Çılgınlıklar'daki yorumcuların hepsini çok seviyor ve cevaplarını mutlaka veriyorum ama diğer bloğumda açıkcası takipçilerin gerçekten merak eden, takip etmek isteyenler olmasını istediğim için ve açıkcası dediğiniz gibi yorum yapmanın da bir anlamı olmayan türde yazılar yazmayı tercih ettiğim için, orayı öyle eskiz defteri gibi kullanmayı, yorumsuz sadece yazmayı tercih ediyorum, bana iyi geliyor :)
    Çok sevgilerimle.. C & DBE :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sanırım Mrs. Kedi'ye yaptığınız bir yorum üzerine sizi keşfetmiştim:) Ve o günden beri farklı yerlere taşınmış olsanız da benim aklımda hep DBE olarak yer ettiniz. Farkında olmadan bir işe yaradıysa yazdıklarım, bundan büyük mutluluk duyarım:) Ben de sizin yazılarınızdan çok faydalandım, ufkum genişledi. Dua etmeyeli epey zaman oldu ama bu yüzden size minnettar olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim:)

      Bütün yazılarınız içten, kendinizi gayet güzel ifade ediyorsunuz. Yazılarınızı okumak gerçekten büyük zevk. Keyifli olduğunuz zamanlar ben de keyifleniyorum, canınız sıkıldığında sizi anlamaya çalışıyorum. Mrs. Kedi için de geçerli bu sözlerim. Yukarıda bahsettiğim kişilerden biri sizsiniz:) Yazılarını okuyup yorum yapmakta zorlandığım kişilerden bahsetmiştim hani. Elbette özel konulara girmek istemem ama sözgelimi Elif ile olan ilişkinizi çözemedim. Mimas maceranızı baştan sona okudum. Birçok tehlikeyi göze alıp tek başınıza çıktığınız bu yolculuk size iyi gelmiştir umarım.

      Zaman zaman yaşamdan ne beklediğimi, ne beklemediğimi, hayatın anlamını, aşkı, sevgiyi tartıştık. Yoğun iş ortamında bu tür konuları düşünmek aklımın ucundan geçmezdi. Şimdi o dönemi başkalarının harına olsa da benim için boşa geçmiş zaman olarak değerlendiriyorum. Uzun zamandır ruhsal açıdan dingin olduğumu düşünüyorum. Bu durum belki yaşamdan beklentimin kifayetsizliğindendir ama bana iyi geliyor, mutsuzluğum azalıyor.

      Yanlış hatırlamıyorsam bazı yazılarınızı sildiniz geçmişte, bazılarını yorumlara kapattınız. Bu dönemlerde yalnız kalmayı, kafanızı dinlemek istediğinizi düşündüm. Ben yorumları, yorumları cevaplamayı en azından yazı yazmayı sevdiğim kadar seviyorum. Bir de blog dünyasında birlikte yol aldığımız arkadaşların içtenliğine inanıyorum. Zira burada özgürce, çıkar beklemeden, samimi duygu ve düşüncelerimizi paylaşırken birbirimiz hakkında iyilikten başka bir şey gelmiyor aklımıza.

      Dönem dönem heybeler dolu oluyor evet:) Ben de gönlümden geçtiği kadar bloguma gereken ilgiyi gösteremiyorum zaman zaman. Fakat şunu biliyorum ki herkes aynı durumda, bu yüzden kimse kimseye gönül koymuyordur umarım:)
      Sevgiyle kalın Sadece DBE:))

      Sil
    2. :) Çok teşekkür ederim! Yazdıklarınızın tamamına katılıyorum, yaşasın blog dostlukları..

