Öğlene kadar meze hazırlığı vardı. Eşim ve Aşkın Usta birbirlerine nazire yaparcasına hünerlerini sergiliyorlar. Ben de oturup menüleri gözden geçiriyor, eksikleri tamamlıyorum. Sabahki durgunluktan sonra öğlene doğru hareket başlıyor. Bir haftalık tecrübe sonunda alkollü içkilerde tercih rakı ve biradan yana. Şarabın ise pek yüzüne bakılmıyor.
En kalabalık günlerimizden biri olmasına rağmen müzik krizi de yaşamadık sayılır. Her ayrılanın aklı Taş Ev'de kalıyor. Internet üzerinden çaldığımız müzik internet paketimdeki sınırı zorlayacak gibi.
Eleman eksikliğimiz hala devam ediyor. Bu yüzden zaman zaman garsonluk yaparak Hüseyin'e yardımcı olmaya çalışıyorum. Geç saatlere kadar kalanlar oluyor. "Hadi artık geç oldu, kalkın gidin." denilmiyor. Ara sıra masaya gidip bir istekleri olup olmadığını soruyorum. Her seferinde yeni istekler alıyorum. Önce Aşkın'ı sonra Hüseyin'i gönderiyorum. Bugün çok övgü işittim Taş Ev hakkında.
Şehirden dönüşte arabayı park edeceğim sırada ön kaputtan yoğun bir duman çıkmaya başlıyor. Yeniden çalıştırmadan evvel servise göstermem gerekiyormuş. Yarın Olgun Ustayı arayacağım bakalım...
Taş Ev için bunların işitileceği belliydi, şaşırmadım o yüzden. Galiba klasik müziğe alışacak kulaklar. Zeytin hoşnut kalmamış kaydığı anlardan, belli.
YanıtlaSilTeşekkürler. Klasik müzik gibisi var mı?
SilHayalinizin böyle güzel bir şekilde gerçekleşmesi çok hoş,eleman eksiğiniz bir an önce hal olur inşalllah.
YanıtlaSilEleman konusu her zaman gündemimizdeki yerini koruyacağa benziyor maalesef. Bakalım, göreceğiz:)
SilBu yoğunlukta atlamışsınızdır belki, Zeytin'in karnesini çıkardınız mı?
YanıtlaSilHatırlattığınız için teşekkürler. Veteriner hanım çıkardı karnesini, aşıları yapıldı. Belediyeye kayıt yapılacakmış bir de. Araya bayram girdi, en kısa zamanda onu da yaptıracağım.
SilZaman içinde hepsi olur Elaman durumları kolay değil Meze görüntüleri çok hoş
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Her şey yoluna giriyor yavaş yavaş. Beğenmenize sevindim:)
Sil