Kitabın Adı: Yeryüzüne Dayanabilmek İçin
Yazar: Tezer ÖZLÜ
Sayfa Sayısı: 165
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Türü: Deneme
Tezer Özlü sevdiğim bir yazar. "Yeryüzüne Dayanabilmek İçin" kitabı, kargoyu bedavaya getirebilmek için ilk kez internet üzerinden toplu sipariş ettiğim yedi kitaptan bir tanesi. O zaman sadece yazarın ve kitabın adına bakıp seçmiştim. Eğer kitapçıdan almaya kalksaydım, içini şöyle bir karıştırır, sonra içeriğine bakıp muhtemelen vazgeçerdim. Kitap, yazar Tezer Özlü'nün ölümünden sonra, gazete ve dergilerde yayımlanmış sanatsal yazılarından bazılarının kardeşi Sezer Duru tarafından derlenerek hazırlanmış. Başta Franz Kafka olmak üzere Cesare Pavase, Stefan Zweig, Sevgi Soysal gibi yazarlar hakkında Özlü'nün değerlendirmeleriyle başlıyor kitap ve yazarın katıldığı fuar ve festivallere ilişkin dünya edebiyatı, sinemayla ilgili izlenimleri ve eleştirileriyle devam ediyor.
Yazar, yaşamının bir bölümünü geçirdiği ve diline son derece hakim olduğu Almanya'da süregelen sanatsal ve kültürel etkinlikleri ülkemiz okurlarına aktarırken iki ülke arasındaki farkı gözler önüne seriyor.
Tezer Özlü'nün daima intiharı düşünen karamsar bir yazar olduğuna inanmıyorum. Tam aksine şöyle diyor kitabın ilk sayfalarında:
"Aslında kuzeyi, güneyi, kuzeybatıyı ve geçmiş bütün zamanları, burada, Akdeniz duyarlığı içinde ve bu üçüncü dünya ülkesinde yaşamak mutluluğuna ermiş, otuz yıllık yaşamlarına bir asrın olayları sığdırılmış ender mutlu insanlardan biri sayıyorum kendimi. Her olaydan ve her sıkıntıdan çok şey öğrenileceğine inanıyorum." Bu sözlerle hayata bağlılığını ortaya koyan Tezer, İsviçre'nin bir dağ köyünde hayatı boyunca İtalya'ya bile inmemiş, öyle havaya, göle, ineklere ve çayırlara bakan insanların yaşamını mutluluktan saymadığını anlatıyor kitapta.
Yazmak bir tutku Tezer Özlü için. Neden yazılır sorusuna şöyle cevap veriyor bir yazısında.
"Dünya acılı olduğu için yazılır. Duygular taştığı için yazılır. İnsanın kendi zavallılığından sıyrılması çok güç bir işlemdir. Ama insan bir kez bu zavallılıktan sıyrılmaya görsün, o zaman yaşamı kendi egemenliği altına alabilir. İşte böylesi bir egemenliği bir iki kişiye anlatmak ya da kendi kendine kanıtlamak için yazı yazılır." Tezer Özlü konuya ilişkin son cümlesinde "Yaşamla ve ölümle hesaplaşmak için yazıyorum" diyor.
Başta Almanya'nın Berlin şehri olmak üzere İsviçre Locarno ve Cannes film festivalleri, kitap fuarları, ödül kazanan yönetmenlerle, yazarlarla yapılan söyleşiler, eleştiriler, oyuncular kitabın büyük bir kısmını oluşturuyor. Özellikle yönetmen ve yazarların doğum tarihlerinin 1930'lu yıllara denk gelmesi günümüz sanatından ziyade tarihsel bir süreci göstermesi bakımından ilginç Gerek ödül alan filmler, yönetmenler ve oyuncular ilgi alanım olmadığı için pek aklımda yer etmedi. Okuyup geçtim. Ancak özellikle Almanya'daki yayınevi ve sahne sayılarının o tarihlerde ülkemizdekilerle mukayese edilemeyecek kadar fazla olduğunu dile getirmiş olması aradan geçen kırk yıldan sonra iki ülkenin gelişme düzeyindeki farkı da ortaya koyuyor bir bakıma.
"İnsanlar ve politikacılar kendi yarattıkları sistemin tutsağı oldular." diyen Sovyet yönetmen Andrei Tarkovski, aslında kolay kolay röportaj vermeyen biri. Fakat nasıl olduysa 1983'un kasım ayında gazeteci ve psikiyatrist Irena Brezna kendisinden bir randevu kopartmayı başarıyor. Tezer Özlü, gazetecinin güncel feminizmi vurgulayan sorulara katılmadığını belirtirken Tarkovski'nin yanıtlarını Türk okuru için ilginç bulduğunu söyleyerek dilimize çevirmiş. Gerçekten de kitabın en çok beğendiğim bölümlerden biri de bu diyebilirim. Muhteşem bir röportaj olmuş ikisi arasında.
Kitabın tamamı bana hitap etmedi fakat içeriğinde beğenerek okuduğum bölümler, film festivalleri, kitap fuarları hakkında genel kültür adına faydalandığım kısımlar vardı. Özellikle film sanatına ve kırk yıl öncesinin ikinci dünya savaşını yaşayan, yaşarken de ülkeden ülkeye göçmek zorunda kalmış, bu yüzden de kendilerini dünya vatandaşı gören yazarları, yönetmen ve oyuncuları merak edenler kitaptan daha çok hoşlanacaklardır.
Tezer Özlü okumaya vakit bulamadığım ve bir o kadar da okumamış olmaktan utandığım bir yazar. Paylaşımınıza teşekkür ederim.
