KATEGORİLER

23 Eylül 2017 Cumartesi

CEVİZLERİ HAZIRLAMAK GEREK

22/09/2017 Cuma, Tire

Hava birden serinledi. Tipik bir sonbahar günü. Kendimi bildim bileli hayalini kurduğum bir yaşam. Rutin işlerimi yapıyorum sabahleyin, benim için erken sayılabilecek bir saatte. Önce kara kızların yiyeceklerini götürüyorum kümese. Bazıları ceviz ağacının dalları üzerinden kümesin dışına çıkmış. Dışarıdakiler elimde kovayı görünce peşime takılıyor. Hepsi beni bekliyor çığlık çığlığa. Bu bağırışları açlıktan mı sevinçten mi anlamak imkansız. Fifi bana eşlik ederken sırasının gelmesini bekliyor. Venüs kulübesinin yanında uzanmış yatıyor. Biraz yem atıyorum tavuklara güzel yumurtlasınlar diye. Sesleri kesiliyor. Suları bitmiş, dönüp su getiriyorum. Suyun başına üşüşüyorlar. Venüs ve Fifi'nin mamalarını verip sularını tazeliyorum.

Rüzgar şiddetleniyor. Henüz yapraklarını dökmeyen ağaçlar esen rüzgarın sesine kulak verip dans ediyorlar. Yağmur yağacak gibi kaplıyor gökyüzünü bulutlar. Sonra birden güneş yüzünü gösterip ortalığı aydınlatıyor. Mutfak ekibinin yaptığı zerde çok hoşuma gidiyor. Tepsileri güneşe çıkarmam gerek biraz kıvamını bulsun diye. Ama ben bu şekliyle daha çok sevdim. Zaten güneş de yok doğru dürüst. Hava durumuna bakıyorum. Bir hafta daha yağış görünmüyor. Cevizler kurur o zamana kadar. Dün yağmurdan korkup üzerini örttüğüm cevizleri kuruması için tekrar seriyorum.

Sakin zamanlarda hanımlar boş durmuyor, ceviz kırıp ayıklıyorlar. Akşam misafirlerimize kendilerini özlettiklerini söylüyorum. "İki kere geldik, kapıdan döndük, demir kapı kapalıydı." diyorlar. Pazartesi günü olmalı. Birinin pazartesi günü olabileceğini ama geçen hafta perşembe günü geldiklerini söylüyorlar. Bir yanlışlık olmalı, perşembe günleri açık olduğumuzu söylüyor, yine de gelmeden önce aramalarını salık veriyorum.

6 yorum:

  1. Taş Ev'in bir yıldır var olduğunu okuyunca şaşırmıştım. Sanki siz yıllardır yaylada misafirlerinizi ağırlıyor, yaşadıklarınızı bizimle paylaştığınızda telaşınıza, doğal havanın kokusuna biz de iştirak ediyorduk. Demek ki doğa ve sevilen iş bir araya gelince huzurlu bir duygu uyandırıyor. İnsanların hayallerini gerçeğe dönüştürmesi kadar büyük bir iş yok sanki bu dünyada.

    Bu arada cevizlerin akıbetini merak ettim. Muhtemelen kış günlerinde tatlıları süsleyecek. Yine de içimden bir ses keşke cevizli biber yapılsa dedim. Sanırım acuka diyorlar, cevizli bibere. Güney yörelerimizin mutfağını süslese de Girit usulü tarifi var mı merak ettim.

    Size ve Taş Ev sakinlerine selam ve sevgilerimle, güzel bir hafta sonu dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Henüz bir yılımızı doldurduk. Geçen bir yılın her günü ayrı bir telaş, ayrı bir sıkıntı, ayrı bir keyif, ayrı bir sevinçti. Şimdi daha tecrübeli, ayağı daha sağlam yere basabilen kişiler olduk sanırım. İstediğimiz kalitede eleman bulamamak bu işin en zor yanıymış. Kalite derken önce ahlak sonra beceri elbette.

      Yaz kış mezelerimizin çoğunda ceviz var. Cevizli biber nasıl oluyor, duymadım ama araştıracağım. Acuka menümüzde var. Kahvaltımızın değişmezi. Ama bu yörede pek itibar görmedi sanırım. Daha çok soslu kızarma biberi ve okma dedikleri ince doğranmış çoban salataya çökelek peyniri karışımından hoşlanıyorlar.

