KATEGORİLER

9 Ekim 2021 Cumartesi

KENDİNE AİT BİR ODA - VIRGINIA WOOLF

Kitabın Adı: Kendine Ait Bir Oda

Yazar: Virginia Woolf

Sayfa Sayısı: 143

Yayınevi: Dokuz Yayıncılık

Çeviren: Gülce Ekin Köse

Türü: Deneme

Sevdiğim yazarlardan biridir Virginia Woolf (1882-1941). Modern Edebiyatın mihenk taşlarından biri olan İngiliz yazar dönemin Londra'sında kadına biçilen rolden hareketle yazın dünyasında görünemediklerini düşünüyor. Kendine Ait Bir Oda isimli eser, Cambridge Üniversitesinin 1928 yılında kız öğrencilere ilk kez kapılarını açmasından sonra yazarın kolejlerde kız öğrencilere yaptığı konuşmalardan yararlanarak ortaya çıkmış. Edebiyat alanında Shakespeare gibi bir kadının ortaya çıkmayışında ana nedenin kendini geçindirebilecek bir gelire ve kendine ait bir odaya sahip olmamasına bağlayan yazar feminizmin öncülerinden. Yazara göre edebiyatın tarihsel gelişiminde kadına rol verilmeyişinin bir diğer nedeni de toplumun ataerkil yapısı elbette. Son derece akışkan ve kurgusal bir üslûpla kitabı roman havasına çeviren yazar, Oxford ve Cambridge kelimelerinin birleşmesinden oluşan Oxbridge diye kurgusal bir üniversiteden bahsederken Shakespeare'in kurgusal bir kız kardeşini konu etmekte. Dönemin Londra sosyal yaşamını ve kadına bakışını ustalıkla dile getiren Woolf, kurgusal yazın üzerine Jane Austen, George Elliot ve Bronte kardeşlerin eserlerini yorumluyor. Yazarın sorunu ele alışında ana fikri, aşağıdaki cümlelerde gizli:

"Cinsiyetimizi ve tarzımızı yanlış anlıyormuşuz. Terbiye, moda, dans, kıyafet, oyun... İşte bunları istemeliymişiz. Yazmak ya da okumak ya da düşünmek ya da araştırmak, güzelliğimizi gölgeler, zamanımızı tüketirmiş! Ve en güzel çağımızda engellermiş zaferlerimizi. Berbat bir evin sıkıcı işlerini ise en büyük sanatımız ve yararımız sayar kimileri..."  
 
Uzun zaman önce ben de aynı soruyu sorar dururdum kendime; Neden bilim adamları, kâşifler, mucitler, şairler, alimler, peygamberler hep erkek? Neden iş insanları, valiler, kaymakamlar, belediye başkanları, milletvekilleri arasında kadınların sayısı bu kadar az? Hem de kadınların erkeklerden daha zeki olmasına rağmen! Virginia Woolf yüz yıl kadar önceki döneme göre bazı saptamalarda bulunup kadınları yazmaya ve toplumda söz sahibi olmaya yüreklendiriyor. Bugün hâlâ hayatın muhtelif alanlarında kadınların geri plânda olmasının en büyük sebebi ekonomik özgürlüklerinin olmayışında değil mi?. Peki sadece bu yeterli mi? Elbette değil, feministler eşitliği sağlayana kadar onların yanında olacağım ancak benim vereceğim katkıdan çok daha fazlasını bizzat kadınlar hemcinslerini eğiterek vermeli. Virginia Woolf büyük bir cesaretle üzerine düşeni fazlasıyla yapmış, darısı bizim kadınlarımıza... 

10 yorum:

