KATEGORİLER

25 Şubat 2016 Perşembe

25/02/2016 Perşembe, Tire

Dün, gece boyunca yağan yağmur toprağı iyice ıslatmıştı. Sabah havanın yeniden yükselmesiyle birlikte güneş kendini gösterdi. Eşim, uzun zamandır devam eden fizik tedavi seanslarının sonuncusuna girmişti dün. Çoktandır yaylaya çıkmadığından yukarıda yapılanları, özellikle de taş fırını merak ediyordu.

Çalışma yapılan günlerde şehir dışında değilsem, mutlaka yaylayı dolaşır ustalarla yapılacak işleri konuşurum. Yağışlı günlerde ustalar gelmez genellikle. O günler, benim de yaylaya çıkmadığım ender günler. Bu yıl aşırı soğuk nedeniyle çalışmalara bir haftaya kadar ara verildi. Bazen yağmurlu günün ertesi de çalışmaya gelmez ustalar. Bu nedenle evden çıkmadan Kadir'i arayıp orada olup olmadıklarını öğreneyim dedim. Kadir, bu sabah Yakup Ustanın gelmediğini söyledi. Geçen haftanın bütün günleri çalışmışlardı. Salı Pazarının kurulduğu gün de çalıştılar, pazar günü de. Kendi ihtiyaçlarını karşılamak için azıcık yağmur bile bahane oluyor bu insanlara.  Bir gün ara verseler, nedenini anlayamadığım bir mahcubiyet içine giriyorlar. Oysa işleri şu tarihe kadar tamamlayın demedim onlara.

Madem çalışma olmayacak bugün, biz de vaz geçtik yaylaya gitmekten. Dün kestirip arabaya koyduğum mermeri yarından sonra götürsem de olur. Yarın İzmir'e göz doktoruna gideceğim çünkü.

Bugün tam kitap okuma günü oldu böylece. Arada okumaktan sıkılıp bir şeyler yazmaya çalıştım ama olmadı. Ismarlama olmuyor zaten bu işler. İlham perisi gelip ziyaret edecek mutlaka. Yazmayı bırakıp tekrar aldım kitabı elime. Orta kalınlıkta bir kitap ama bazı bölümlerde felsefeye giriyor bazı bölümler ise sinirimi bozuyor. An geliyor okuduğumu bir seferde anlayamıyorum. Başa dönüp yeniden okuyorum. Çeviri hiç de fena değil ama yazım ve dizgi hataları çok fazla. Bu da işimi zorlaştırıyor. Yazan kim olursa olsun her sayfasından iyi ya da kötü pek çok şey öğreniyorum. Bitirince bloğumun kitap başlığında bahsedeceğim ondan. Herkese okumasını tavsiye edeceğim. Onun yanlışlarını zaten bütün dünya biliyor ama doğruları beni hayli şaşırttı. Kesinlikle incelenmesi gereken bir beyin.

2 yorum:

  1. Yaylada ev, taş fırın, okumak, yazmak...
    Çok güzel, gerçekten.
    Ben de ağaçlar içinde bir ev hayal ediyorum, taş fırını da olabilir aslında. İnsan hayatını güzelleştirmeli...
    Selam, sevgi ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  2. İnşallah sizin hayalleriniz de gerçek olur. Teşekkürler.

    YanıtlaSil