      Acukada özel bir domates ve acı biber salçası karışımını kullanıyoruz. Ceviz ve zeytinyağı olmazsa olmazı tabii ki.

      Teşekkür ederiz:)

      Sil
  2. Bugün İstanbul'da hava limonata gibiydi. Dün gece yağmurun verdiği serinlik havanın hararetini söndürdü sanırım. Cumartesi günleri semt pazarına özellikle ben çıkarım. Nerede ne var dip bucak dolaşırım. Burada bamya on-onbeş lira arasınad değişiyor, ama bamya denmez bana göre, küçücükler. Oysa Ege bamyası diye satılan bir kaç yerde bamya beş liradan satılıyor. İzmin bamyasının lezzetini diğerinde bulamıyorum. İzmir bamyası ve İzmir yeşil bölülcesinden birer kilo aldım. bir de yayla doatesinden.
    ....
    Bizde yeşil börülceye "çakıldak" denir. Nasıl yapıldığını bilirsiniz. Haşlanıp zeytin yağıyla yağlanır ve limon sıkılarak servis edilir. Özellikle olduğu gibi haşlanır ki kılçıklarından tutup, dişlerimiz arasında sıyırtarak yenir. Bu kültür diğer yerlerde olmaz sanırım. Yeşil börülceyi fasülye gibi pişirenler de var sanırım.
    .....
    Bamya güveçte pişirilirken içindeki malzeme de önemlidir. Domates ve biberler, üzerine de bir salkım ekşi koruk, lezzete dayanamazsınız. İzmir bamyası çekirdekli olur ve lezzete lezzet katar. İstanbullular bunu pek bilmezler.
    ....
    Limonata gibi hava demiştim; Cağaloğlunda iki tane büfe var, ikisi de yanyana. İkisi de birbiriyle dost ve arkadaş. Sanki büfeler birbirinin kopyası gibi görünürde de, hizmette de birbirlerine tıpatıp benziyorlar.
    Dikkatimi çekti ikisinde de limonata var. Fakat birinde yüzelli kuruş, diğerinde iki lira bir bardağı. Bunun hikmeti nedir diye sorduğumda biri soğukluğuyla serinletiyor, diğeri de adamı kendine getiriyor. Neden bunun yapımını birbirinizle paylaşmıyorsunuz dediğimde sır olduğunu söylediler birbirimizden farkımız olsun dediler. Öyle tahmin ediyorum ki diğerinin de ondan farklı bir spesiyail vardır.
    .....
    Sizin de Allahüalem damla sakızlı sütlaçınız vardır!..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bamya yemeğini sevdiğim söylenemez. Yeşil börülceye çakıldak denildiğini burada öğrendim. Bizde de taze fasulye gibi pişirilir ve güzel olurdu. Ama sizin tarif ettiğiniz üzere salatasını her hafta masamızdan eksik etmeyiz.

      Bizde sütlaç yok. Ama ileride belki de olur. Eşim tatlı konusunda çok iyidir. Burada en çok tutulan tatlı kara dutlu lor tatlısı. Bana çok enterasan gelir bu durum. Al mandıradan tatlı loru dök üzerine bir kaşık Cambazlı'nın karadut reçelini olsun tatlı. Eşimin en sevdiğim tatlısı "trileçe" Bazıları İtalyan orijinli diyor bazıları ise Balkan. Orijini ne olursa olsun üç farklı sütten yapılan bu tatlı iyi yapanın elinden sütlacı aratmıyor.

      Sil
  3. Ceviz toplamak, kabuğunu kırıp ellerin tetire bulanması, kararması, içini çıkarmak.

    Taze cevizin lezzetini çok iyi bilirim. Çok başkadır. Afiyetle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok fazla dokunmadığım halde sağ elimin baş ve işaret parmağı kına yakmış gibi boyandı. Dayanamayıp yeşil kabuğundan yeni soyulmuş cevizi kırmaya çalışırken boyanıyor eller. Bu vesileyle epey taze ceviz yedim. Teşekkür ederim.

      Sil