Kitabın Adı: Köleler Adası
Yazar: Pierre de Marivaux
Sayfa Sayısı: 55
Çeviri: Berna Günen
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Pierre de Marivaux (1688-1763) oyunları en çok sahnelenen Fransız bir yazar. 1725 yılında yazılan Köleler Adası isimli oyun Paris'te bir İtalyan tiyatrosunun oyuncuları için yazılmış ve ilk kez onlar tarafından sahnelenmiştir. Oldukça kısa 11 sahnelik oyun hayali bir Köleler Adasında geçmektedir. Bu adanın özelliği kölelerin efendi, efendilerin köle olması. Bir deniz kazası sonucu kölesiyle birlikte bu adaya çıkan efendi Iphicrate ile kölesi Arlequin adanın yasaları gereği rolleri değişir. Komedi tarzındaki oyun, efendi-köle ilişkilerini mizahi bir dille hicvetmekte. Birkaç saatte okunacak bir kitap. Kitabı Fransızca aslından dilimize çeviren Berna Güven'i başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Oyuncu sayısı az ve okunması kolay.
Kitap oldukça kısaymış. Konusu güzel görünüyor. Efendi ve kölelerin yer değiştirmesi her iki tarafa nasıl hissettirdi acaba? :)
YanıtlaSilEvet, güzel ama çok kısa. Esprileri hem düşündürüyor hem de güldürüyor. Sonuçta köleler rolleri değişse bile efendiler kadar zalim olmuyorlar, efendilere bir bakıma ahlak dersi veriyorlar:)
SilTam da bunu merak etmiştim Mr.Kaplan. Ellerine güç geçince köleler ne yaptı acaba diye soracaktım ama cevaplamışsınız bile :)
SilAdanın yasalarında istismar yok:) Amaç efendileri ıslah etmek.
Sil-Arlequin: Acı çektirmek mi? Ah zavallıcık! Belki bir parça kaba davranıyorumdur, o kadar. Sonuçta ben efendiyim, öyle değil mi?
Eski köle, yeni efendinin arkadaşına sözleri:))
Konusu güzelmiş, okumak isterim. Bu türden en sevdiklerim: 'Cyrano de Bergerac' ile 'Mozart ve Deyyuslar'
YanıtlaSilEvet, konu güzel ancak oldukça kısa geçilmiş. Aslında biraz geliştirilseymiş daha fazla övgüyü hak edebilirmiş. Cyrano de Bergerac'ı duymuştum biraz bilgim de var. Mozart ve Deyyuslar'dan haberim yoktu. Teşekkürler:)
SilYine de bir şans veririm ben. Ne demek önemli değil :))
SilElbette:) Teşekkür ederim:)
SilDuymamıştım bu kitabı ama oyun okumayı severim. Sanırım kütüphede de vardır.
YanıtlaSilMuhtemelen vardır:) İlginç bir bakış açısı var kitabın. Kısa ve öz, üzerinde düşündüren diyaloglar güzel. Keşke biraz daha uzun olsaydı dedirtiyor:)
SilKitap sanmıyorsam köleleiğin devam ettiği bir zamanda 1725 yılında yazılmış,bu nedenle hikayedeki tespitlerde gerçekçi bir bakış açısıyla ele alınmış olabilir..:)
YanıtlaSilEvet, evet. Kitap son derece nahif bir üslûp içinde kalarak efendilerin kölelere nasıl zulmettiğini şiddet içermeyen bir dille anlatıyor:)
Silbu yazının uzunluğu ideal :)
YanıtlaSilYok ya bu kadarı da çok kısa. Ancak kitap da öyle. Bazı kitaplar üzerinde uzun değerlendirmeler yapmak gerekiyor. Kitabına göre yani:))
SilDaha önce hiç karşılaşmadığım bu kitap oldukça ilgi çekici bir konusu varmış. Hemen okuma listeme eklemeliyim. Kalemine sağlık.
YanıtlaSilBenim de tesadüfen karşılaştığım bir kitap ama okuması eğlenceliydi. İyi okumalar. Teşekkür ederim:)
Sil