YanıtlaSilEğer Tezer Özlü okuyacaksanız, önerim Yaşamın Ucuna Yolculuk kitabıyla başlamanız. Bu kitaba ilişkin değerlendirmemi okumak isterseniz adres şöyle: https://kaplandiary.blogspot.com/2021/04/yasamin-ucuna-yolculuk-tezer-ozlu.html
SilBen teşekkür ederim, keyifli okumalar:)
Sevgili Kaplan Diary bu kitap BKK'nin Şubat 2023 kitabıydı aynı zamanda. :D
YanıtlaSilBende onu diyecektim...
SilOoo, bu olmamış o zaman, kusura bakmayın. Aslında liste çıkınca elimdeki kitaplardan biri olmasından dolayı sevinmiştim, sonra nasılsa gözümden kaçmış. Özellikle Yüreğimin İklimi'nden özür diliyorum. Bundan sonra daha dikkatli olacağım.
SilTezer Özlü sevdiğim bir yazar. Dili sade ve yalın, anlatımı sürükleyici gelir bana .Ne güzel bir değerlendirme yapmışsınız. Tezer Özlü'nün değerlendirme yaptığını belirttiğiniz dört yazar da bir zamanlar hayranlıkla, cümlelerinin altını çizerek, notlar alarak okuduğum yazarlar. Sevgi Soysal, Cesare Pavase, Franz Kafka, John Steinbeck.
YanıtlaSilBu kitabı da okuma isteği duydum. Ama okumak için zaman yetmiyor artık. İçinizdeki, zhininizdeki engin okuma isteğine göz sağlığınız set çekiyor, izin vermiyor. Sağlık uygunsa zamanı çok iyi değerlendirmek lazım.
Esen kalın.
Cesare Pavese dışındakileri ben de çok severim. Pavese merak edip henüz okuma fırsatını bulamadığım bir yazar. En kısa zamanda onun da kitaplarını okumak istiyorum. Dediğiniz gibi tek sorun zaman. Okunacak o kadar çok kitap var ki. Sağlığımız el verdiği ölçüde okumaya devam edeceğiz. Tezer Özlü bana göre düşündüklerini cesurca ifade eden ve samimiyetine inandığım bir yazar. İyi okumalar:)
SilTezer Özlü bildiğim ama okumadığım bir yazar. Belki bu kitapla başlanabilir. Teşekkürler.
YanıtlaSilBence bu kitapla başlamayın. Yaşamın Ucuna Yolculuk Tezer'i daha iyi anlayabileceğiniz bir kitap. Yukarıda yazdığım üzere Yeryüzüne Dayanabilmek İçin, yazarın katıldığı kitap fuarları ve film festivallerine dair izlenimlerini paylaştığı sanatsal ağırlıklı bir kitap. Eğer konuyla ilgileniyorsanız kırk yıl öncesindeki edebiyat ve film sanatı konusunda çok değerli bilgiler var. Keyifli okumalar:)
SilBir kitabını okumuş sevmiştim yazarı. Hatta geçen gün baktım da kütüphanede başka kitabı yoktu malesef.
YanıtlaSilGerçekçi bir yazar. Aynı zamanda sanat ve kültüre büyük önem veriyor. Anlatımı güzel ve samimi. Daha ne olsun, çok daha fazla eseri olsun isterdim. Teşekkürler:)
SilAh kargoyu bedava yapabilmek için aldığımız o kitaplar :) Sanatçıların kendi dünyasını, ilgi alanlarını ve fikirlerini yansıtan bu gibi derlemeleri seviyorum. Onları daha iyi tanımamıza büyük fayda sağlıyorlar. Bu kitap da ilgimi çekti, çok teşekkürler. :)
YanıtlaSilÖyle kampanyalar yapıyorlar ki, beni bile alıştırdılar internetten kitap almaya:)) İki kitap fiyatına tam yedi kitap aldım:) Kitap güzel fakat film festivalleri, daha doğrusu sinema sanatı pek ilgi duymadığım bir alan olduğu için bazı kısımları okuyup geçtim. Yine de genel kültür olarak son derece doyurucuydu. Keyifli okumalar:)
SilVay çok iyi bir yazı olmuş bu yazarı hiç okuma niyetim olmamasına rağmen merakım celp oldu :)
YanıtlaSilGenel kültür olarak okunabilir. Tezer Özlü'nün diğer kitaplarını okuduğunuz sırada aman depresyonda falan olmayın:))
Silen sevdiğim yazarın en sevdiğim kitaplarından. kitapta sözü geçen bikaç şey vardı. biri, venedikte ölüm ün çekildiği otele gitti tezer özlü, adada, diğeri de trieste de bir yazarın izini sürdü, sonra ordan trenle berline geçti. bu yaptıklarını aynen onun yaptığı gibi yapıcam :)
YanıtlaSilTezer Ablayı ben de pek severim. Doğru, kitap sana daha çok hitap ediyor. Umarım amacına ulaşırsın:)
Sil26 kasım 2022 yazısında yorum atlamışsıın :) bu yazına yorumum da spamda herhalde :) bende de her gün üç beş yorum spamda oluyor, arkadaşlarımızın yaptığı :)
YanıtlaSilOna cevap yazdığımı hatırlıyorum, kendi yazdığım da spama düşmüş olamaz değil mi? Gerçekten de o yorumun cevapsız görünüyordu. Geç de olsa cevaplamış oldum. Bu arada özellikle senin yorumlarını hep spamdan kurtarıyorum:)
Sil