      Sil
    3. Evet, yaşasın blog dostlukları:)

      Sil
  8. Yorumları okudum da şimdi,denetimsiz yaptığım yorumları kapatayım yine;) Kaptan gerçekten her yoruma ayrı ayrı zaman ayırdığınız için ve ayrıntılı güzel ifadeleriniz için sizi takdir ediyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin için hangisi daha uygun geliyorsa öyle yapın elbette:) Çok teşekkür ederim. Yazılarıma yapılan yorumları okumak, onlara cevap yazmak benim için ayrı bir zevk. Teşekkür ederim:)

      Sil
  9. Yorum yapamadığım bloglar bende garip bir his yaratıyor. Yazan kişiyi anlayabiliyorum; sonuçta kimseye söz hakkı vermek zorunda değil ama ben okuyunca yine de içimden geçenleri söylemek istiyorum. Kitap okuyunca yazarına ulaşamamak alışkın olduğumuz bir şey ama bloglar yapısı gereği interaktif olduğu ve temelde paylaşma ihtiyacımız sonucu ortaya çıktığı için okuduğum şey üzerine bir şeyler deme isteği karşı konulamaz hâle geliyor bazen. Okuyup da yorum yazamayınca bir nevi engellenmiş hissediyorum kendimi. Tabi ki bu son derece ben-merkezci bir yaklaşım ve sadece beni ilgilendiren bir sorun :)) Yoruma kapalı olan bloglardan sadece bir tanesini takip ediyorum, onu da çoğu zaman özelden rahatsız edip yazıyorum aklımdan geçenleri :D Şanslıyım ki kendisi canımdan öte can olduğu için bana sesini çıkarmıyor :) Onun dışında yoruma kapalı olup da takip ettiğim blog yok. Okuyup da içimde kalacağına görmezden gelmek daha kolay geliyor. Hayat kısa, bazen de bencil olmak gerek :D Nasıl ki blogu yorumlara kapatma hakkımız varsa, yoruma kapalı blogları görmezden gelme hakkımızı da kullanabiliriz değil mi Mr. Kaplan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorum almak istemeyen yorum kabul etmeyebilir elbette. Fakat blog yazarlarının neredeyse tamamına yakını yorum almaktan hoşlanıyor. Bazı yorum kutucuklarının üzerinde "yorum yapmadan geçme" türünden teşvik edici sözler de var hatta:) Interaktif özelliği olmasaydı blog varlığını kaybederdi gibi geliyor bana Mrs. Kedi.
      Hayır ben de aynı duygular içindeyim:) İlgilendiğim konularda okuduğum her yazıya yorum yapmazsam eksiklik hissederim. Bazen yazıyı okurken bir iş kalır, yorum yapamayabilirim, bazen zamanım olmaz. Bir de şu eğer konusu ilgimi çekmediyse, yazıyı okuduğum halde bilerek yorum yazmadığım olabilir. Bazen de yazı ve yorumlara verdiğim cevaplarda belirttiğim üzere yazmak istediğim halde yazacak bir şey bulamam:)

      Benim de takip ettiğim yorum kabul etmeyen bir blog var. Muhtemelen aynı kişidir:) Buna saygı gösterir okumakla yetinirim ama niye yorumlara kapattı diye içimden söylenirim kendi kendime bazen:) Aaa siz başka birinden bahsediyorsunuz, anladım şimdi candan ötem deyince:)))

      Haklısınız Mrs. Kedi ama adam da çok güzel yazıyor ya:)))

      Sil
    2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    3. Son zamanlarda pek okuyamıyorum ama kim olduğunu söylememde bir sakınca yok sanırım. Kıyılar mutedil, açıklar kaba dalgalı:) Eğer bunu okuyorsa kendisine selâm olsun:)

      Sil
    4. Mr. Kaplan, yorumumu sildim çünkü isim vermeden birilerinin arkasından konuşmak pek bana göre bi'şey değil aslında. Düşünmeden yazdım yorum. Bir de unutulmuş bir yazıyı hatırlatıp tekrar tekrar gündeme getirip üzmek istemiyorum kimseyi.

      Sil
    5. Elbette doğrusunu siz bilirsiniz:) Sanırım aynı kişiden bahsetmiyorduk.

