KATEGORİLER

17 Şubat 2021 Çarşamba

LEVIATHAN - PAUL AUSTER


Kitabın Adı: LEVIATHAN

Yazar: Paul AUSTER

Sayfa Sayısı: 288

Yayınevi: Can Yayınları

Çeviren: Seçkin SELVİ

Türü: Polisiye Roman

Leviathan, Winconsin'in kuzeyindeki bir yol kenarında hazırlamaya çalıştığı bombanın patlamasıyla paramparça olan bir yazar ve bu olayın sır perdesini anlamaya çalışan dostu arasında geçenleri konu eden bir roman. Amerikalı yazar Paul Auster, birbiri ardına bir çok olayı nefes kesici bir sürükleyicilikle birbirine bağlarken birçok tema üzerinden derinlikli mesajlar veriyor kitabında. Anlatıcı, Peter Aaron, soğuk bir kış günü tanıştığı Benjamin Sach'ın tamamlama fırsatı bulamadığı kitabının adı olan Leviathan'ı, onun ölüm haberini aldıktan sonra, iki ay içinde kendi yazdığı kitabın adına veriyor. Leviathan, Tevrat'ta geçen efsanevi bir deniz canavarının adı. Diğer taraftan İngiliz filozof Thomas Hobbes'un (1588-1679) tanınmış eseri de aynı adı taşıyor. "İnsan insanın kurdudur." düşüncesinden yola çıkan Hobbes, İngiliz İç Savaşı yıllarında yazdığı eserde, eşit yaratılsalar bile, insanlar, aynı şeyleri istedikleri için güvensizlik ortamı oluşacağını ve ardından kaos ve kavganın çıkacağını belirtirken bunun önüne geçmenin ancak devlet otoritesiyle mümkün olabileceğini iddia etmektedir. 

Auster, romanında basit bir anlatımı tercih etse de Leviathan adını kullanmak suretiyle olaylara felsefi bir derinlik kazandırmakta.

"Dimaggio bir can almıştı, o da Dimaggio'nun canını almıştı. Şimdi sıra kendindeydi, kendi canının da alınması gerekiyordu. Bu içsel bir yasaydı ve Sach kendini yok etme cesaretini bulamadığı sürece, lanet çemberi hiçbir zaman tamamlanıp kapanmayacaktı..."

İşin felsefi boyutuna inmeden okunduğunda zevk veren ama akılda kalmayacak bir roman Leviathan. Esasen polisiye türü demek de ne derece doğru tartışılır. Çünkü anlatıcı, okurun düşünmesine gerek bırakmaksızın kitabın başından sonuna dek olayların bütün detaylarını veriyor. Yazarın kullandığı üslûp güzel, geriye dönüşler yerinde, sağlam kurgusu etkileyici.

Kitabı İngilizceden dilimize çeviren ve bütün Paul Auster roman çevirilerini yapan meşhur Seçkin Selvi. Böyle bir şahsı eleştirmek bana düşmez ama yer yer hani böyle olsa daha iyi olurdu dediğim yerler olmadı değil. Yine de anlaşılması zor bir roman değil ama Selvi'den çok daha iyisini bekliyor insan. Ancak bir konuda şaşırdığımı söylemek isterim. Romanın üç ayrı yerinde, "musluk" sözcüğünün lavabo anlamında kullanıldığını gördüm. Şaşırdım tabii. Meğerse TDK sözlüğünde, Arapça kökenli bu sözcüğün "el yıkamaya yarayan yer, lavabo" diye bir anlamı daha varmış!   

Sonuç olarak tavsiye edebileceğim, okuması keyifli bir roman Leviathan.

16 yorum:

  1. auster çok iyi tabii :) selvi de müthiş bir hocadır özellikle tiyatro konusunda :) hobbes'un leviathan da süfer süfer, yky baskısı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Auster iyi de, Selvi'yi tanıyordum zaten. Bu kez işi stajyerlerine bırakmış olabilir. Ya da beni fazla havaya soktular, bilmiyorum:))) Sen YKY baskısını mı okudun?

