KATEGORİLER

11 Ekim 2022 Salı

AĞAÇ EV SOHBETLERİ # 164

Sevgili DeepTone tarafından organize edilen Ağaç Ev Sohbetleri etkinliğimiz tüm heyecanıyla devam ediyorÖnceki haftaların sohbet konularını ve konu başlıklarını öneren arkadaşlarımızın  isim listesini burada bulabilirsiniz. Bu haftanın konusu, Sade ve Derin / DeepTone'dan geliyor: 

"Kaçış yemeğiniz nedir?"

Sevgili Deep'in yazısını okumadan bu soruya cevap veremezdim. Kutsal bilgi kaynağımız Google Amca'ya müracaat ettim, genellikle birilerinin bir şeyden kaçarken sığındıkları yerde yedikleri yemeğe "kaçış yemeği" derlermiş. Bazen aniden bastıran yağmurdan ıslanmamak için kendisini salaş bir lokantaya zor atan kişilerin önlerine gelmiş,  bazen de yurt dışına kaçışın bir nevi kutlaması olmuş, "kaçış yemeği". 

Yine Google'dan bilimsel bir doktora tezine rastladım; "kaçış yemeği", comfort food terimi için önerilen Türkçe karşılıklardan biriymiş. Mmm, fena değil, olabilir, derken, anladım ki Deep kaçış yemeği demekle bunların hiçbirini kastetmiyormuş! Neymiş peki? Aynı acil durum elbisesi gibi! Yani? Her ortama uygun işte.  Ekşi sözlükte siyah elbiseye vermişler bu payeyi. "Her kadının dolabında acil durum elbisesi olarak mutlaka bulunmalıymış!"

Sonunda çıkarıyor ağzından baklayı Deep. Anlayın artık, diyor. Pratik ve hızlı çözüm olarak, acil yemek yapmak durumunda olduğunuzda, kendiniz için, tek başına iken, aileniz ile veya eve misafir gelecekse... Ve yeni bir terim öğreniyorum: Acil Durum Misafiri!

Öğrenmenin yaşı yok elbette. Fakat arkadaşımızın esas anlatmamızı istediği şey, evde pratik yemek olarak aklımıza ilk önce nelerin geldiği...

Önce şunu ifade edeyim: Ani bir misafir gelmez bizim eve. Rezervasyonsuz misafir kabul etmiyoruz. Rezervasyon yaptıran misafirlerimizi ise çok güzel ağırlarız. Öyle kaçış yemeği, pratik şeyler, dışarıdan alınan hazır gıdalar falan olmaz menüde. Duruma göre çorbasından mezesine, ara sıcağından ana yemeğine, çeşit çeşit tatlısından tuzlusuna toplamda yirmi ilâ kırk çeşittir soframız... Neyse, konumuz bu değil. 

Bazen evde, muhtelif nedenlerle, yemeğin olmadığı da olur tabiatıyla. Pazara çıkılmamıştır, evde tadilat vardır, ya da bunun benzeri durumlarda, eşimin ilk aklına gelen şey bana dönüp, "menemen yapsana" olur ve hemen sıvarım kolları. Çoluk çocuk herkes kabul eder menemeni en güzel benim yaptığımı. Diğer yemekleri de güzel yaparım ama ev halkının söyleyeceği bir şeyler bulunur mutlaka. Fakat söz konusu menemen olduğunda, bütün ağızlar kapanır ve herkes söz birliği edercesine benim bu konuda ne kadar usta olduğumu kabul edip takdirlerini esirgemezler. İşin püf noktasını da şöyle vereyim. Biberler, soğanlar ve en son doğranmış domatesler piştikten sonra (domateslerin pişme derecesi çok önemli, ne çiğ kalacak ne fazla pişmiş olacak) üzerine yumurtaları çırpmadan kırıp beyazları pişene dek kesinlikle karıştırmamak. Sadece çatalın ucuyla pişmeyen ya da kabaran yerleri söndürebilirsiniz. Ne zaman ki yumurta beyazları pişti (ya da pişmek üzere), sadece bir kez altını üstüne getirecek şekilde karıştırın. (çorba karıştırır gibi değil) Birkaç dakika sonra ocağın altını kapatabilirsiniz. Tuzu pek sevmem, isteyen domateslerle birlikte tuzunu ekleyebilir. Benim için önemli olan karabiberdir ve piştikten sonra yemeğin üzerine ekilir, bir de kırpılmış maydanoz varsa üzerine ekilecek, daha ne olsun.  