  1. Yıllar önce Virginia WOOLF'UN yaşam öyküsü ile ilgili bir film izlemiştim. Baş rolde Merryl Streep idi sanırım. 3 farklı kadının yaşamından kesitler sunuyordu.
    Virginia wOOLF yaşamında çok mutsuz bir kadınmış. Çok yazmış ama hep intiharı düşünmüş. Ve sonuçta denizde hayatına son vermiş.
    "Blog Arkadaşlığı" yazımda size de bir teşekkürüm vardı. Bilmem o yazıyı okuma fırsatınız oldu mu?
    Esenlikler diliyorum.
    .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sanırım bahsettiğiniz filmi iki kez izlemiştim. İlkinde konuya tam vakıf olamamıştım ancak Virginia Woolf'u tanıdıktan sonra ikinci kez izlediğimde olayı kavradım. Mutsuz olup olmadığından emin değilim fakat emin olduğum şey onun sıra dışı bir yapıya sahip olduğu. Bildiğim kadarıyla denizde değil, ceplerine ağırlık yapacak taşlar doldurup yakınındaki bir nehre yürüyerek hayatına son vermiş. İçimden gelen bir his bana onun bu eylemi bir bunalım sonucunda değil, özellikle tasarlayarak, tercih ederek ve mutlu bir şekilde yaptığı.

      Şimdi yazınızı gördüm ve okumaya gidiyorum. Teşekkür ederim:)

      Sil
  2. Bence konu ekonomik değil, erkeğin fiziksel ve psikolojik baskısı da var. Evrim konusunda bir yerde bir şeyler yanlış gitmiş ve çoğu hayvanın dişisi iri yarıyken bizde erkek iri yarı ve üstelik daha agresif. Dolayısıyla kadını sindirmesi çok normal. Kadın ekonomik özgürlüğünü alsa, kendine bir yazı odası kursa bile bence bu bedensel eşitsizlik de onu tutan en önemli neden olmaya devam ediyor. Kadın korkuyor bence..
    Bu çözümsüz bir durum. Biz çözebileceğimize odaklanırsak, kesinlikle kız evladın eğitimi erkek evlattan daha önemli görülmeli (bu nedenle taleban, isis falan hemen kızları sindirir ya) çünkü bence dünyayı geliştirecek güce kadın enerjisi daha yatkın, erkeklerin o sahiplenme ve agresifleşme döngüsündense kadının büyütme, yetiştirme, bir şeyi alıp geliştirme enerjisi bu dünyayı çok daha iyi yerlere götürecektir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kadının ekonomik bağımlılığı ve ona sosyal, dini ve kültürel bakımdan biçilen rolün önemli olduğunu düşünüyorum. Fiziksel avantajın insanlar arasında pek de önemli olduğunu sanmıyorum. Zira gerek bilim, edebiyat alanında gerek yönetimde önderlik edenler ağır sıklet beyefendilerden oluşmuyor. Kadın korkuyor olabilir. Belki daha önemlisi aralarında birlik olmaması. Gerçek manada eğitimin ve sorgulamayı bilen insanlar yetiştiren toplumların kadına hak ettiği değeri vereceğine inanıyorum. Bizim coğrafyada yürünmesi gereken çok yol var, o ayrı:)

      Sil
  3. Yeni bitirdim sayılır. Muazzam bir kitap. Kendiyle nasıl mücadele ettiğini de gösteriyor aynı zamanda.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Etkileyici ve özellikle kadınlara rehberlik edecek güzel bir kitap. Kadının toplumda bulunduğu yeri beğenmesek de eskiye göre meydana gelen kazanımlarda Virginia Woolf gibi yazarların payı büyük.

      Sil
  4. Vİrginia gibi 3-4 tane yazar var tüm kitaplarına sahip olduğum.
    Baskılar yüzünden erkek ismiyle yazmak zorunda kalan yazar hem cinslerinin aksine kendini olduğu gibi yansıtan bir kadın. Kitabı çok eskiden okumuştum ama altı çizli cümleler için yeniden okuyacağım sanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Virginia en beğendiğim yazarlardan biri. Yaşadığı dönem dikkate alındığında son derece cesur bir savaşçı. Kendini ifade etme tarzını seviyorum. Düşünce yapısını da benimsiyorum. Özellikle bu romanında ele aldığı konular feminist bir bakış açısı olarak değerlendirilse de son derece haklı tespitler. Özellikle genç kızlarımızın mutlaka okuması gereken bir eser. Teşekkürler:)

      Sil
  5. vulfun en kolay o nedenle en çok duyulan kitabı ama yazarın edebiyat gücü, dalloway, orlando, dalgalar, deniz feneri gibi romanlarında belli oluyor. deniz feneri kişisel yabancı klasikler listemde top 20 de :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Artık Virginia'nın hangi eseri elime geçse okurum. Deniz Feneri özellikle aklımda olsun o zaman:)

      Sil