KATEGORİLER

12 Ocak 2020 Pazar

YENİ BİR HAYAT BÖLÜM 48

YENİ BİR HAYAT *** BÖLÜM 48 ***

Evet dostum, seni tercih edecek Rauf Bey elbette. Yaptığın blöf değil. Seni yıllardır tanıyan, huyunu suyunu bilen genel müdürün bir türlü senin sabrını zorlamaktan alıkoyamayacak kendini. Bu kadar zıt karakterli iki insanı bir arada tutan ne? Hadi onu anladım, güven veriyorsun, çalışkansın, fedakârsın, her işe kolay adapte oluyorsun, dürüstsün, işini biliyorsun da sen onda ne buluyorsun? Bu soruyu sürekli soracaksın kendine. Sana değer veriyor, teknik konularda sözünü dinliyor, yeri geldiğinde ödüllendiriyor ve en önemlisi de senin yapamayacağın ya da yapmakta zorlandığın işleri yapıyor. Meselâ daire başkanları şantiyeye geldiğinde lavabonun kapısında bekleyip onlara havlu tutabiliyor. İdare elemanları iş dışındaki taleplerini hiç zorlanmadan ona iletebiliyorlar. O da bu talepleri zevkle en kısa zaman diliminde karşılıyor. Çünkü biliyor ki kendisine gebe kalacak bu insanlar. Zamanı geldiğinde en olmaz denilen işleri bile hallettiğini görüp şaşıracaksın.

Derivasyon tüneli betonlarında pürüzsüz bir yüzey aranır. Ancak uygun beton karışımı kullanmadığınız için mi yoksa betona ilave edilen uygun kimyasal katkı bulamadığınızdan mı bilinmez çelik kalıp sökülünce yüzeyler kurt yeniğine benzer bir görünümde çıkacak. Şantiye kalite kontrol laboratuvarındaki arkadaşlarınla problemi çözmeye çalışırken Rauf Bey yine sana bir sürpriz yaparak Bodrum'da villâ inşaatları yapan bir mühendisi bulup getirecek. Neymiş efendim, gelen arkadaş beton konusunda çok tecrübeliymiş! Sana haber vermeden böyle bir oldu bittiyle işine müdahale etmesi genel müdür bile olsa kabulleneceğin bir durum değil. Sana hadi anlat sorununu bu arkadaşa diyecek. Fena halde bozulacaksın. Bu işler deneyerek uygun karışımı bulmaktan geçer dostum. Öyle bir bakışta çözülmez ki. Hem daha henüz işin başındasın. Hani her şeyi denedim, olmadı desen eyvallah, git dışarıdan yardım al. Madem bu işi çözemeyeceğime kanaat getirdiniz, işte Halep, işte arşın diyeceksin. Zavallı adam da şaşıracak bu tepkine. Onun bir suçu yok ki, çağırmışlar gelmiş. Senin bütün tepkin Rauf Beye.

Apar topar yemeğini yedirip gönderecekler bu bir bileni. Birkaç gün içinde uyguladığınız yeni beton karışımlarıyla sorun çözülecek. Siz Rauf Beyle böyle dalaşırken dışarıdan çok iyi bir ekip arkadaşıymış gibi görüneceksiniz. Çünkü ne kadar kavga etseniz de aranızda genellikle küskünlük olmayacak. Bu yüzden Rauf Bey'le arası bozulan kişiler, senin de onların karşısında olduğunu sanacak. Zaman zaman bunun sıkıntısını çekecek, haksızlığa uğrayacaksın. 

Proje kapsamında tamamlanan çevre yolunun geçici kabulü yapılacak. Bu esnada tünel kazılarında meydana gelen göçükler, portal aynalarındaki heyelânlar canını hayli sıkacak. Bir dini bayram tatilinde gönüllü olarak şantiyede kalıp bir avuç tünel işçisiyle birlikte beklemeye tahammülü olmayan göçük sorununu çözeceksin. Bayramın ilk gününde tünel problemi ile uğraşırken bir haber gelecek. Trafiğe yeni açtığınız yolda ticari bir taksi kaza yapmış. İzmir'den aldığı iki yolcudan birinin ve şoförün hayatını kaybettiği kaza bayramın tadını kaçıracak. Yolun cazibesine kapılan şoför gaza yüklenmiş ve ardından şarampole uçarak birkaç takla atmış. Ağır yaralı diğer yolcuyu gelen ambulans hastaneye götürecek.

Bu arada baraj tipinin değiştirilmesine yönelik çalışmalar hızlanacak. Bunun için bir dizi jeolojik araştırmaların yapılması gerekecek Avusturyalı bir Yahudi asıllı bir jeoloji mühendisi olan Johannes eğlenceli kişiliğiyle sana Karakaya günlerini hatırlatacak. Yabancılarla çalışmak bir ayrıcalık dostum, stresin zerresi yok. Onlarla birlikte yaptığınız çalışmalar her zaman keyifli geçecek. İngiliz asıllı Quentin de onlardan biri. Genç yaşına rağmen konusuna son derece hakim ve dünyaya hizmet ediyor. Yine bir İngiliz olan Andrew içlerinde en profesyoneli. Profesyonelliğin iyi ve kötü tarafları var sana göre. Bu Andrew'a da hem kızacak hem gıpta edeceksin. Bütün yabancı müşavir mühendislerinin sözleşmeniz gereği günlük çalışma bazında ödenen bir ücreti var. Konuyu ve soracağın soruları belirleyecek önce. Önüne gelen ödemeye esas detaylandırmada senin sorduğun sorulara cevap verebilmesi için yaptığı iki ya da üç günlük, bazen de üç saatlik araştırma, hazırlık süresini dahi dikkate alacak. Böyle bir durumu sen eksikliğin kabul eder, bir hafta çalışıp hazırlansan bile bunun parasını istemek aklından geçmez oysa.

