Yok, bugün öyle uzun uzadıya yazmayacağım. Anlatacağım fazla bir konu da yok zaten. Olsa da yazmamam lazım ki biraz uykumu alayım. Yaylaya bile çıkmadım bugün. Akşama doğru telefonla rapor aldım sadece. Ne mi yaptım. Bütün gün Viyana/Salzburg seyahat planını hazırlamakla uğraştım. Bazı gezi blog yazarları Viyana'ya üç gün yeter diye ahkam kesmişler. İlk tespitlerim Viyana'ya üç gün değil üç hafta yetmeyeceği... Bir sarayın hakkını vererek gezilmesi neredeyse tam günü alıyor.
Gezilecek yerler geniş bir alana yayılmış. Şarapçılık gelişmiş. O kadar güzel bağ evleri ve lokantalar var ki insanı hayran bırakıyor. Henüz görmediğim halde hayranlığımı gizleyemedim. Şnitzel, apple strudel ve sachertortenin anavatanı. Kaliteden ödün vermiyorlar ama bunu ücretlere de yansıtıyorlar! Salzburg'a bundan önceki ziyaretimde, Almanya sınırına yakın, yöresel köylü kıyafetlerini giyen gençlerin hizmet ettiği, dağ evinden bozma bir restoranda ilk ve son kez geyik eti yemiştim. Bütün bu seyahatle ilgili aklımda kalan önünden geçtiğim Mozart'ın doğduğu ev ve çeşit çeşit balıkların satıldığı pazarları. Bu sefer de Salzburg üzerinde plan yapmaya yeterince zaman kalmadı. Bir gezi bloğunda yazılanlarla yetinmek zorunda kalacağız.
72 saatlik toplu taşıma ve havaalanı ile şehir arasında ekspres trenlere gidiş dönüş biletlerini internet üzerinden almaya çalışacağım. Viyana-Salzburg arası tren biletleri çok önceden gidiş dönüş olarak alınmıştı zaten. Havayolu check-in işlemini de dünden yapmıştım. Yarın bir de bütün biletlerin, otel rezervasyon onayları, metro-tram planları ve turistik şehir haritaları ile hazırladığım gezi planlarını yazıcıdan çıkartacağım.
Elektrikler de kesildi şimdi. Haydi bana eyvallah!
Yine güzel bir gezi sizi, anılardan kalan keyifli yazılar da bizi bekliyor demektir :)
YanıtlaSilEveeet:) Ben de yazmaya sabırsızlanıyorum.
YanıtlaSil