KATEGORİLER

24 Aralık 2020 Perşembe

KELİME OYUNU 4

Kelime Oyunu etkinliğimizin bu haftaki kelimelerini sevgili Hanife Ertaş belirledi. Haftanın kelimeleri şöyle:
YEŞİL-ŞİİR-BAHARAT-YOL-SABAH

HAYAT

Gel dedi, seninle bir satranç oynayalım, Hayat. Bir ŞİİR okumuş, belli ki kestirmiş gözüne beni. Hayatın aksine satranç oyununda her şey bellidir, diyormuş okuduğu şiirde. Vezirin, atın, filin, kalenin hatta piyonun ne yapıp ne yapamayacakları. Oysa hayatın kuralı belli olmaz diyormuş, şiirde. Hayat, anlayana dedi, Hayat. Onun da kuralları var, oynamasını bilene. Aman dedim, seninle hiç oyun oynanır mı, sen beni her zaman mat edersin.

Yok, yok hayatı gözünde büyütme o kadar, dedi. Düşünen bir varlık olan bizler, tarih boyunca yaşamı sorgulamış ve kısacık ömrümüzdeki rolümüzü anlamaya çalışmışız. Her SABAH uyandığımızda başımıza neyin geleceğini bilmeden açmışız gözlerimizi hayata. YEŞİL yapraklar, gazele döndüğünde fark etmişiz ömrümüzden bir yıl daha gittiğini. Nice insan yaşadığından habersiz kapatıp gitmiş yaşam defterini. 

Hadi dedi Hayat, kırdaki rengarenk, kocaman bir kelebeğin kanat çırpışını izleyelim. Ya da bir damla suya hasret, tarlada ümitsiz köylünün suya kavuşma sevincini paylaşalım seninle. Çaresiz canlıların çaresi olalım. Yeni şeyler öğrenmek, duygu ve düşüncelerimizi harekete geçirmek için güzel filmler izleyelim, bol bol okuyalım, yazalım. Murathan Mungan'ın dediği gibi, yeri gelir, bir şiir yaşatır her şeyi, yaşamın anlamı solduğunda bazen. İşte bunlardır yaşama anlam veren...

Bir şeyler yapmalı, hayatın akışına kaptırmamalıyız kendimizi dedi, Hayat. Sadece birileri istediği için ya da yapmak zorunda olduğumuz için değil sadece kendimiz yapmak istediğimiz için, bizi mutlu ettiği için, yapalım. Kendi isteğimiz, arzumuz dışında yaptıklarımızla geçen anlar hiç yaşanmamış sayılır, dedi. O yaşanmamış anları çıkart ömründen, şimdi yeniden düşün. Gördün mü, bak. sandığımızdan çok daha kısaymış hayat.

Boş yere uğraşma, sonsuz bir boşluktan ibaret olan hayatın anlamını bulmak için. Bizler olmadan hiçbir anlamı yok ki zaten. BAHARATsız yemeğin tadı tuzu olmadığı gibi yavandır aslında hayat, içine kendimizden bir şeyler katmazsak eğer. Gereksiz, kah monoton kah acılarla dolu ömürlük bir zaman içinde kat ettiğimiz boş bir YOLdur hayat. Sen, ben, bizler doldururuz o anlamsız boşluğu, her birimiz birer minik anlam katarız yaptıklarımızla. Hepimiz güzel şeyler katarak hayata, erişiriz mutluluğa. Ancak böyle güzelleşir dünya. 

Bir kez daha mat etmişti beni, Hayat.  



64 yorum:

  1. Yine harika bir yazı olmuş. En çok ''Hayatın aksine satranç oyununda her şey bellidir, diyormuş okuduğu şiirde.'' sözü hoşuma gitti. Baharat kelimesi de yerli yerinde olmuş. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Hem kısa, hem dram olmasın derken bir de kelimelere hapsolmam beni bu hafta bunalttı işin doğrusu. Türden türe geçerken sonuçta böylesine garip bir yazı çıktı işte. Sizin "harika" sözünüzü inceliğinize veriyorum:)

      Sil
  2. Ah ne güzel bir oyun hayat..yazınızı çok beğendim..elinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, yalvarırım biraz eleştirin de kendimi geliştireyim:))

      Sil
    2. Ben eleştirelim öyleyse. Yazıda verdiğiniz tüm mesajlar güzeldi. Fakat haftanın kelimeleri içinde çok fazla zorlama duruyor. Yani sanki kelimelerin etrafında bir kurgu yerine, bu yazı onceden yazılmış da araya kelimeler bir şekilde serpistirilmis gibi hissettim ben okurken. Yazinin bütününden hepsini çıkarıp atmak istedim. Kelimeleri koymak için cümleler eklenmek zorunda kalınmış da onlar çıkarıldığında sorun kalmayacakmis gibi. Daha akıcı olacağını düşünüyorum böylelikle. Sevgiler