Evliliğimizin ilk yıllarında kanape yapardım. Küçük ekmek dilimleri üzerine tereyağı sürer, üzerini sucuk, kaşar peyniri, domates ve biberle süsleyip fırın ızgarasında pişirirdim. Şimdi alt katımız balıkçı, pişirme de yapıyor. Büyük balık olunca, ızgara yaptırıp eve getirtiyoruz bazen. Küçük balıkları evde kendimiz tavada pişiriyoruz. Dışarıda kim bilir hangi yağ, kaç sefer kullanılmıştır hikâyesini bilirsiniz. Bunun dışında hemen yan tarafta sokağın içinde nefis Adana dürüm yapan bir yer var, bize çok yakın. Yukarıdan elimizi sallasak görebilir yani. Ya da güzel lahmacuncu, pideciler var çevremizde. Eve temizlikçi kadın gelince kıymalı yumurtalı pide yaptırırız, bazen. Dün kızımla damadım İnciraltı'nda bir Adana kebapçıya gitmişler. Ben çok önce gitmiştim oraya, sanırım Baba Kebap'tı adı. Birer porsiyon Adana Dürüm, yanında birer de ayran içmişler, hesap 395 TL. Artık dışarıda yemek yemek istersen kişi başı alkolsüz 200 TL, kişi başı alkollü en az 400 TL'yi gözden çıkarmak lâzım.

Evde pratik bir şeyler yapmayı severim. Bu basit bir tost ya da sandviç olabilir. Ama yumurtasını asla ihmal etmem. Dışarıdan yemek yememin zorunlu olduğu günler benim için özeldir. Gider yarım ekmek arası kokorecimi ya da bildiğim bir yere yakınsam midye dolmamı yerim. Ne yazık ki bunları eşim ağzına koymaz. 

18 yorum:

  1. Herkesin kaçış yemeği nasıl da farklı.. :) Bizde mesela; menemen ve makarna kaçış yemeğidir. Son dk misafir geldiği olur, onlarda nazı geçen insanlardır. Hemen bir fırına sevzeli tavuk veya sebzeli köfte attırırız. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Menemen ve makarna ilk akla gelenler. Çat kapı misafirliği sevdiğimi düşünüyorum ama bizde pek olmaz. Ne çat kapı bir yere yemeğe gideriz ne de çat kapı bize gelirler. Belki bir samimiyet ölçüsüdür bu ve demek ki biz mesafenin korunmasından yanayız:))

      Sil
  2. Kaçış yemeği tanımı ilginçmiş:)) aslında uyguluyoruz ama bu ismi bilmiyorduk:)) sağol varol.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aç Kaldım Yemeği, bence daha iyi otururmuş! Kaçış yemeği, daha ziyade ortam değiştirmeyi çağrıştırıyor daha çok. Siz de sağ olunuz efendim:)))

      Sil
  3. Google amca yeniden tanımlasın kaçış yemeğini :) çat kapı misafir olur bizde, en fazla evden çıkmaya niyetlendikleri an geliyoruz evde misiniz telefonu gelir, bir saat içinde de gelinir. Tabii korono birçok alışkanlığı değiştirdi, yeni rutinler oluşturdu. Sağlık bilgileri paylaşılıyor önce artık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi olur böyle sürpriz misafirler sanırım. Fakat evin hanımı için zor; kısa sürede masa düzenleyecek, evde her şey hazır olmayabilir vs. Yoruma verdiğim cevaplardan birinde kaçış yemeği yerine "aç kaldım yemeği" demiştim. Ani misafir durumları için "misafir aç kalmasın yemeği" olabilir. Türkçemizi zenginleştirelim:)))

