Meteoroloji havanın yağmurlu olacağını bildiriyor. Hava kararsız. Önce yüzünü gösteriyor güneş, hava tahminlerini açığa düşürmek istercesine. Çok uzun sürmüyor güneşin bu oyunu. Bahçede odun hazırlamaya başlar başlamaz yağmur atıştırmaya başlıyor. Ağaç kütüklerini yığdığımız alanın üzerini naylonla örtüp Taş Ev'e sığınıyorum.
Yağmur havanın soğuğunu kırıyor. Yukarıda sobayı yakmakta acele etmiyoruz bu yüzden. Kısa süren yağmurdan sonra güneş bir kez daha bulutların arasından sıyrılıyor. Taş Ev'in salonunda yağmur manzarasını seyretmeyi düşünürken tam karşımda bir gökkuşağı beliriyor. Bir kolu İtfaiye Meydanına saplanmış yarım halkanın diğer kolu süratle batı istikametine ilerliyor. Bir kaç fotoğraf çekip sosyal medyada paylaşıyorum. Rengarenk kuşak uzadıkça solgunlaşıyor ve yavaş yavaş kaybolmaya başlıyor. Tabiatın on dakikalık bu olağanüstü gösterisi güne iyi başlamam için güzel bir teşvik oluyor.
Temizlik tamamlandıktan sonra Zeytin'i serbest bırakıyorum. Akşam saatlerinde başlayan sağanak yağış önemli kısmı eriyen kar örtüsünü kısa zamanda süpürüp alıyor. İki gündür yanıma almadığım bilgisayarımdan uzak kalmaya alıştırıyorum kendimi. Instagram'a koyduğum gökkuşağı fotoğrafı büyük ilgi ve beğeni topluyor.
Tahmin raporları hafta sonunda hava sıcaklığının sıfırın altında on dereceye kadar düşeceğini bildiriyor. İzmir için hiç de alışık olmadığımız bir durum. Sularımız henüz çözülmüşken yine donacak olması şimdiden endişelendiriyor beni.
Aşkın Şef arızalı motosikletiyle yağmur altında yola çıktıktan beş dakika sonra şans eseri yağmur kesiliyor. Gecenin son misafirlerini uğurluyoruz.
Haberlerde darbe komisyonunun çalışmasını tamamladığı açıklanıyor. Genel Kurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının ifadelerine başvurmaya gerek görülmemiş (!) Bütün kurumlar Fetöcü'ler tarafından işgal edildiği halde darbenin siyaset kurumuyla bir bağlantısı saptanmamış. Ne güzel komisyon, ne güzel soruşturma. Yersen.
Kafamı meşgul eden diğer bir husus da önceden tertiplendiği gün gibi açık bir linç girişimine maruz kalan modacı Barbaros Şansal. Modayla ilgim olmadığı için adamın adını bile duymamışım. Söylediklerine bakıyorum. Türkiye'ye ve Türk halkına hakaret etmiş (!) Ne demiş? "Tutuklu gazetecilerden, çocuk tecavüzlerinden, rüşvetten, bağnazlıktan dem vurarak, bu kadar pisliğin rezaletin içinde neyi kutluyorsunuz yılbaşında diyerek, b... boğul Türkiye." demiş. İçinden geçenleri söylemiş. Ben şahsen şahsıma hakaret olarak algılamadım. Ülkenin durumuna bakıldığında ne kadar b.... battığımız aşikar iken mevcut durumu ifade edeni linç etmek ancak bizim ülkemizde görülebilir. Cinsel tercihi ne olursa olsun hiç tanımadığım ancak insanlık adına iyi şeyler yapmaya çalıştığını öğrendiğim bu insana yapılanlara üzüldüm. Onun maruz kaldığı durum ne kadar b... battığımızı açıkça gösteriyor ve ona haklılık kazandırıyor zaten. Bir zamanlar Aziz Nesin'i de linç etmeye çalışmışlardı bir zamanlar, "Türk halkının % 60'ı aptaldır." dediği için. Zaman onu ne kadar haklı çıkarıyor. Şimdi bu oranı az bulanlar bile var artık.
Somewhere over the rainbow...
YanıtlaSilA beatiful song:)
SilÖnümüzdeki günlerde Sibirya soğuklarının Tire'ye de geleceği söyleniyor. Hem de eksi on dereceleri geçecek deniyor. Bu kış çetin geçeceğe benziyor o zaman. Dağda da bir takım önlemlerin şimdiden alınması lazım. En başta suların donmasını önlemek. Yollara tuz ve kül dökmek gibi. Gökkuşağına rastlamak insanı büyülüyor çocukluğumuzdaki gibi.
YanıtlaSil.....
Darbe komisyonuna Eski cumhurbaşkaın dokuz sayfalık metin göndererek savunmasını yapmış; aslınad savunma karşılıklı sorgulama şeklinde yapılır. İfade verir gibi bir metne sadık kalınmaamlıydı. Ordu komutanları darbeden sorumlu değil mi? Mantık almıyor tabi. Ancak darbeyi araştırma komisyonusiyasetten bağımsız çalışmadığı için iki kere iki dört etmiyor ne yazık ki.. Cebirde küçük parantezlerin topunu çerçeveleyen ve içine alan büyük parentezin önündeki eksi değer gibi. Bu değer büyük parantez içindeki bütün değerleri alt üst ediyor. Eksi değerler artı, artı değerleri eksi yaptığı gibi.
.....
Toplumumuz aptal değil; belki şöyle ifade edebiliriz. Toplumumuz çıkarcı olmuş. Şahsi çıkarları milli ve ulusal çıkarların önüne geçmiş ne yazık ki. İşte o zaman vatanseverlikten söz etmek mümkün olmuyor. Bazen çok laf etmek ve nefes tüketmek yerine çıkış yolunu aramak daha doğru geliyor. Yazdıklarımız ve çizdiklerimiz bir işe yaramalı. "Söylersen hayır söyle aksi takdirde sus" sözü bazen işe yarayabilir. bizi millet olarak birbirimizden koparmalarına izin vermemeliyiz. Daha da kaynaşmalıyız. Farklılıklarımızla birlikte varız biz.
Naif ve tarafsız yorumunuz için teşekkürler. Sorun belki şahsi çıkarların milli çıkarların önüne geçmiş olması. Bu bindiğimiz dalı kesmek değil midir?
SilBindiği dalı keser mi akıl sahipleri?
Darbe komisyonu darbeyi örtme kapama komisyonu olarak çalışmış. Bu da darbenin iktidarla birlikte millete karşı yapıldığının ispatı demek değil midir?
Görsele bakınca güzel bir yazı bekliyor sanıyor insan. Yazının sonu da gerçekleri şak diye yüzümüze çarpıyor. Onlar gibi olmayana saygısı olmayan bir ülke artık burası.
YanıtlaSilEvet, biraz ters köşe oldu:)
SilMaalesef durumlar hiç iyi değil.
Sabah ayaklandığımda hiçbir şey yoktu. Pus dışında. Yedi civarı lapa lapa kar yağdı. Çıkmaya yakın durmuş. Akşam yağmurluydu. Sabah incecik buzda paten mi kayılacak bilmiyorum :)))
YanıtlaSilBu kış bıktırdı artık. Yazın yakıcı sıcağını özledim:)
SilSiz yine de kendinize dikkat edin de bir kaza çıkmasın:)