      Sil
    3. Hadi eleştir bakalım:) Kelimelerde zorlandığım doğru ama yazı önceden yazılmış değildi. Katılıyorum size, bu hafta böyle oldu maalesef, haklısınız:) Teşekkür ederim:)

      Sil
  3. :) hoş tabii, hayat satranç, satranç hayat felsefesi :) hayat, hayatı anlatıyooo yaniiii kahramanımıza :) bu öykün dramatik olmamış :) bi de yazarken zorlanmış gibisin, demiştin ya, kelimeler zor diye :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, Hayat hayatı anlatıyor dostuna:) Dokuz doğurdum ama:))) Kelimeler mi zordu, saykolojim mi uygun değildi bilemedim valla:)))

      Sil
  4. Bu sefer farklı bir tarz denemişsiniz. Bence bu da güzel olmuş.hayat'a söylettiklerinizin de hepsi doğru. Yumuşak bir öykü olmuş:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, farklı bir tarz çıkamadı:) Teşekkür ederim. Biraz motivasyona ihtiyacımız var, özellikle bu pandemi döneminde:)

      Sil
  5. wagner, valkyrie, dedin yaa, izledin miydi filmini, apocalypse now, 3 saatlik film, yeni restore edildi, elden geçirildi, eksik sahneler eklendi, film uzadı yani biraz daha ama müthiş film, o filmde saldırırken dinliyolar ivit wagneri :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deep "Ölüm Melekleri" ni izlemiştim Tom Cruise'un. Tam dört sene önce bu konuda bir yazı da yazmıştım. https://kaplandiary.blogspot.com/search?q=valkyrie&x=9&y=11
      Çok güzel bir filmdi, Hitler'e hayran olduğum bir dönemde büyük zevkle izlemiştim onu. Bulursam senin önediğin filmi izlerim hemen:)

      Sil
    2. cruise valkyre evet iyi film tabii ama apocalypse now bir efsane :) hitler, o zaman şu belgeseli kaçırma bak, iradenin zaferi, 1935, yönetmen leni riefenstahl :)

      Sil
    3. İzledim bitti. Üç saatten daha uzun sürdü, hiç bu kadar uzun bir film izlememiştim. Bana hayal gücü biraz fazla geldi. Çok para harcamışlar gibi ama ben tam puan vermedim:) İrade'nin Zaferi'ne bakarım:)

      Sil
    4. tam puan değil önemli olan zateen böyle bir film daha yok sinema tarihinde, bikaç kişi grup halinde gidiyor ve bu filmi aylarca orda kalıp çekiyor, ilginç bir film yani, seviyom diyemem ama önemli çünkü eşi benzeri yok, biraz deli bir film :) iradenin zaferi çook önemli, bikaç hitler belgeseli ve filmi var, sonra sölerim onları da :) apocalypse deki o deli yüzbaşı da o kısacık oyunuyla oskar almış :)

      Sil
    5. Amerikan askerlerinin o rahat tavırları beni şaşırtmadı ama filmde yine de uçuk geldi bana. Film gereksiz şekilde uzatılmıştı. Güzel mesajlar vardı, özellikle de o Fransızlar tarafından konuk edildiği masada. Sona doğru mandanın hunharca canlı canlı satırlarla doğranması umarım gerçek değildir:) OK. Sırası geldiğinde senden rica ederim. Bir andan beni filme boğarsan güzel filmleri kaçırma olasılığım var. Gençken ikinci dünya savaşını anlatan bir sürü film ve belgesel seyretmiştim TV'den. Thank you, deep:)

      Sil
  6. Ne güzel tavsiyeler hayata dair. Bocaladıkça bakmalı. Ellerinize sağlık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayat'ın önerilerini ciddiye almak lazım, yoksa çekilmez bu hayat:)

      Sil
  7. Hayat
    Beni neden yoruyorsun , diyor ya şarkı.
    Belki hayat değil kendimizdir o yoran kendimizi.
    Nasılsa hayat akacak gidecek sen ne yaparsan yap.
    Guzeldi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki ikisi de var. Hayata nazımız geçmez ama kendimize geçer belki. Teşekkürler:)

      Sil
  8. Bu arada simdi blogumdaki yorumunuzu gordum. Burdan da cevapliyim istedim