      Sil
  4. Kaçış yemeği denince ben de "comfort food" sanmıştım ilk başta Mr. Kaplan ama Deep başka açıdan yaklaşmış olaya. Acil durum / son dakika günü kurtarmalık yemek olarak düşününce aklıma ilk gelen salçalı makarna oluyor ama iş sığınacak liman ararken iyi hissetmemimizi sağlayacak "comfort food" ise kremalı domates çorbası, ıspanaklı kiş, menemen ya da şöyle bol soslu spagetti bolonez ve yanında güzel bir şarap :) İster günü kurtarmak olsun, ister rahatlama/kaçış yemeği fark etmez; bence yemek yemenin kesinlikle mutlulukla çok yakın bir ilişkisi var :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabii ya, kaçış yemeği, comfort food'un karşılığı olmalı. "Son dakika yemeği" güzel bir terim sözgelimi:) Ya da "Günü kurtarma yemeği" gibi birçok karşılık üretebiliriz kendi dilimizde. Evet, Mrs. Kedi, en basitinden salçalı makarna olabilir. Çok severim ama bizim evde şeker yükselmesin diye makarna, pilav pişmiyor pek. Kesinlikle sevdiğin yemek insana mutluluk verir, hem yaparken, hem de yerken:)) Okurken bile mutlu oldum, inanır mısınız?:))))

      Sil
  5. Kaçış yemeğini ben de ilk kez duyuyorum😊. Bizbizeysek yağda yumurtalı kahvaltı, en uygun seçenektir. Ama aniden misafir gelecek olsa eşim hemen alarma geçer. Evde, buzlukta ne varsa hemen pişirir, hazırlar🙈🙈🙈. Sunuma da çok önem verir. Arkadaşlarım benden tarif istemeyeli epey zaman oldu. Artık direkt eşime soruyorlar😊😊.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mutfağı ben de severim ama eşim de sever. Bu yüzden menemen hariç tüm yemek işlerini eşim üstlenmiştir. Şimdi güzel de yapar yani, her şeyi, pratiktir. Bu yüzden bırak ben yapayım da diyemem pek, severek yaptığı için ortak çıkılmasını istemez zaten. Siz eşinize devretmişsiniz işi, güzel. Ben sabırla bekliyorum:))

      Sil
  6. Kaçış yemeği deyince akla hemen makarna gelir bizim evde. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında pilav da makarna gibi kısa sürede pişen basit bir yemektir. Fakat nedense makarna daha çok akla geliyor. Hiçbir şey yapamadım, gider tereyağına iki yumurta kırarım ve ekmeğimi bandıra bandıra yerim:)

      Sil
  7. Kaçış yemeğini ben de comfort food sanmıştım, bu bildiğin şipşak yemek.. Akşam kahvaltısı bizimkisi - ki Almanlar buna akşam ekmeği derler ve her akşam yaparlar! Sıcak yemek günde 1 defa yenir ALmanya'da o da öğlen! :) Bizde ise haftanın en az 6 günü akşam sıcak yemek bazen işte aşırı yorgun ve açsak şipşak akşam kahvaltısı.. Comfort food'ım ise kesinlikle guacamole sosa tuzlu kraker bandırmak ya da köpüklü beyaz şarapla enfes peynirler ve üzüm :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, bir tanım da sizden:) "Şipşak yemek" neden olmasın. Kaçış derken bir ağırlık çöküyor üstüme. Şipşak ta bir şirinlik vurgusu var. Biz öğünleri ikiye indirdik. Bazen davetlerde ya da dışarı çıktığımız zaman bozuyoruz düzeni, o kadar olur:)) Comfort food, sizde tam keyif food muş:)) Afiyet olsun:)

      Sil
  8. ani misafir gelmemesi ilginçmiş. eşin sevmiyor herhalde ani misafiri :) önceden haberli olcak illa demek ki. birileri ile dışarda gezerken hadi gidip bizim evde yemek yiyelim durumu olmuyor yani :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nayıırr, nayırrr nolamazzzz:))) Belki bir kahve nolabilir:)) Rezervasyonsuz kabul etmiyoruz canım:))

      Sil
  9. Kaçış yemeği tabirini duymamıştım ben. Yazanara bakarak yazdım yazımı. Genelden farklı bizde çorbadır hemen yapılıverecek olan yemek. Benim dışımda pek sevilir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çorbanın hemen her türlüsünü ben de severim ancak eşim pek sevmez:)

      Sil