      Sil
  10. Bazı yazıların yorumlarını ben de okurum. Bunu da okurken adıma denk geldim:))) Evet ağaç ev sohbetlerine yorum yazmışsınız ama evde olmadığımdan (cepten bloğa giremiyorum. Benim cep epey sıkıntılı) onayları verememiştim. Kusura bakmayın.
    Bu arada ben severek okuduğum, yorumlarla iletişimde olduğum blogların zaman zaman geri dönüş yapmamısından hiç rahatsız olmam. Sorularda da vardı ya insan bazen yazacak şey bulamaz. Bazen müsait değildir blog doyaşamaz... Hadi o geldi ben de gideyim zorunluluğu kasıyor insanı. Oysa rahatça sevdiğin, söyleyecek sözün olan yazılara yazmak çok keyifli.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim. Ağaç Ev Sohbetlerinde yazıların tamamını okur, yorum yazarım. Deep yazanları kendi sayfasında listeler. Ben de oradan takip ederim. Sizin yazınıza baktım, yorumumu göremeyince atladım sandım. Neyse iki yorum olmuş, zararı yok:)

      Diğer konularda hemfikiriz:)

      Sil
  11. ağaç evi gülten yazdı, haftaya da sessiz gemi yazacak :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel:) Bak Adadenizi konusunda beni yanılttın. Yorumlar onaylı olunca da bu tür şeyler olabiliyor. Elbette insanın işi olabilir, her an eli blogunda olması şart değil:) Bu arada geçen hafta yazanların listesine henüz bakmadım. Okumadıklarım olabilir, geçen haftayı da kontrol etmem lazım:)

      Sil
  12. Yorumlarla ilgili zevkle okuduğum yazılardan biri. Daha önce yazacaktım. defalarca gittim geldim, yazamadım. Zamanla süratiniz, el becerileriniz azalıyor. Oysa yorumlar yazının özünü barındırıyor. Yazı sahibinin motivasyonunu sağlıyor.
    Her yoruma er veya geç cevap verme alışkanlığındayım.
    Esenlikler diliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Ben de yazıların yanı sıra yorumlardan faydalanıyor ve onları okumaktan büyük haz duyuyorum. Motivasyon konusunda sizinle aynı fikirdeyim. Ben de her yoruma mutlaka cevap yazıyor, gözümden kaçırmamaya çalışıyorum. Ben de size iyi dileklerimi gönderiyorum:)

      Sil
  13. Yazılarınıza bakmakta geciktim, en iyisi bu yorum mimiyle dönüş yapayım dedim. :)
    Yazdıklarınızla hem fikirim (benim ayrıca biraz daha geniş baktığım konular da mevcut). Bazen okuduğum yazı karşısında çok etkilendiğim ama lafı toparlayıp da aktaramadığım durum olmuştur.
    Yalnız şu denetim konusunu nasıl çözebildiğinizi anlamıyorum. Bana da öyle deli gibi yorum gelmiyor ama bazen 4 sene öncesinin yazısına yorum yazılınca bunu görebilmek için ekranda ciddi efor sarfetmek gerekiyor geriye dönmek için. Bir iki kez eski yazılarımı revize etmek için bloğa girdiğimde gördüm yorum bırakıldığını ve üzüldüm, sanki değer verilmemiş gibi olmuş. Bence sistemde bu bir sıkıntı, tamam açık olsun yorumlar ama her yorum yapanı sistem haber vermeli. Neyse çok konuştum :))
    Elinize sağlık mim için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benzer durumla karşılaştığım olur benim de. Düzenli olarak "Yorumlar" sayfasını takip ederseniz yazınızın tarihi ne kadar eski olsa da yapılan yorumu görebiliyorsunuz. Eğer arada yorumlara bakayım ya da buna bakmama hiç gerek yok dediğinizde maalesef atlamak mümkün olabiliyor. Şu anda ben kendi açımdan pek sıkıntı çekmiyorum sanırım. Zaten bu platform belli bir seviyenin üzerindeki insanları ağırladığı için pek sıkıntı yaşanmaz tahminim. Twitter, youtube gibi sosyal platformları düşününce insanların tüyleri diken diken oluyor. Nazar değmesin diyelim yine de:) Sağ olun:)

      Sil