    Cocuk ihtiyarı sevmiyor çünkü ihtiyar alzeimer oldugu icin cocugu kucuklugunden beri bir yabancı olarak taniyor, dede torun ilişkisi hicbir zaman kurulmuyor. Bu sebeple cocuk da ona karşı bir sevgi beslemiyor. Bu mantik üzerinden yazdim. Tabi bu bir roman değil, kısacık birkaç paragraf😀 aslında ihtiyarın amacı sizin bana bıraktığınız yorumdaki gibi defter alıp şiir doldurmak da değil. Unutmamak için not almak... bence bir kez daha baştan sona okursanız belki daha iyi uzlasabiliriz 😀 sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk okuduğumda ihtiyarın Alzheimer olduğuna dair bir ipucu yakalayamadım yazınızda. Bunu söyleyince taşlar yerine oturdu tabii:)

      Sil
  9. Kelimeler çok güzel, öyküye girişiniz daha da güzel. Harika bir iş çıkmış ortaya. Vakit bulursam ben de yapmak isterim. Yüreğinize sağlık :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim:) Mesaj güzel ama kelimelerle daha güzel yazılar yazabilirmişim gibi geliyor ama ilhamın da gelmesi lazım tabii:) Sağ olun:)

      Sil
  10. Biz olmadan anlamsız HAYAT...Ama keşfetmeli insan hayatın içindeki yerini, amacını...Güzel bir yazı olmuş. Kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
  11. 3.paragraf favorim oldu, Murathan Mungan'dan bahsettiğin kısım:) Kalemine sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de bu yazıya ilham kaynağım, konuyu açan anahtarım Murathan Mungan'ın o sözü oldu gerçekten:) Sağ olun:)

      Sil
  12. Keşke bunu her zaman içselleştirebilsek. Genellikle hayatın hep kötü tarafları çalıyor ömrümüzü. Umarım bizi mutlu eden şeylere harcarız zamanımızı. Teşekkürler:)

    YanıtlaSil
  13. Ah şu "Hayat"...

    "BAHARATsız yemeğin tadı tuzu olmadığı gibi yavandır aslında hayat, içine kendimizden bir şeyler katmazsak eğer. Gereksiz, kah monoton kah acılarla dolu ömürlük bir zaman içinde kat ettiğimiz boş bir YOLdur hayat. Sen, ben, bizler doldururuz o anlamsız boşluğu, her birimiz birer minik anlam katarız yaptıklarımızla. Hepimiz güzel şeyler katarak hayata, erişiriz mutluluğa. Ancak böyle güzelleşir dünya.

    Bir kez daha mat etmişti beni, Hayat.

    En çok bu satırları sevdim Mr. Kaplan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazarken sizin Hayat Hanım aklıma gelmedi değil Mrs. Kedi:) Seveceğinizi biliyordum, zira sizin de hayata bir şeyler katarak mutluluğu bulduğunuz aşikar:) Ama yine de hayat bu, ne zaman mat eder belli olmaz, fakat Hayat'ın aksine, hiçbir koşulda mat edilmememiz lazım, hayata karşı:))

      Sil
    2. Belki de mat olup olmadığımıza çok takılmadan sadece oynamaktan zevk almaya bakmamız lazım Mr. Kaplan. Özellikle de yenilince "İyi oyundu, oynaması keyifliydi." diyebilmeyi öğrenmemiz lazım belki de :D

      Sil
    3. Hayat bize öğretiyor bunu zaten, öğrenmek zorundayız hayatta kalabilmek için:))

      Sil
  14. "Yeri gelir, bir şiir yaşatır her şeyi, yaşamın anlamı solduğunda bazen." İşte bu. Ve bunu hiç anlamayacak çokları. Şiirden öylesine uzakken nasıl anlayacaklar ki?
    Kaleminize sağlık. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler:) Ne mutlu şiirden anlayana ve bundan haz alana:)

      Sil
  15. sen yazan herkesi okuyon de miiii :) benden başka okuyan yok tüm katılanlarıı. bari sen okuu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Senin sayfandan takip ediyorum. Son yazılanları okuyacağım tabii. Merak etme, hem Ağaç Ev Sohbetleri hem de Kelime Oyunu sadece ikimiz kalsak bile devam edecek Allah sağlık verdiği sürece:)

      Sil
    2. Sayfanda link verdiğin tüm Ağaç Ev Sohbetleri ve Kelime Oyununa katılan blogları okudum, yorumlarımı yaptım. Bu arada "Anlam Arayan Yazılar" ın hikayesine bayıldığımı söylemek isterim. Ne yazık ki muhtemelen uzun olduğu için kimse okuyamamış.