      Sil
    2. ivit, yky kazım taşkent serisi inanılmaz bi şey ya, hepsini alıp okuyoms :)

      Sil
  2. Bir türlü başlayamadığım 2 yazardan biri Auster. Diğeri de Gaiman.
    İyi okumalar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sürükleyici ve okunması kolay kitaplar yazıyor. Tarzı benim hoşuma gidiyor. Gaiman'ı duymadım. Biraz araştırdım az önce, sıra dışı bir yazar olduğunu sanıyorum. Okuduğunuzda yorumlarınızı merak ediyorum. Teşekkürler, size de:)

      Sil
  3. Bende de 94 baskısı var Can'dan, ilk tepkim "aaa kapağı olmamış" oldu. Bakın benim kapağın linki burada: https://www.kitantik.com/product/LEVIATHAN-PAUL-AUSTER_0z8kgltjypmmz3p1yha
    Seçkin Selvi ile yapılan bir röportaj vardı, çok ilginçti. O da önce bir tüm kitabı okuyup sonra sayfa sayfa çevirmiyor, sizin gibi okumadan direkt çeviriye başlıyor :) Sonradan pek düzeltme de yapmam, çok az çıkar demişti. Çeviri konusunda aşırı titizdir aslında, şaşırdım!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okuduğum kitabın basım yılı, 2016 ve 13. baskı. Evet sizin kapak farklı. Sanırım sizin bir yazınızdan sonra ya da öneriniz doğrultusunda Can Yayınları sahibinin de bulunduğu röportajı izlemiş, benim de ilgimi çekmişti.

      Seçkin Selvi çok tecrübeli biliyorum, bu durum ona biraz da kibirli bir hava vermiş. Aslında mütevazılık insanı daha fazla yüceltiyor. Kötü bir çeviri diyemem ama bu kitabı Seçkin Selvi'nin eline verseler eminim düzeltip başka bir forma sokacak pek çok yer bulur. Benimkine eleştiri denirse öyle bir şey işte, belki de o kadar hassas olmaya gerek yok, ya da dediğim gibi beklentim çok yüksekti sayın Selvi'den:)

      Rastgele bir sayfa açtım şimdi örneğin,
      "Tuhaflığına tuhaftı. Lillian adres defteriyle, benim kameralarımdan birini alıp işe koyuldu ve görüştüğü beşinci ya da altıncı kişi kocası oldu. O defterde bir öykünün gizli olduğunu biliyordum - ama bu benim değil, Lillian'ın öyküsü oldu."

      Benimkisi, çevirmenden ziyade editör eleştirisi belki, ben olsam şöyle yazardım.

      "Tuhaflığına tuhaftı. Lillian adres defteriyle, kameralarımdan birini alıp işe koyuldu ve görüştüğü beşinci ya da altıncı kişi kocası oldu. Defterde bir öykünün gizlendiğini biliyordum - ama o benim değil, Lillian'ın öyküsüydü."

      gibi ufak tefek şeyler yani. Belki bir başkasının kulağına Selvi'ninki daha hoş gelir:))

      Sil
  4. Kitap gerçekten ilgimi çekti. Yazarın kitaplarını hiç okumadım. Paul Auster okumaya bu kitapla başlanır mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, rahatlıkla okunabilecek bir Auster romanı. Yalnız size tavsiyem mümkün olduğunca ara vermeden okumanız. İyi okumalar:)

      Sil
  5. auster'ı okumadım henüz. ama merak etmekteyim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kurgusu müthiş. Sürükleyici, tavsiye ederim, okuyun ilk fırsatta:)

      Sil
  6. O zaman elimdeki kitap bitince hemen buna başlayayım, merak ettim. Allah’tan Hattuşa’da neredeyse tüm Auster kitapları vardı, indirdim hepsini. Geçenlerde C. yazmıştı yazar hakkında. Tek bir kitabını okumuştum bir aralar ama hangisiydi hatırlayamadığım için sitede ne varsa indirdim. Şu an Spinoza Paradoxu diye bir kitap okuyorum, biraz ağır ilerliyor 🤗. Felsefe boğuyor ya beni 🤗😂. Selamlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sanırım Paul Auster'in kitapları akılda pek kalıcı değil ama sürükleyiciliği ve ifade tarzı çekiyor okuru. Belki işin felsefi boyutuyla ilişki kurabilsek daha fazla iz bırakabilir. Evet, C. bahsedince Auster'in Alman TV kanalında iki saat süren güzel bir röportajını da izlemiştim. Haklısınız, felsefe içerikli kitaplar ağır ilerliyor ama bir yandan da düşündürüyor insanı. Teşekkürler:)

      Sil
  7. Paul Auster okumak istiyordum bu sıralar olmazsa bu kitapla başlayayım konusu ilginç geldi bana..
    Teşekkürler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, başlangıç için iyi bir seçim olabilir, beni de diğer kitaplarını okumak için isteklendirdi. Ben teşekkür ederim:)

      Sil