SU INVITO DEL CARO Kahve Zamanı (Suu invido del karo kav zamani okunur. Türkçe meali: Sevgili Kahve Zamanı'nın daveti üzerine.)
Canım bazen böyle yabancı dilleri kullanmak istiyor. Deli saçması gelebilir size ama böyle işte! Silmeden şu an aklımızdan geçenleri bir nefeste yazıyoruz. Hadi bakalım, birlikte görelim neler saçmalayacağım. Geçen hafta kitapçıdan iki kitap aldım, ne adını ne yazarını hatırlıyorum. Bir türlü elim varmıyor alıp okumaya. Sürekli olarak yarın, yarın başlayacağım diye oyalıyorum kendimi. Hayır hangi kitaplar olduğunu hatırlasam da burada şimdiden açıklayacak değildim zaten. Okuduktan sonra bende bıraktığı izleri burada yine paylaşırım.
Bu hafta hızlı geçti, neden böyle oldu bilmiyorum. Geceleri saat on ikiden sonra kumanda bende. Haber programlarını izliyorum televizyondan. Gündemi takip etmek zorunda hissediyorum kendimi. Gündem de ne gündem ya. Habertürk diğer yandaş kanalların yanında bir tık daha iyi. Sonunda ona da bir ayar çekti iktidarın Rtük'ü. Neymiş bir muhalefet milletvekili TSK'yı haber programında aşağılamış. Beş program kapatma (belgesel yayını) ve en üst sınırdan idari para cezası. Maşallah. Bu ülkede TSK'yı Amerika'nın taşeronu fetö'cülere satanlar suçsuz, bunu dile getirenler vatan haini. Adaletinizi yiyim sizin. Ara sıra siyasi yazılar yazmak istiyorum. Sonra bir işe yaramayacağını bildiğim için vazgeçiyorum.
Geçenlerde bir video paylaşmışlar eşime WhatsApp'tan. İtalyan bir doktor heyecanla pandemiden bahsediyor. Sakın ola Covid-19 testi yaptırmayın, asla aşı olmayın diye yırtınıyor. Bu dünya nüfusunu azaltma projesi diyor, hepimizi öldürecekler. Hiç kimseye güvenim yok, sanırım zorla yatırıp yapmazlarsa aşı olmayacağım. Kızım sürekli arıyor, burnunuzu dahi çıkarmayın dışarı diye.
The Queen's Gambit dizisini iki gecede bitirdim. Pek dizi izleyen biri değilim ama bu dizi de daha önce izlediğim Masum ve Bir Başkadır dizileri kadar hoşuma gitti. Başrol oyuncusu Anya Taylor-Joy'un oyunculuğu çok etkileyiciydi. Aşırı hırs insanı genelde mahveder. Filmde beklentimin aksine gelişti olaylar. Fakat son karşılaşmasında Rus oyuncuya yenilseydi sanırım yaşamına son verirdi. Genç oyuncu bana biraz Amelie'yi hatırlattı.
Havalar serinledi biraz. Oğlumun yanındayız bu aralar. Merkezi sistem kaloriferi bir yakıyorlar ki kapı pencereyi açmak zorunda kalıyoruz. Yarın Cuma, hafta sonu sokağa çıkma yasağı başlamadan önce eksik erzakları tamamlamak üzere dışarı çıkacağım. Aklımız büyüklerde. Annemin gözünde sarı nokta. İğne zamanı geçti, kızım kör olmak ölmekten iyidir diye çıkmasını istemiyor dışarı.
Yeni bir kitap çevirisine başlamak istiyorum. Fakat henüz seçtiğim bir kitap yok. Ağaç Ev Sohbetlerine bir güzel etkinlik daha eklendi. Kelime Oyunu adı altında içinde verilen beş kelimenin geçtiği öykü ya da benzeri yazılar yazacağız her hafta. Yazacaksan otur öykü yaz diyordu eşim. Kolay iş değil tabii. Kolay olmayan tarafı başı ve sonu. Öyle öykü yazacaksın ki son cümleyi okuyanın ağzı açık kalacak. Bir şeyle öğretecek okura. Kendimi bu konuda yeni işe koyulmuş bir çırak olarak görüyorum.
Sürç-i lisan eylediysem af ola...
Not: Arzu eden bütün blog arkadaşları, bu mime davetlidir.