      Sil
    3. anlam arayan evet mamalı öyküsü güzeldi. üç dört öyküleri daha var. ben de yorumda, kısaltın azıcık dedim :)

      Sil
    4. Senden başka okuyan var sevgili Deep, gözden kaçırdıklarım dışında hepsine de yorum yaptım. Senin blogdan takip ediyoruz kim ne yazmış :)

      Sil
    5. Hepsini okuyanlar listesine beni de dahil edin. 🙂 Ben de etkinliğe saygı olsun diye hepsini okudum yazıların. Her zaman bu kadar çok vakit bulamam ama iki haftadır hepsini okudum.

      Sil
    6. oleey, kırmızı ruh ve bir edip, hayat güzeeel :)

      Sil
    7. Deep, herkese kısalt deyip durma, sen yeri geliyor ne güzel uzun yazıyorsun. Kısa yaz dedikçe geriliyorum. 500 kelimeyle öykü nasıl yazılacak, Nasreddin Hoca'nın fıkrası mı bu:)))))

      Sil
    8. Okuyan da sağ olsun okuma imkanı bulamayan da:)

      Sil
    9. peki peki tamam you are free as a bird :)

      Sil
  16. paylaşım için teşekkürler

    YanıtlaSil
  17. Ben nasıl unuttum yorum yapmayı, nasıl gözden kaçırdım, bak şimdi kızdım kendime. Kusura bakmayın es geçtiğimi sanmayın. O kadar çok kişinin yazısını okuyup yorum yaptım ki, sizi unuttum :/

    Yazıya gelirsek bu hafta değişiklik olmuş sizde de, herkes bir durulmuş içe dönmüş, şiir yazmış, hayatı sorgulamış, anı yansıtmış kelimelerin büyüsü herkese farklı sorgulatmış hayatı. Seviyorum yazılarınızı..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok kızmayın, aynısını ben de yapıyorum. Bazen yazıyı okuyorum, yorum yazdığımı düşünüyorum, sonra dönüp baktığımda yok. Genellikle araya bir şeyler girince oluyor böyle vakalar:)
      Evet bu hafta garipti ama gelecek haftaya güzel hikayeler çıkacak, eminim:) Teşekkürler:)

      Sil
  18. Gayet içten güzel bir yazı olmuş. Ben beğendim

    YanıtlaSil
  19. hadi pazartesi ağaç ev senden olsuun, ne zamandır yazmadıın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vay, büyük sürpriz:) Biz ev sahibi sayılırız deep, eğer konu bulmakta sıkıntı olursa devreye gireriz. Başka arkadaş konu belirlemek isterse önceliği onlara veririz. Peki, bu hafta benden olsun, şimdiden düşüneyim bakayım:)

      Sil
  20. Ah, benim aklım nereye gitti :) yemin ederim satranç oynayalım deyince Hayat, ben içimden aaa sen niye Hayati kaptanı bıraktın da gelip satranç oynuyosun demeye giriştim :)))
    Tamam tamam kızmayın.. bu haftaki yazı beni sarmadı o kadar. Siz çok daha güzellerini yazdığınız için alıştım tabii detaylarda yoğrulmaya :)
    Olsun sırf Hayat ile Hayati' yi hatırlattığı için bile değer :)))
    Sevgiler,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, Hayat Hanım doğal olarak Mrs. Kedi'nin Hayati Bey'ini hatırlattı. Son bölümü de harikaydı zaten. İşin doğrusu beni de pek sarmadı:)) Aynen:)

      Sil
  21. Hayata birşeyler katınca değer kazanıyor. Değişik bir yazı olmuş, biraz şaşırttı beni. Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diğer türlü monotonluk değil mi? Bir şeyler katıp renklendirmemiz lazım hayatı:) Evet, bu hafta kendi yazdığıma ben de şaşırdım doğrusu:)

      Sil
  22. Naif ve sakın bir öykü olmuş 😊hayat deyince aklıma Ben yoruldum hayat gelme üstüme şarkısı geldi:)Baharat kelimesi çok güzel yerinde olmuş sevdim:)sonuna doğruda çok güzeldi gerçekten gönlüne sağlık canım benim sevgiler..not:yazımı düzelttim sanırım oldu çok teşekkür ederim canım söylediğin için bende okuyunca fark ettim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim:) Yazına baktım, gerçekten çok daha güzelleşmiş ve harika bir yazı olmuş:)

      Sil
    2. Çok teşekkür ederim canım benim sağol sizler gibi gönül dostlarından bunları duymak çok güzel gerçekten sevgiler 😊🎈🤗

      Sil