Gerek şantiyede gerekse baraja yakın sahil beldelerinde gelen misafirlerle birlikte yediğiniz yemekler sana moral olacak. Bir süreliğine iş stresinden uzaklaşmak büyük ihtiyaç dostum. Fakat bazı İdare mensuplarının ukala tavırları sinirlerini bozacak. Genel Müdürlükten gelen bir şube müdürü onlardan biri. Yine müteahhitlerden birine yamanıp gittiği yurt dışında içtiği bir Fransız şarabını söyleyecek, ne içersiniz dediğinizde. Elbette o istediği şarabın restoranda olmadığını biliyor. Amacı sizi ezmek aklı sıra. Garson aradığınız şarap maalesef elimizde mevcut değil deyince size keyifle gülümseyecek, "Bak gördünüz mü, beni ağırlayacağınız yer burası değil, ben çok daha iyi yerlere layığım." havasında. Onun bu tavrından sonra mahcup görünmeye çalışacak, görmemişin teki işte diye geçireceksin içinden.

Rauf Bey'le anlaşmazlıkların tam gaz devam edecek.  Bir gün yemek salonuna çıktığında masanda kontrol mühendislerinden birinin misafirleriyle oturmuş yemek yediklerini göreceksin. Pek çok kişiye göre normal olan bu olay seni çileden çıkaracak. Kontrol teşkilatı için onlara tahsis edilmiş bir yemekhane mevcutken sana bilgi vermeye dahi tenezzül etmeden sana ait bir yerde oturup yemek yemeleri, yani seni yok saymaları kabul edeceğin bir şey değil. Bu düşüncesiz davranış karşısında yüksek sesle rahatsızlığını duyuracak, dönüp çıkacaksın yanlarından. Oysa seni adam yerine koyup bilgi verseler sen onları zevkle ağırlayacaksın. Kontrol teşkilatının tamamının bu rahat tavırlarına sebep büyük patronun ve genel müdürünün onları şımartmaları. Bu tür davranışlar senin onur meselen olacak. Bu olay büyüyecek, seni Rauf Bey'e şikayet edecekler. Sen kendi haklılığını anlatmaya çalışacaksın ama nafile. Rauf beyle aranda ipler iyice gerilecek. Birbirinizin arkasından konuşmaya başlayacaksınız. Bu koşullar altında çalışmanın tadı yok artık senin için. Her zaman işten ayrılan sen oldun. Bu kez bunun ailene karşı haksızlık olduğunu düşüneceksin. Zira eşinin tayini yaptırmışsın, gayet mutlu olduğu bir okulu var, çocukların okullarına yeni adapte olmuşlar, şantiyeye geleli henüz bir yıl bile geçmemiş. Bütün bunlardan dolayı şimdiye kadar yapmadığın bir şeyde kendini zorlayacaksın. Bu kez ayrılmak isteyen sen olmayacak, seni atmalarını bekleyeceksin. Rauf Bey'le selamı sabahı keseceksiniz.. Fakat senin emrinde çalışan mühendislere kafasına göre talimat vermesi canını iyice sıkacak. Bir müddet sonra odana girecek Rauf Bey, kapıyı arkadan kilitleyecek. Bak diyecek, sen benim buradan ayağımı kaydırmayı kafana koymuşsun ama yanarsak beraber yanarız. Şaşıracaksın tabi, bu söylediklerine. Sen kim, Rauf Bey kim? Devam edecek konuşmasına, "Şimdiye kadar uzun yıllar birlikte uyum içinde çalıştık, birbirimizi tanıyoruz. Yine birlikte olursak kimse duramaz önümüzde. Senin sağda solda hakkımda konuştuklarının hepsi geliyor kulağıma. Ne söyleyeceksen bana söyle, başkalarına değil." Bu konuşma utandıracak seni. Ve içini döktüğün hiçbir arkadaşına güvenilmeyeceğini öğretecek. Haklısın, diyeceksin elini uzatıp. Bundan böyle senin hakkında kötü bir laf etmeyeceğim başkalarına.

(Devam edecek)

YENİ BİR HAYAT *** BÖLÜM 1 ***                 

4 yorum:

  1. heeey diyom sana baba adam rauf bey, hulusi kentmen ile erol taş arası ha haaa, hüseyin peyda :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deep sana bir şey diyim mi? Eşim de seviyor bu adamı, arada ara falan diyor. Son kez hacca gitmeden önce arayıp helâllik istediğinde konuşmuştuk.

      Sil
    2. ay bak helallik de istemiş yaa kıyamam. iyi tabii :) bu dizinin esas oğlanı sensiiiin, o da karakter oyuncusu, yeşilçamın emektarı, ha haaa :)

      Sil
    3. Sonraki bölümlerde umarım fikrin değişmez:) Açıkçası olanları tüm açıklığı ile yazmaktan çekiniyorum biraz. Fakat yazacağım yine de. Madem çıktık bir yola:)))

      Sil